İnsan hakları savunucularının gözaltı süresi 7 gün uzatıldı

İstanbul Büyükada’da bir otelde gözaltına alınan insan hakları savunucularının gözaltı süresi 7 gün uzatıldı. 

Türkiye’deki önde gelen insan hakları kurumlarının yöneticileri ve üyeleri Büyükada’da meslek içi eğitim toplantısı sırasında otele gelen polis tarafından bir ihbar olduğu gerekçesiyle topluca gözaltına alınmıştı.

Polis, Yurttaşlar Derneği’nden Nalan Erkem, Kadın Koalisyonu’ndan İlknur Üstün, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü İdil Eser, İnsan Hakları Gündemi Derneği üyeleri Veli Acu ve Günal Kurşun, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği’nden Nejat Taştan, Yurttaşlar Derneği’nden Özlem Dalkıran, eski Mazlum Der'li aktivist Şeyhmus Özbekli ile toplantılara moderatörlük yapan Ali Garawi’yi gözaltına almıştı.

Gözaltındaki insan hakları savunucularının gözaltı süresi daha önce de 7 gün uzatılmıştı.

İnsan Hakları Ortak Platformu’nda (İHOP) yer alan örgütlerin temsilcileri gözaltı sürecini, adada gerçekleşen toplantıyı ve soruşturma dosyasını değerlendirmek üzere İnsan Hakları Derneği Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya CHP Ankara Milletvekili ve Meclis İnsan Hakları İzleme Komisyonu Başkan Vekili Şenal Sarıhan da katıldı.

‘İDDİALAR KABUL EDİLEMEZ’

İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, bazı basın organlarında insan hakları savunucularının itibarlarını zedeleyen ve suçlayıcı haberlerin dikkat çekerek, bunların hak ihlali olduğunu ve kabul edilemez olduğunu söyledi. Hak savunucularının gözaltına alınmasından bir şeyler bekleyenlere de seslenen Türkdoğan, “Buradan kimseye bir şey çıkmaz. Bula bula insan hakları savunucularının toplantısından kalkışma çıkacağını mı buldunuz? Komployu daha fazla uzatmayın. Arkadaşlarımızı serbest bırakın” dedi. 

‘STEUDTNER VE GHARAVİ ULUSLARARASI ALANDA TECRÜBELİ İSİMLER’

İnsan Hakları Kuruluşları adına ortak hazırlanan bilgi notunu paylaşan İnsan Hakları Ortak Platformu (İHOP) Koordinatörü Feray Salman, toplantının amacına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Salman, eğitimlerde kolaylaştırıcılık görevi için bulunan Ali Gharavi’nin 2004 yılında gerçekleşen ve Başbakanlığın da fon sağlayarak finansman desteğinde bulunduğu İnsan Hakları Mücadelesinde Yeni Taktikler Uluslararası Sempozyumu’nu düzenleyen çekirdek ekibin içerisinde Bilişim Teknolojileri Uzmanlığı yaptığını söyledi. Programın eş kolaylaştırıcısı Peter Steudtner’in ise zor zamanlarda şiddetle baş etme konusunda tecrübeye sahip, şiddetsizlik ve insan hakları savunucularının ve faaliyetlerinin esenliği alanlarında hak örgütleriyle çalışan sivil inisiyatifin içerisinde yer alan bir isim olduğunu belirtti. 

‘HİÇBİR DELİL YOK’

Avukat Oya Aydın gözaltı sürecine ilişkin bilgilendirmede bulundu. Aydın, dosyaya ilişkin kısıtlılık kararı olduğunu söyleyerek, tutanaklardan anlaşıldığı kadarıyla soruşturmanın ihbar üzerine başlandığının anlaşıldığını kaydetti. Delile dayalı klasik bir soruşturma yürütülmediğini kaydeden Aydın, soruşturma dosyasının gözaltına alınmalarından 2-3 gün sonra savcının önüne gittiğini belirtti. Aydın hak savunucularının ne ile suçlandıklarının belli olmadığını belirterek, herhangi bir delile de ulaşılacağını düşünmediklerini söyledi. Hak savunucularının haklarının ihlal edildiğini vurgulayan Aydın, İstanbul Emniyetinin işlemleri çok ağırdan aldığını, savcının da dosyanın tamamlanması ve ifadelerin alınması için emniyetin dosyayı tamamlamasını beklediklerini söyledi. Aydın, kimi basın organlarında çıkan bilgilerin dosyada kesinlikle olmayan bilgiler olduğunu kaydetti. 

KONU ADALET BAKANIYLA GÖRÜŞÜLDÜ

CHP Ankara Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkan Vekili Şenal Sarıhan da yapılmak istenenin insan hakları savunucularına göz dağı olduğunu vurguladı. İnsan hakları alanında çalışanların korunması gerektiğine dikkat çeken Sarıhan, her türlü tehdit ve tacizden uzak, özgürlük içinde çalışmaları gerektiğini vurguladı. Konuya ilişkin Komisyon Başkanına ulaşmaya çalıştığını ve Adalet Bakanıyla görüştüğünü kaydeden Sarıhan, Bakanın konuyla ilgileneceğini söylemesine rağmen hiçbir gelişme yaşanmadığını söyledi. Yargının hatasını fark etmesini umduğunu belirten Sarıhan, tehdit ve gözaltıların insan hakları savunucularını yıldıramayacağını belirtti. 

‘BU KEYFİ BİR GÖZALTIDIR’

İnsan Hakları Derneği Yönetim Kurulu üyesi ve Evrensel Yazarı Hüsnü Öndül ise insan hakları savunucularının korunması konusunda uluslararası bildirgelere atıf yaptığı konuşmasında 2004 yılında AKP tarafından o dönem İçişleri Bakanı olan Abdülkadir Aksu imzasıyla valiliklere insan hakları savunucularının korunmasına ilişkin genelge gönderildiğini söyledi. Öndül, insan hakları alanındaki çalışmaları nedeniyle hak savunucularının itibarlarıyla oynanmasını kabul etmediklerini söyleyerek derhal serbest bırakılmalarını istedi.  

TİHV Genel Başkanı Metin Bakkalcı da herkesin istediği yerde istediği zaman toplantı yapabileceğini belirterek bunu sorgulamanın kimsenin haddi olmadığını belirtti. Keyfi bir şekilde gözaltı gerçekleştiğini kaydeden Bakkalcı, gözaltıyı gerçekleştirenlerin ve asılsız haber yapanların suç işlemeye devam ettiğini belirtti. Suç duyurusunda bulunacaklarını belirten Bakkalcı, yapılan gözaltının “İnsan haklarına hürmet etmiyorum” deklarasyonu olduğunu  söyledi.

Hak İnsiyatifinden Nurcan Aktay ise insan hakları savunucularına bunlara yaşatmaya kimsenin hakkı olmadığını vurguladı. Toplumun kendisinin cezalandırıldığını belirten Aktay, bu keyfiliği kabul etmediklerini söyledi. Aktay, “Eğer orada bulunan arkadaşlarımız bir suç işledilerse biz de kendimizi ihbar ediyoruz. Aynı suçu biz de işledik” dedi. (EVRENSEL)

İnsan hakları savunucularına terör örgütü üyeliği suçlaması

 {{325696}

 {{325689}}