21 Kasım 2018 13:30

“Proleter Devrimci Dimitrov”a dair

Mesut Baylav, Dimitrov'u anlatan Proleter Devrimci Dimitrov kitabını anlatıyor.

Paylaş

Mesut BAYLAV
Çukurova Üniversitesi

“Kurnazlığı vakit geçirmeden öğren!
Mutluluğun büyük terazisinde 
İbre pek seyrek durur olduğu yerde;
Ya yükseleceksin ya da alçalacaksın.
Ya hükmedecek ve kazanacaksın,
Ya da köle olup kaybedeceksin,
Acı çekeceksin ya da zafere ulaşacaksın,
Ya örs olacaksın ya da balyoz!”

Georgi Dimitrov Almanya’da Reichstag Yangını davasından tutuklu iken mahkeme salonunda Alman şairi Goethe’nin bu şiirini okumuştu. Alman parlamento (Reichstag) binası yakılmış ancak kimin yaktığı “bulunamamıştı”. Suç komünistlere atıldı. Dimitrov bir savunmanın da ötesinde faşizmi kendi mahkemelerinde yargılayarak yenilgiye uğrattı.  
Bulgar yazar Kamen Kalçef’in, Dimitrov hayattayken yazmaya başladığı fakat ölümünün ardından yayımlayabildiği “Proleter Devrimci Dimitrov” eseri Dimitrov’un yaşamını anlatırken aynı zamanda Bulgaristan Devrimci Hareketi’nden ve Hitler Almanyası’ndan da canlı kesitler sunuyor. Bu yazının amacını da bu kesitlerin bazılarına değinmek oluşturuyor.
ÇERNİŞEVSKİ’YE BENZEMEK
Bir gece vakti. Dimitrov’un annesi ve babası Georgi’nin odasında birisinin konuştuğunu duyup odaya giriyorlar. Fakat Dimitrov’u yalnız başına ve elinde bir kitapla görüyorlar. Dimitrov, Çernişevski’nin Nasıl Yapmalı’sını okuyor ve Rahmetov karakteri ile konuşuyordu. Çernişevski’nin kitabı genç işçi Dimitrov’un hayatında önemli bir rol oynamıştı. Dimitrov sonraları “O tarihte Bulgaristan ihtilalci hareketlerinde ilk adımlarımı attığımda, çok derin ve kalıcı tesirleri oldu üzerimde... Ne daha önce ne de daha sonraları hiçbir edebiyat eseri bu roman kadar yetişmemde tesirli olmuş değildir, bunu itiraf etmeliyim. Rahmetov’a tutkundum. Amacımı çizmiştim. Sert, dayanıklı, korkusuz; kendini düşünmemek, güçlükler ve yoksunluklarla savaşarak istek ve kişiliğimi çelikleştirmek... Kişi olarak bütün hayatımı işçi sınıfı büyük davasına vermek... Tek cümleyle, hiçbir davranışında yanılmayan yiğit Çernişevski’ye benzemek...” diyordu.
Dimitrov yaşamının belli dönemlerinde illegal bir yaşam sürmek durumunda kalıyor ve kendisi de bir işçi olan Dimitrov’u her dönemde sınıfı sahipleniyordu. 4 Temmuz 1906’da tutuklanıyor; fakat işçilerin protestoları sonucu kısa sürede serbest bırakılıyordu.  
BASIMEVİNDEN MECLİSE BURJUVAZİNİN KARŞISINDA
Dimitrov, on iki yaşında basımevinde mürettip çırağı olarak işe başlıyor ve on altı yaşında çalıştığı basımevinde, basımevinin sahibi olan burjuva politikacısı Vasil Radoslavov’un işçiler aleyhine bir makalesini dizmiyor ve işten çıkarılıyordu. Yıllar sonra Bulgar millet meclisinde Başbakan olan Radoslavov’un karşısında Bulgaristan Sosyal Demokrat Partisi’nin milletvekili olan Dimitrov vardı. Savaş için bütçe görüşmelerinin yapıldığı gün Dimitrov yıllar önceki gibi işçi ve emekçilerin safında, burjuvazinin tam karşısında bir kez daha sesleniyor: “Onaylanmasını istediğiniz krediler halkı daha da yoksullaştıracaktır! Bay başbakan siz yeni bir savaş hazırlıyorsunuz! Bunu gizliyorsunuz Bulgar halkından. Hiçbir yana katılmayacağız diye yalan söylemekten vazgeçin artık! Maskeler aşağı!” 
