08 Haziran 2018 10:09

ŞPO İzmir: 'İmar barışı' ticari çıkarları koruyor

Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, hükümetin seçim öncesi çıkardığı 'imar barışı' düzenlemesinin kamu yarına olmadığını vurguladı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Hükümetin seçim öncesi açıkladığı ekonomi paketin içinde yer alan kaçak ve ruhsatsız yapılara ilişkin düzenleme Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmelikle  birlikte İzmir’in kent merkezinde ve turizm bölgelerinde hukuksuzca yapılmış ve meslek odalarının itirazına konu olan bir çok yapı da ‘yasallaştırılmış’ olacak.

İzmir’in kalbi olan Alsancak’ta 3 kat imar koşullarına sahip olmasına rağmen 21 kat olarak kaçak şekilde inşa edilen Ege Palas Oteli, Bornova Karaçam’da “zeytinlik alana” inşa edilen 3 adet 5’er katlı blok, yine aynı şekilde Bornova Karaçam’da 1. derece doğal sit alanı kararı değiştirilip 3. derece sit alanına dönüştürülmesinin mahkemece iptal edilmesine rağmen hukuksuz ruhsat düzenlenerek 1. derece sit alanını tahrip eden kolej inşaatı yasallaşacak.

'KENTLERE, TOPLUMA VE KAMUYA İHANET'

TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, 'imar barışı' düzenlemesinin kentlere, topluma ve kamuya ihanet olduğunu belirtti. Açıklamada arkeolojik, doğal, tarihi ve kentsel sit alanlarında sınırlama getirilmemesi eleştirildi. Kıyı kanunu ile korunan kamu yararı gözetilen alanların istisna dışında bırakılmamasının insan haklarına aykırı olduğu belirtildiği açıklamada yürürlükteki yasa ve mevzuatlara aykırı karar üretildiği, yerel yönetimlerin kontrol mekanizmasının elinden alındığı da ifade edildi.

'PLANSIZ BÜYÜME İLE GELECEK KARARTILACAK'

İktidarın halka güvencesiz kentleşmeyi dayattığının da belirtildiği açıklamada "Çevresel etkilerine ve kentleşme açısından getireceği sorunlara bakılmaksızın doğal alanlarımızda yapılan kaçak sanayi yapıları yasalaşmaktadır. Kentlerin siluetlerini tamamen değiştiren ve kentsel altyapıları sömüren gökdelenlerinde bu yasadan yararlandığını görmekteyiz. Bu uygulama kentlere ve doğal alanlarımıza büyük yıkım getirecek ve kentlerin plansız büyümesi ile toplumumuzun geleceği karartılacaktır" denildi. Düzenlemenin gelir durumu düşük, yoksul kesimin barınma ihtiyacını karşılanmasının tam aksine kişilerin ticari çıkarlarını gözeten AVM, özel hastane, kaçak sanayi yapıları ve haksız rant elde edilen çok katlı binalar, gökdelenler gibi işletmelerin, yapıların affedilmesi anlamına geldiği de eklendi.

'GERİ DÖNÜLMEZ TAHRİBATLARA SEBEP OLUNACAK'

Kamu yararı için kullanılması gereken kamu mallarının, kişisel rant uğruna satılması durumuyla karşı karşıya olunduğunun da ifade edildiği açıklama şöyle sürdürüldü

"Dolayısıyla devlet kimlerle barış yapmayı amaçlamaktadır? İmar barışı denirken kamu yararı esası yok mu sayılmaktadır? Devletin yarattığı bu boşluğu ve tanımsızlığı, kamuya anlatmasının bir zorunluluk olduğu kanaatindeyiz.Kısacası, sözde İmar Barışı adı altındaki af düzenlemesi ile kentler, kırsal alanlar, ormanlar, denizler, göller, dereler, akarsular, tarihsel alanlar, kültürel alanlar gibi tüm Türkiye topraklarındaki yasa ve kanunlara aykırı olan yapıları bir yandan yasallaştırırken bir yandan da bu alanlarda geri dönülemez tahribatların oluşmasına sebep olmaktadır".

'DOĞAYA VE YAŞAMLARIMIZA KAST EDİLECEK'

Özellikle Marmara Depreminden sonra alınan tüm kararların bir kenara atılarak ve halkın can güvenliğinin tekrar tehlikeye girdiğinin vurgulandığı açıklamada "Bir seçim yatırımı olduğu büsbütün aşikar olan bu af düzenlemesi ile devlet eliyle ülkemizin doğal, tarihsel güzelliklerine ve halkımızın canına kast edilmek istenmektedir. Yönü her zaman bilimden ve hukuktan, tarafı ise her zaman halktan yana olan Şehir Plancıları olarak bu ihanetin karşısında olduğumuzu ve bu ihanette imzası olanları halkımıza her fırsatta hatırlatacağımızı tüm kamuoyuna bildiririz" denildi. (İzmir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Coşkun Sabah: Cahit Berkay’ın sevinci haftalık, bilemedin aylık

SONRAKİ HABER

Erdoğan televizyonlarda beklenen reytingi alamadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa