05 Nisan 2019 23:57

Köylü sözünü sandıkta söyledi!

İlaç, mazot, gübre, tohum ve yem gibi tarım ve hayvancılık üretiminin artan maliyetleri karşısında ezilen köylünün seçimdeki tercihi ne oldu?

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Sedat BAŞKAVAK
Tüm Köy Sen Eğitim ve Örgütlenme Uzmanı

Geçmiş yerel seçimlerde en az konuşulan ve adayların programına en az giren konu tarım olurdu. 31 Mart yerel seçiminde ise ilinden, ilçesinden, büyük şehrine en çok konuşulan konular arasında tarım yer aldı. Buğdaydan ete, samandan mısıra ithal edilen ne varsa gündem oldu.

İlaç, mazot, gübre, tohum ve yem gibi tarım ve hayvancılık üretiminin artan girdi maliyetleri karşısında ezilen köylünün acaba seçimlerdeki tercihi ne oldu?

Ürettiğinin karşılığını alamadığını söyleyen köylü ile markette, pazarda eli yandığı için meyve sebze alımını kısan vatandaş seçimlerde de tercih birliği içinde olacak mıydı?

Urfa’da ektiği patates tarlada kalırken Tarım Bakanı’nın patates ithalatı açıklamasına isyan eden çiftçi acaba öfkesini sandığa yansıtacak mıydı?

Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere AKP yöneticilerinin ‘Tarımı desteğe boğduk’ (Tarım destekleri milli gelirin yüzde 1’inden az olamayacağı hükmüne rağmen) demelerine rağmen destekler yüzde yarımı bile bulmuyor. Desteksiz kaldığı için borca batan çiftçinin  acaba borç yapılandırılması ile gönlü kazanılmış mıydı?

Sandık sonuçları bu sorulara acaba ne cevap verdi?

AKDENİZLİ ÜRETİCİ TEPKİSİNİ SANDIKTA GÖSTERDİ

Seçim zamanı gezme fırsatı bulduğum Mersin Akdeniz ilçesi köylerinde bolca şikayet duymuştum: ‘Narenciye para etmedi diye muza yöneldik ama o da para etmedi”. “Senelik 6 milyon kasa limonu Nevşehir’e doğal soğuk hava depolarına gönderdik, tüccar deposunda değer kazansın diye...” vb.

Bekir köyü muhtarı köyleri ve çevresinde yetiştirilen güllerin köylünün yüzünü güldürmediğini anlatıyordu. “Sevgililer gününe bel bağladık ama 7 liradan satılır diye düşündüğümüz gül ithalat baskısıyla 2-3 lira arasında satıldı” diyordu muhtar.

Başka bir köylü 20 liraya aldığımız yem 80-90 lira oldu diyerek son yıllarda artan yem fiyatları nedeniyle hayvancılığı yapamaz hale geldiklerini anlatıyordu.

Bu ‘Bir dokun bir ah işit’ durumu her belediye başkan adayını “Tarıma sahip çıkacağız” demek zorunda bırakıyordu. 17 yıldır iktidar olan AKP’nin Mersin Yenişehir adayı “Narenciye için soğuk hava depoları kuracağız, ürünümüzü Mersin’de değerlendireceğiz” demek zorunda kalıyordu.

Cumhur İttifakının Mersin büyükşehirde toplam oyları yüzde 59’dan yüzde 41’e, Tarsus’ta ise yüzde 56’dan yüzde 41.5’e gerilerken, başkaca faktörlerin yanı sıra, narenciye üreticilerinin de tepkisi etkili oldu.

Adana’da umduğunu bulamayan Cumhur İttifakı bir önceki seçimlerde büyükşehirde toplam yüzde 65.4 oy alırken bu seçimlerde yüzde 42.8’lere geriledi. Ceyhan’da gerileme yüzde 20 oldu. İşte bu dramatik düşüşte 2013 yılında 212 bin ton pamuk üretiminin 160 bin tonlara kadar düşmesi, mısır ve buğday üreticisinin ithalatla cezalandırılmasının da etkisi oldu.

ZEYTİNCİNİN, ÇELTİKÇİNİN ANLATTIĞI...

Bir başka tarım bölgesi olan Bursa’da bir önceki yerel seçimde yüzde 66 olan Cumhur İttifakı oyları yüzde 49’da kalırken işçilerin tepkisi daha belirleyici olurken ilçelerde ise tarım kesiminin tepkisi yansıdı sandığa.

Örnek zeytini ile ünlü Gemlik’te toplam oyu yüzde 71’den yüzde 42’ye gerilerken AKP  Gemlik Belediyesini kaybetti. Yüzde 29’luk devasa kayıp zeytincinin öfkesinden bağımsız değil! Ha keza yüzde 21’lik MHP desteğine rağmen AKP’nin Mudanya Belediyesini kaybetmesi de..