BİR SAVUNMADAN ÖTESİ: FAŞİZMİN YARGILANMASI
1929’da Dimitrov Berlin’e geçti. Nisan 1929-1933 yılları arasında Enternasyonal’in Batı Avrupa bürosu yöneticiliğini yapıyordu. 27-28 Şubat 1933 tarihlerinde Reichstag yangını haberini trende öğreniyor ve 9 Mart günü Bulgar olan Popov ve Tanev ile birlikte tutuklanıyordu. Bu dönem,
Nazilerin iktidara yürüdüğü, önlerindeki en büyük engelin ise hâlâ milyonlarca oy alabilen komünistlerin olduğu bir dönemdir. Naziler, kanıt ve suç uydurarak birçok mücadele önderini hapse attılar; bu durumdan o sırada Almanya’da bulunan yabancı devrimciler de nasibini aldı.
Savunmasının bir bölümünde Galile’ye de değinir Dimitrov. “On yedinci yüzyılda fiziğin kurucusu Galile korkunç engizisyon mahkemelerinde inkarcılıkla ölüme hüküm giyecekti. Ancak o derin bir inanmışlık ve kararlılıkla şöyle haykırdı. ‘Fakat dünya dönmektedir.’ Ve bu bilimsel sav sonraları bütün insanlığın ortak malı oldu. Bizler de günümüzde o günlerin Galile’sinden daha kararlı olmayarak şöyle diyebiliriz. Dünya dönmektedir her şeye rağmen! Tarihin tekerleği ileri yönde döner. Enternasyonal’in önderliğinde emekçilerin döndürdüğü bu tekerlek hiçbir kıyım önlemleriyle, hiçbir zindan cezalarıyla ve ölüm hükmüyle durdurulamaz. Tekerlek dönmektedir ve emekçilerin kesin zaferine kadar dönecektir.” Dimitrov’un savunması bütün Dünya halkları tarafından coşku ve heyecanla takip ediliyordu. Dimitrov, tarihe geçen savunması ile faşizme ilk yenilgisini tattırmıştı.
DİRENİŞ SEMBOLÜ
Ve 9 Eylül 1944 günü Bulgar halkı, partinin yönetimi ve Sovyet ordusunun yardımıyla faşist yönetimi alaşağı etti. İnsanlık tarihinin en korkunç sistemi faşizm çöktü. Faşizme karşı mücadelenin en ön saflarında yer alan, Bulgar halkının proleter devrimcisi Dimitrov ülkesine dönmüştü. 21 Kasım 1946’da Bulgaristan Halk Cumhuriyeti Başkanı olmuştu. Ve Georgi Dimitrov yaşamının son anına kadar hep inandığı ve güvendiği halkı için mücadeleyi sürdürdü.
Tarih 2 Temmuz 1949. Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkez Komitesi şu bildiriyi yayınladı: “Milletlerarası işçi hareketinin en büyük temsilcilerinden biri, Bulgaristan Halk Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu Başkanı, Bulgaristan Komünist Partisi Merkez Komitesi Genel sekreteri, yoldaşımız ve kardeşimiz Georgi Mihailof Dimitrof, Moskova yakınında Boroviça sanatoryumunda öldü.”
Kalçef’in kitabı Dimitrov’u göklere çıkarmıyor, Bulgar halkının yiğit devrimcisinin halkının ve partisinin sorunlarına karşı bir direniş sembolü olduğunu gösteriyor. Ve en önemlisi de Dimitrov’un burjuvazinin en saldırgan hali olan faşizme ve faşizme karşı mücadeleye ilişkin yürüttüğü çalışmaların hangi koşullarda gerçekleştiğine dair birçok noktayı yalın, anlaşılır bir anlatımla okuyucuya aktarıyor Kalçef. Kısacası Dimitrov yaşamı ve yapıtlarıyla yol almaya devam ediyor.

ÖNCEKİ HABER

TMMOB'den Kocaeli'de kurulması planlanan katı atık tesisine itiraz

SONRAKİ HABER

#TacizVarSesÇıkar

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...