Katmerleşmiş bağımlılığın gölgesinde Zafer Bayramı
AKP'nin "antiemperyalist" söylemlerini değerlendiren Siyaset Bilimci Fatih Yaşlı: Türkiye, bırakın 1922'yi, 17 yıl öncesiyle kıyaslandığında bile emperyalist müdahaleye daha açık.

Fotoğraf: DHA
İLGİLİ BAŞLIKLAR

G7: Çelişkiler derinleşiyor

EMEP Başkanı Selma Gürkan: Emperyalistlerle pazarlık değil, halklarla diyalog

Dünden bugüne emperyalizm..
Can Deniz ERALDEMİR
İstanbul
AKP iktidarının ‘antiemperyalist’ ve ‘bağımsızlık’ vurgularıyla sunduğu Türkiye’nin içerideki ve dışarıdaki siyasal durumunu değerlendiren Siyaset Bilimci Yar. Doç. Dr. Fatih Yaşlı bu söylemin bir hakikate tekabül etmekten ziyade bir iktidar stratejisiyle ilgili olduğunu belirtti. Fatih Yaşlı, Büyük Taarruz’un başladığı 1922’yılına işaret ederek, Türkiye’nin ekonomik ve politik yapısı için “Bırakın 1922’yi, 17 yıl öncesiyle kıyaslandığında bile, Türkiye emperyalizmin hem siyasi hem ekonomik müdahalelerine çok daha açık hale gelmiştir” dedi.
DOST, DÜŞMAN STRATEJİSİ
Zafer Bayramı vesilesi ile Evrensel'e değerlendirmelerde bulunan Yar. Doç. Dr. Fatih Yaşlı, AKP’nin iktidarını sürdürebilmek adına içeride ve dışarıda dost-düşman ikiliği üzerine inşa edilmiş bir strateji izlediğini söyledi. Yaşlı, iktidarın bu stratejiyi süreklileşmiş bir teyakkuz haliyle yaptığını, böylelikle toplumu kutuplaştırdığını ve kendi tabanını da tahkim ettiğini vurguladı.
“Siyaset bu ikilik üzerine kurulduğunda ve buna beka meselesi eklendiğinde, iktidarın bekası ile Türkiye’nin bekası özdeş hale geliyor” diyen Yaşlı, beka söylemiyle de bütün meselelerin bir güvenlik sorunu haline getirildiğine dikkat çekti.
Yansıtılanın aksine ortada ne anti-emperyalizm, ne de bağımsızlık mücadelesi bulunduğuna işaret eden Yaşlı, “AKP, emperyalist güçlerle pazarlık yapma, el yükseltme, taviz koparma odaklı bir siyaset izliyor ve ara sıra emperyalizmle çıkarlarının uyuşmaması, iktidarın antiemperyalist bir siyaset izlediği anlamına gelmiyor” diye konuştu.
Türkiye’nin ekonomisi kırılganlaşmış, siyasal ve toplumsal kutuplaşmanın had safhada olduğu bir ülke konumunda bulunduğunu hatırlatan Yaşlı, şöyle devam etti: “Bağımsızlık olarak sundukları şey, ülkenin emperyalistler arası rekabet alanına dönüşme ihtimalini artıyor. İktidar ABD ile Rusya arasında kendince bir denge politikası izliyor. Dönemsel olarak bir ABD ile bir Rusya ile yakınlaşıyor. Fakat denge politikası izlendiği iddia edilen ülkelerle Türkiye arasında çok ciddi bir güç dengesizliği var. Bunun son örneklerini İdlib’de Rusya ile, Fırat’ın doğusunda ABD ile yaşananlarda gördük.”
Silah anlaşmalarının da uluslararası anlaşmaların da yine doğrudan iktidarın bekası ile ilgili olduğunu vurgulayan Yaşlı, silah anlaşmalarının ve genel olarak ticari anlaşmaların koz olarak kullanılmaya çalışıldığını belirtti. Büyük Taarruz’un başladığı 1922 yılına işaret eden Yaşlı, “Bırakın 1922’yi, 17 yıl öncesiyle kıyaslandığında bile, Türkiye emperyalizmin hem siyasi hem ekonomik müdahalelerine çok daha açık hale gelmiştir” ifadelerini kullandı.
"İKTİDAR OSMANLIYI DİRİLTMEK HAYALİNDEYDİ"
Başta Erdoğan ve Türkiye’nin sağ siyasetçilerinin Osmanlı’yı diriltme hayaliyle politize olduklarını ifade eden Yaşlı, “AKP iktidar olunca da, Ortadoğu’da yaşananların fırsat verdiği düşüncesinden hareketle Libya’da Mısır’da, Suriye’de, Müslüman Kardeşler aracılığıyla bu emperyal vizyonu hayata geçirmeye çalıştılar” diye konuştu. Ancak mevcut tabloya bakıldığında bunun bir hayalden öteye gitmeyeceğinin bugün çok daha iyi anlaşıldığını belirten Yaşlı, “Türkiye kapitalizmi, sermaye düzeni, ekonomik ve askeri olarak batıya göbekten bağımlıdır. Bu sebeple tartışmalarda yer bulan NATO’dan çıkmak gibi iktidar bazlı söylemlerin de gerçekçi olduğunu düşünmüyorum“ diye sözlerini sürdürdü. Böyle bir girişimin düzenin bütün kolonlarının yıkılmasına sebep olacağını ve ardından bir çöküş getireceğini vurgulayan Fatih Yaşlı, “Dolayısıyla son kertede ve can havliyle, şartlar başka bir seçenek bırakmadığı için, iktidardan gitmemek adına böyle bir çılgınlık denenebilir ama iktidar açısından bu da yine bir intihar olacaktır” dedi.
İLGİLİ BAŞLIKLAR

G7: Çelişkiler derinleşiyor

EMEP Başkanı Selma Gürkan: Emperyalistlerle pazarlık değil, halklarla diyalog

Evrensel'i Takip Et