'Soruşturulmayan her katliam yenisini doğuruyor’
10 Ekim katliamı davasını takip eden avukatlar, Gaziantep’de yaşanan katliam için açıklama yaptı.

Etkili yürütülmeyen her soruşturmanın yeni katliamların önünü açtığını vurgulayan avukatlar, “10 Ekim dosyasının üzerine gerçek anlamda gidilseydi belki de Gaziantep katliamı yaşanmayacaktı” dediler. Avukatlar, adaletin sağlanması için dava dosyalarının genişletilmesi, kamu görevlilerinin de yargılanması gerektiğine dikkat çektiler. Antep’te düğünlerin hedef alındığına ilişkin bilgiler, 10 Ekim davası iddianamesinde yer almıştı.
10 Ekim Emek, Barış ve Demokrasi mitingine IŞİD tarafından düzenlenen intihar saldırısı sonucu 101 kişi yaşamını yitirmiş ve 500'ü aşkın kişi yaralanmıştı. 10 Ekim Ankara Tren Garı'nda yaşanan davayı takip eden avukat komisyonu Gaziantep'te yaşanan katliama ilişkin basın toplantısı düzenledi. 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği’nde düzenlenen basın toplantısına katliamda yaralananlar ve yaşamını yitirenlerin aileleri de katıldı.
Avukatlar adına açıklama yapan İlke Işık, bir seneyi aşkın süredir ülkenin çeşitli yerlerinde bombalar patlamasına karşın yetkililerin yeterli araştırmayı yapmadığını vurguladı.
‘HİÇBİR UYARI DİKKATE ALINMADI’
Işık, Suruç'ta emniyetin canlı bomba ihtimaline ilişkin yazışmalarının ve 10 Ekim Ankara katliamı öncesinde gelen istihbarat yazılarınının dikkate alınmadığını hatırlattı. İstihbarat olmasına karşın önlem almayan kamu görevlileri hakkında yapılan suç duyurularına olumlu cevap alamadıklarını kaydeden Işık, “Suruç ve Ankara Katliamlarında etkili bir soruşturma yürütülmediğini, sorumlulukların üzerinin örtülmeye çalışıldığını bir kez daha belirtmek isteriz” dedi.
Dava dosyaları ve iddianamelerinde sorumluluğu ve ihmali bulunan kamu görevlilerinin yer almadığına, davada geçen isimlerin geniş bir yelpazede araştırılmadığına dikkat çeken Işık, “Bu yaklaşım ne yazık ki yeni katliamların önünü açmaktadır. 10 Ekim dosyasının üzerine gerçek anlamda gidilseydi belki de Gaziantep katliamı yaşanmayacaktı” dedi. “Gaziantep’teki IŞİD yapılanması şehirde yerleşmiş ve işin ilginç yanı hiçbir zorluk yaşamadan çalışmaya devam etmiştir” diye konuşan Işık, yetkililerin Gaziantep'e yönelik hiçbir uyarıyı dikkate almadığını belirtti.
‘İDDİANAME YENİ KATLİAMLARI İŞARET ETMİŞTİ’
10 Ekim katliamının planlayıcısı Yunus Durmaz'ın bilgisayarından çıkan belgelerde Gaziantep’te Kürt yurttaşların düğünlerinden söz edildiğini, bu düğünlerde canlı bomba saldırısı yapmak için izin istendiğini hatırlatan Işık, “Öte yandan katliamın gerçekleştiği Beybahçe Mahallesi’nde izlenen istihbarat toplanan kişilerden söz edilmektedir” dedi. “Bu bilgileri biz iddianameden gördüğümüze göre İçişleri Bakanlığı, Gaziantep Valiliği, Emniyet ve İstihbarat yetkililerinin haberdar olmamış olması beklenemez” diyen Işık, 10 Ekim iddianamesinde de yer alan bu bilgiler ışığında neden önlemlerı alınmadığını sordu. Işık, “Neden mahalle adı bile geçmekte iken Beybahçe mahallesinde yaşayan yurttaşların güvenliği için özel çaba gösterilmedi” dedi.
“Bugün hükümet yetkililerinin itiraf etmekten çekinmediği barışçı olmayan Ortadoğu politikalarının ülkeyi bu hale getirdiği çok açıktır” diye konuşan Işık, Gaziantep’te IŞİD’in nasıl rahat hareket eder hale geldiğini herkesin bildiğini söyledi.
‘ÇETELERE GÖZ YUMANLAR YARGILANSIN’
Katliamların aydınlatılması ve son bulması için taleplerinin net olduğunu belirten avukatlar,
* IŞİD ve diğer cihatçı çetelerin yapılanmalarının dağıtılması ve onların sınır geçişine kolaylık sağlayan kamu görevlileri hakkında yasal işlem başlatılması gerektiğini,
* IŞİD'in Gaziantep hücresi tarafından yaptığı ifade edilen Diyarbakır, Suruç, Ankara ve Gaziantep katliamlarında sorumluluğu bulunun kamu görevlilerinin suçlarının açığa çıkması gerektiğini,
* Suruç katliamı soruşturmasındaki kısıtlılığın kaldırılması gerektiğini,
* Tüm soruşturmaların Birleşmiş Milletler Minnesota Protokolü çerçevesinde bağımsız soruşturma ve bağımsız soruşturmacılar tarafından ve bağımsız kaynak delillerinin toplanması gerektiğini vurguladılar. (Ankara/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et