06 Mart 2020 00:30

Ege sahilinde bekleyen bir mülteci: İstanbul’a geri dönme zamanı geldi

Dikili sahilinde süren umutsuz bekleyiş, mülteciler için artık deniz yolunun kendilerine kapandığını, İstanbul için yola düşme zamanının geldiğini gösteriyor.

Fotoğraf: Dilek Omaklılar/Evrensel

Reklam

Dilek OMAKLILAR
İzmir

Türkiye’nin, mülteciler için sınır kapılarını açacağını açıklamasıyla birlikte binlerce mülteci Ege kıyılarına akın etti. Dikili’de bekleyen mülteciler, sahil güvenlik ekiplerinin hava şartlarından dolayı geçişlere izin vermemesine rağmen bekleyişlerini sürdürüyor. Bu kez yönlerini İstanbul’a çeviren mülteciler “Türkiye’den de Yunanistan’dan da iyilik görmüyoruz” diyor. Deniz yoluyla Yunanistan’a geçmek isteyen mültecilerin Çeşme ve Dikili’deki bekleyişleri sürerken Dikili Bademli tarafındaki geçiş noktasındayız. Genellikle Afgan ağırlıklı mültecilerin yer aldığı noktada Azerbaycan’dan ve İran’dan gelen mülteciler de var. Çeşme’de olduğu gibi Dikili’de de aynı cevabı alıyoruz ama bu kez jandarmadan: “Hava şartlarından dolayı geçişlere izin veremeyiz”.

"BİZE GÜNAH DEĞİL Mİ?"

10 kişilik Afgan ailenin yanındayız. Hepsi rahatlıkla Türkçe konuşabiliyor ancak ‘Bu, daha iyi konuşuyor” diyerek işaret ettikleri kadına yöneliyoruz. 2 gündür sahilde beklediklerini belirten kadın, “Yunanistan’a geçmek istiyoruz ama bakın izin vermiyorlar. ‘Batacaksınız ya da Yunan polisi mermiyle sizi vuracak’ diyorlar. Sınırların açılacağını öğrendiklerinde Edirne’de olduklarını söyleyen kadın, “Orada iki gün kaldık. Yağmur yağdı, çocuklar için İstanbul’a gitmek zorunda kaldık. Dün sabah geldik, geçmek istiyoruz. Evimiz yok, hiçbir şeyimiz yok nereye gidelim?” diye konuştu. Gece soğukta çok üşüdüklerini, çocukların hasta olduğunu belirten mülteci kadın, kendilerinin geçişler hakkında sağlıklı bilgi alamadığını dile getirerek, “Diyorlar ki bir bot geçti, ama 8 kişi batmış. Yunanistan polislerinin de vurduğunu söylüyorlar. Kapıları açacağım deyince umutlandık, herkes bir öyle diyor, bir böyle. Burada da Türkiye polisleri, orada otursak oradan kovuyorlar burada otursak gidin diyorlar. Bize günah değil mi? Biz ne yapalım, sokaklarda kaldık. Tayyip Erdoğan kapıları açtı ama Türkiye’den de Yunanistan’dan da iyilik görmüyoruz” dedi.

Çocuğunu işaret ederek, hasta olduğunu ancak hastaneye götüremediğini söyleyen bir başka mülteci, hastaneye götürdüklerinde de istenilen ücretlerden şikayetçi, “Niye bu kadar alıyor? Denk getirip para bulmazsan ölecek mi bu çocuk. Geçmek istiyoruz, orada ev var, hastaneler parasız. Orada kamp var diyorlar. Biz çocuklarımızı okutmak istiyoruz ama burada hep masraf” diye ekledi.

Sahilde bekleyen mülteciler

"KİMSEDEN YARDIM ALMIYORUZ"

6 yıldır Türkiye’de olduklarını belirten mülteci, İstanbul Zeytinburnu’daki bir tekstil atölyesinde çalıştığını kimseden yardım istemediğini söyleyerek, “İstanbul’da atölyede de kimse kalmadı, oradakiler de çıktı hepsi sınır kapısına gidiyor. Biz kimseden yardım almıyoruz ki, sizin ülkenizde oturuyoruz ama kimseden para almıyoruz, biz kendimize bakıyoruz yani” dedi.

Azeri bir mülteci ile iki jandarma arasındaki konuşmaya şahit oluyoruz. Jandarmaya Yunanistan’a geçmek istediklerini ısrarla belirttikten sonra, bize dönerek, 3 gündür burada olduğunu söyleyerek “Hayat çok zor oldu bizler için. Herkes hayatını kolay yapmak zorunda ama kanunlara da uymak zorundayız. Türkiye’den de dışarı çıksak başka ülkeye de geçsek onun kanunlarına uyacağız. Önce Yunanistan’a oradan Avrupa’ya istiyorum ama illaki gideceğim” dedi. 

Sahilde bekleyen mülteciler

"BİR ANLAŞMAZLIK VAR VE BİZ ÇEKİYORUZ"

İran’dan gelen başka bir kadın ise, bir aydır İzmir’de olduğunu söyleyerek, “Çocuklarımın geleceğini iyileştirmek zorundayım” dedi. İranlı başka bir mülteci ise, “Hayatımı güzel yapmak istiyorum. Sınırların açılacağını duyduğumda çok mutlu oldum ama baktım yok. Yunanistan polisleri her şeyimi aldı, sonra geri yolladılar. Türkiye’nin başındaki tamam açıyorum diyor, ama diğer taraf istemiyor. Bir anlaşmazlık var ve biz çekiyoruz” diye konuştu.

Ağlayan çocuk sesine doğru ilerlediğimizde, bir kadın çocuğunun hasta olduğunu iyileşemediğini söylüyor. Günlerdir burada soğukta kaldıklarını söyleyen 11 yaşındaki kızı da “Ben Almanya’da okumak istiyorum ama olmuyor. Burada hayat çok zor, Yunanistan’da da öldürüyorlarmış bize öyle söylüyorlar biz de burada bekliyoruz” dedi.

Dikili sahilinde süren umutsuz bekleyiş mülteciler için artık deniz yolunun kendilerine kapandığını, İstanbul için yola düşme zamanının geldiğini gösteriyor.

Reklam