İstanbullu işçiler: İmamoğlu’nun verdiği sözleri tutmasını bekliyoruz

Erman TÜRKMEN
Tuzla

İstanbul’un yenilenen seçimlerinde işçi kenti Tuzla’da İmamoğlu lehine 10 bin fark oluştu. 31 Mart seçimini 6 bin oyla kazanan AKP, 23 Haziran’da ciddi bir oy kaybına uğradı. Özellikle kale olarak gördükleri Şifa ve Mimar Sinan Mahallerindeki kayıp bu farkın mimarı oldu.

Seçim günü CHP’liler arasında en büyük endişe hükümet kanadından son dönemde Kürt seçmen yönelik açıklamalardı. CHP seçmeninde “Acaba oy verecekler mi?​” kuşkusu hissediliyordu. Seçim sonuçlarının gelmesiyle, özellikle Kürt seçmeninin bulunduğu sandıklardan, AKP’nin güçlü olduğu bu mahallede İmamoğlu’nun oylarının geçmiş seçime göre artması bütün tartışmalara son verdi. Ve seçim sonuçlarının coşkusu Tuzla sahildeki kutlamalara aktı.

Burada en dikkat çeken şey, sabahtan beri sandıklarda görev yapan Tuzlalıların yorgunluklarını bir yana bırakıp halaya durması oldu. Kimileri ellerinde Türk bayrağı, Atatürk resimleriyle Kürtçe söylenen müziklerle halay çekiyordu.

Yıllardır CHP’ye çalışmış emekli bir deri işçisi “Tuzla tarihi bir gün yaşıyor” dedi. Sonra “keşke” diye ekledi ve devam etti: “31 Mart yerel seçiminde de Tuzla Belediyesini alsaydık.” Kendi partisini de eleştirerek “Meclis üyeliklerindeki hatadan kaybettik” dedi. Seçim boyunca yapılan hakaretleri, işsizliği, zamları sıraladı... “HDP oyları da etkili oldu” dedi. Bundan sonraki süreçte İmamoğlu’nun verdiği sözleri tutmasını, belediyedeki yolsuzlukları açığa çıkarmasını, halkın yaşamını kolaylaştıracak somut projeler üretmesini, alınan karaları halkla paylaşmasını bekliyor. Son olarak Tuzla’daki bu oy değişiminin bir başlangıç olduğunu ifade etti.

Ardından 20 yıldır Saadet Partisine çalıştığını ifade eden bir esnafla konuşuyoruz. “Neden buradasın?​” diye sordum. “Terörist olmadığımı göstermek” için diye yanıtladı ve şunları söyledi: “Görüyorsun burada birçok siyasi parti ve görüşten insan var. Tek bir tahammülsüzlük yok, ayrıştırma yok, hakaret yok. Herkes birlikte halay çekiyor, Kürtçe müzikle halay çekenin elinde Türk bayrağı var. 6 aylık seçim süreci boyunca her türlü oyunu oynadılar, kutuplaştırıp, bölmeye çalıştırdılar ama başaramadılar. Bütün bunları niçin yaptılar, İstanbul’un kaynaklarının sadece kendi yandaşlarına aktarıldığı sistemlerinin devam etmesi için. Hepimize hakaret ettiler ve halkımız bunlara en iyi dersi verdi.”

DEMEK Kİ OLUYORMUŞ!

İMES ve Ataşehir Belediyesinde çalışan işçiler de seçim sonuçlarını gazetemize değerlendirdi:

Veli Akşahin (Döküm İşçisi): AKP’ye unutulmayacak bir ders verildi. Demek ki oluyormuş. Bu duygunun gelişmesi çok güzel. Baskı ve zorbalık kaybetti. Halk benim oyumu hiçe sayarsan bu yumruğu yersin dedi. İMES işçileri de bu kez AKP’ye kırmızı kart gösterdi.

