17 Eylül 2016 11:47

Almanya’da yüz binler kuralsız ticarete karşı sokakta

Yücel ÖZDEMİR
Köln

Avrupa Birliği (AB) ile ABD arasında bu sonbaharda üzerinde görüşmelere başlanması planlanan Transatlantik Serbest Yatırım ve Ticaret Anlaşması (TTIP) ile AB - Kanada Serbest Ticaret Anlaşması’na (CETA) karşı Almanya’da emekçiler arasında başlayan tepkiler bugün 7 ayrı kentte aynı anda yapılan gösterilerle devam etti. Berlin, Hamburg, Köln, Frankfurt, Stuttgart, Münih ve Leipzig’de saat 12.00’de başlayan gösterilere yüz binlerce işçi ve emekçi katıldı.

Almanya çapında aralarında Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF), Yeşiller, Sol Parti, çok sayıda çevre ve köylü örgütü, küreselleşme karşıtı ATTAC gibi 30’dan fazla örgüt ve inisiyatif tarafından çağrısı yapılan eylemlere yerel düzeyde daha çok kurum ve kuruluş destek verdi.

Yapılan değişik konuşmalarda, TTIP’in yürürlüğe girmesi durumunda işçilerin elde etiği sosyal ve sendikal hakların ortadan kaldırılacağı, ABD’li tekellerin çalışma yaşamındaki kuralsız ve aşırı sömürü koşullarını olduğu gibi Avrupa’ya taşıyacağı, bundan hem çalışanların hem de tüketicilerin olumsuz yönde etkileneceğine dikkat çekildi.

Yapılan konuşmalarda ve taşınan pankartlarda özellikle AB Ticaret Komisyonu ile ABD arasında üzerinde görüşmelerin yapıldığı TTIP anlaşmasının halktan gizlenmesi de eleştirildi. Almanya’da TTIP, Ekonomi Bakanlığı tarafından ayrılan bir odaya milletvekillerine açılmış durumda. Ancak milletvekillerinin okumuş olduğu anlaşmanın içeriğini açıklaması, fotokopi ve fotoğraf çekmesi yasak.

7 gösteride AB ile Kanada arasında imzalanması planlanan CETA anlaşmasına karşı konuşmalar özel olarak öne çıkarıldı. Zira, TTIP’in olduğu gibi yürürlüğe girmeyeceğinin farkında olan tekeller ve hükümet şimdi bütün umutlarını CETA’ya bağlamış durumdalar. Ekim sonunda üzerinde yapılan görüşmelerin ardından imzalanması planlanan CETA’nın yürürlüğe girmesi durumunda, ABD’li tekellerin çoğu Kanada’da kurmuş olduğu şubeler üzerinden AB ile doğrudan ticaret yapabilecekler. Bu da CETA ile TTIP’in arka kapıdan yürürlüğe konulması anlamına geliyor. Bu nedenle gösterilerde CETA’nın da TTIP kadar tehlikeli olduğuna işaret edildi.

BÜTÜN KENTLERDE RENKLİ GÖSTERİ

Eylemlerin yapıldığı 7 kentte de gösteriler renkli ve coşkulu geçti. Sabah saatlerinden itibaren gösterilerin başlayacağı meydanlara, otobüsler, trenler ve özel araçlarla ulaşan göstericiler ellerinde TTIP ve CETA’ya karşı pankart, balon ve dövizler taşıdılar. Buluşma alanlarından sonra kent içinde yürüyüşler yapıldı. Bütün kentlerde ortala 30 bin kişinin gösterilere katılması bekleniyordu. Bu da katılım sayısının 200 bini geçmesinin beklendiği anlamına geliyor. Geçen yıl 10 Ekim’de Berlin’de yapılan gösteriye 250 bin emekçi katılmıştı.

Köln’de Deutzer Weft’te (Deutz Tersanesi) alanında bir araya gelen göstericiler konuşmaların ardından Deutz Köprüsü üzerinden geçerek kent içinde bir yürüyüş yaptılar. Greenpeace örgütünün Deutz Köprüsü’nde astığı “TTIP & CETA durdurulsun” pankartı polis tarafından indirilmek istendi. Ancak, gösteriyi düzenleyenler buna karşı çıktı.
Hamburg’da ise eylem Rathausmarkt’ta başladı.

Eylemlerin akşama doğru yapılan mitinglerle son bulması bekleniyor. Çok sayıda tanınmış şahsiyetin konuşmasının beklendiği eylemlerde DİDF adına Hamburg, Köln, Frankfurt, Stuttgart ve Münih mitinglerinde yerli ve göçmen emekçilerin ortak mücadelesine ve Türkiye’deki gelişmelere dikkat çeken konuşmalar yapılacak.

Evrensel'i Takip Et