Ders yok, stajda iş çok
“Ne anlarsın sen?” mantığı güdülerek birçok şeyden mahrum bırakılmamız epeyce ilginç.
Meslek Lisesi Öğrencisi
Kayseri
2017’nin sonlarına doğru Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde büyük bir fabrikada staj yapmaya başladım, aynı zamanda lise son sınıftayım. Kısaca hem okula hem staja gitmekte olan bir stajyer öğrenciyim.
Dergiyi bir süredir takip ediyorum. Meslek liseliler olarak hepimizin derdi ortak. Kültür derslerimiz yok, daha çok meslek dersleri yoğunlukta diyeniniz çoktur. Benim okuduğum lisede ilk üç yıl meslek dersleri yoğunlukta, son yıl ise meslek derslerine yer yok birçok meslek liselinin korkulur rüyası üniversite sınavında meslek sorusu yok.
DERDİMİZ HEP AYNI
“Bu meslek liseliler nasıl kazanacak bu sınavı?” derdine düşmüş durumdayız. Son sınıfta aklımız başımıza geliyor da diyebiliriz! Son sınıfta sadece Edebiyat, Dil ve Anlatım, Matematik ve Tarih derslerini görüyoruz. Aslında göremiyoruz. Şöyle ki kazanamazsınız dercesine kimse size güvenmiyor, ders anlatılmıyor! Öğrenci bunu sağlamaya çalışıyor.
Fakat bu durumu iradeli bir şekilde bizlerin bir şeyler yapabilmesi için dershaneler, özel dersler, etütler yapmamız gerekiyor. Ama bu durumu sağlayacak bir bütçeye sahip değiliz, zaten sahip olsak o lisede olmayız! Okul zaten haftanın iki günü, ne arada ne öğrenilecek. Sonrasında “öküzün trene baktığı” muameleyi görüyoruz. Bazı şeyleri tabii ki biz öğrencilerin isteyip elde etmesi gerekiyor. “Ne anlarsın sen?” mantığı güdülerek birçok şeyden mahrum bırakılmamız epeyce ilginç.
UMUDUNUZU YİTİRMEYİN
Stajda ise bu durum çok farklı. Çoğu zaman ya bulaşık yıkatılır, temizlik yaptırılır ya da ayak işleri yaptırılır. Yani işi tuvalet temizleyerek öğrenmemiz gerektiğini düşünüyorlar sanırım! Birçoğumuz haftanın 3 günü gidiyoruz. Fakat aramızda hafta sonları gidenler dahi var. Yanlış yapma şansınız yok. Yaparsanız azarlanacak ve küçümseneceksiniz, doğru yapmanız onlar için pek bir şey fark ettirmez. Geçmiş dönemlerde emeğinizin karşılığını alamazsınız vermezler! Çünkü sizin o stajı yapmanız şart, zorunlu! Aksi bir durumda okulu bitiremezsiniz! Şu an ise devlet teşviki ile asgari ücretin üçte birini almaktayız ama yaptığımız işle aldığımız paranın alakası yok. Ücretini alamayanlar da cabası! Bütün işleri yapar ama bir karşılığını alamazsınız gerek maddi gerek manevi…
Ben de birçoğunuz gibi sınava girmek isteyen ama kendisine “güveni” olmayan, ama ayakta kalmak için mücadele vermesini bilenlerden olduğumu düşünüyorum. Stresli geçen bir yıla inatla karşı koymaktan başka çözümümüz yok! Çünkü pes etmek bizlere göre değil, ülkenin geleceğe yani bizlere ihtiyacı var. Hiçbir zaman umudumuzu yitirmeyelim.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