Recep Çelik (Alan Döküm İşçisi): Her türlü hileyi hurdayı yaptılar ama bu kez tutmadı. Halk AKP’ye ceza kesti. Unutulmayacak bir ceza. Demek ki bunlar da yeniliyormuş bunu gördük. İşçiler bu kez İmamoğlu dedi. Çünkü büyük bir hukuksuzluk vardı hak gasbı vardı. Ne mutlu halka, işçilere. Keyfimiz de moralimiz de tavan yaptı.

İbrahim Çiftçi (Döküm İşçisi): Kürtler üzerine oynadılar, HDP’yi etki altına almaya çalıştılar. Kürtler oyuna gelmedi. İstanbul halkı iyi bir yumruk indirdi AKP’nin başına. 800 bin oy farkı, halk iradesinin gasbına karşı bir yumruktur. Ne AKP ne de Cumhur İttifakı artık kimseyi kandıramaz.

Fesih Aydın (Metal Parlatıcı İşçisi): Tarihi bir ders oldu 23 Haziran seçimleri. AKP devletin tüm imkanlarını uçaklara kadar kullandı. MHP tüm parti teşkilatlarını İstanbul’a yığdı. Ama nafile. Moralimiz düzeldi. Bu ittifakı, bu birliği sonuna kadar korumamız gerekiyor.

Osman Alkan (Metal Döküm İşçisi): Kaç seçimdi AKP’ye oy veriyordum ama bu kadar da olmaz. Bu haksızlık son bulsun. AKP de Cumhur İttifakı da bir ders alsın diye ailemden 12 oyu İmamoğlu’na verdik. İyi yaptık. Niye halkın iradesini gasbediyorsun? İşte karşılığında da yumruk yersin, tokat yersin. Hak yerini buldu.

Ahmet Zengin (Ataşehir Belediyesi Dış Temizlik İşçisi): Halk ve işçiler olarak AKP’ye Erdoğan’a iyi bir ders verdik. 25 yıldır AKP’li belediye 85 bin işçinin TİS haklarını gasbetti. Yandaş sendikalarla toplu pazarlık yapmayı bile engelledi. Şimdi en azından özgür bir TİS olur. Hak gaspları azalır. İşçiler olarak bu birlik ve beraberlikten yanayız. Moralimiz yüksek. Demek ki diktatörler de yenilebiliyormuş duygusu gelişti. İnsanların sokağa çıkması buna işaret.

Bükent Kavak (Dış Görev/Zabıta): Bu sonucu doğrusu beklemiyordum. Büyük bir haksızlık sona erdi. Ayrıca birleşince halk veya işçiler kimse karşısında duramaz duygusu yerleşti. Yandaş şirketler kaybetti. Şimdi bu mücadele ve birliği koruyarak ülke genelinde baskı ve zorbalığa karşı durmanın zamanıdır.

Nuri Akmese (Dış Temizlik İşçisi): Ortada büyük bir haksızlık vardı. Halk bu haksızlığa dur dedi. Büyükşehir belediye işçisi de eminim buna dur demiştir. Yıllarca TİS hakkından mahrum kaldı. Taşeron köleliği yaşadık. Oradan oraya gönderildik. Ayrıca bu seçim bir şey daha gösterdi. Sen baskı yapar insanları içeri atar hakkını gasbedersen günü gelir böyle bir yumruk yersin. Halk ve biz işçiler ceza kestik. Bu cezayı tek adama da keseceğiz. Buna eminim.

Serkan Gündoğdu (Dış Temizlik İşçisi): Halkın karşısında kimse duramaz. Yeter ki halk bilinçli hareket etsin. Yandaş şirketlere trilyonlar akıtanların bir sonu oldu. Sen halk iradesini gasbeder hukuksuzluk adaletsizlik yaparsan karşılığında bunu görürsün. Rüzgar eken fırtına biçer. 23 Haziran bunu gösterdi.