AKP zeytinlikleri talana açma amaçlı meclise getirdiği zeytin yasalarının cevabını oy ve belediye kaybederek aldı.

Bamyası ve çeltiği ile ünlü Çorum’un Kargı ilçesinde bir önceki yerel seçimlerde yüzde 57.4 oy alan AKP, bu seçimlerde başkanlığını korusa da yüzde 39’a düşerek 18 puan kaybetti. AKP’nin tarımı kuruttuğunu gören Kargılılar “Bamyayı kurutarak saklamayı beceriyoruz AKP’yi de kurutarak kurtulalım yoksa o tarımı kurutacak” refleksi ile hareket ettiler desek yeridir.

Osmancık’ta yüzde 48’den yüzde 39’a düşüşü, “AKP çeltik üretilen bölgelerde, çeltik hasadı zamanı yaptığı ithalatın cevabını aldı” olarak yorumlamak gerek!

Pek çok il ve ilçede örnekler çoğaltılabilir. Seçimin bir yerel seçim olması nedeniyle adayın, yerel dinamiklerin elbette oyun artmasında veya azalmasında payı oldu. Bunun yanı sıra  tarım politikalarına yönelik tepki de sandığa yansıdı.

ŞEKER FABRİKALARININ ÖZELLEŞTİRİLMESİNE CEVAP!

Özelleştirilen şeker fabrikalarının olduğu yerlerde AKP oyları düştü. Kırşehir şeker fabrikası Mehmet Cengiz’in alt yüklenicisi (hatta naylon şirketi olduğu iddia edilen) Tutku Gıda’ya satılmıştı. CHP’nin 30 yıl sonra belediyeyi kazandığı Kırşehir’de AKP-MHP toplamda yüzde 19 oy kaybetti.  

Şeker fabrikasının iş, şeker pancarının ekmek olduğu Sorgun’da AKP yüzde 56.6’dan yüzde 33.7’ye kadar geriledi. Özelleştirilen şeker fabrikasının bulunduğu ilçe olan Bor’da 5, Niğde merkezde ise 4 puan oy kaybına uğradı. Şeker fabrikasının bir kömür şirketine satıldığı Çorum’da yüzde 50.7’den yüzde 43.3’e geriledi.

POLATLI ÇİFTÇİSİNİN TOKADI SERT OLDU

Ankara’nın tarımsal merkezi Polatlı’da, Cumhur İttifakının 2014 yerel seçimlerinde toplam oyları yüzde 90’ı geçerken bu seçimlerde yüzde 56’da kaldı.

Polatlı halkının, “Soğanı çürüttün, buğdayı batırdın, şekeri sattın, ne tükürdün ki elimize ne çalalım yüzünüze” cevabıydı bu!

AKP, elmanın başkenti ve pancar üretim bölgesi Amasya’da yüzde 43’ten 34’e geriledi. Amasya köylüsü sadece elma kurduyla değil bağa, bahçeye dadanıp şehrin tarımını bitiren AKP’ye karşı da belediye seçimlerinde vermediği oyla tavrını koymuş oldu.

Balıkesir’in Balya ilçesinde yüzde 34.6’lık AKP oyu Cumhur İttifakının MHP’li belediye başkanına sadece 9 puan yansıdı. Ekonomisi tarıma dayalı Balya ilçesinde hükümetin tarım düşmanı politikaları nedeniyle oyunu iki katına çıkarak yüzde 50.7 oranında oy alan CHP, Cumhur İttifakı karşısında belediyeyi aldı.

SADECE OY DEĞİŞTİRMEZ!

Sermaye güçleri ve şirketler karşısında örgütlü olmayan üretici köylülere dayatılan tek seçenek her seçimde, ‘umut şu partide’ diyerek oyunu değiştirmek kalmakta. Sağlı sollu patron partileri de buna ‘demokrasi’ diyerek halka yutturmaktadır.

Ülke köylüsü yaşadığı bu sorunları çözmek ve tarımın çökertilmesine karşı çıkmak istiyorsa öncelikle birleşerek örgütlenmelidir. Birleşmek için de, üreticinin kendi sendikası olan Tüm Üretici Köylüler Sendikası (Tüm Köy Sen) adrestir.

ÖNCEKİ HABER

Van İpekyolu'da iş cinayeti: 1 işçi hayatını kaybetti

SONRAKİ HABER

Diyarbakırlı yurttaşlar: İşsizlik had safhada alternatifler üretilmeli

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...