08 Ağustos 2016 00:52

Mahalleli linç etti polis sadece izledi

İzmir’in Bornova İlçesi’ne bağlı Altındağ Mahallesinde  yaşayan Suriyeli aile, iki gün boyunca mahallelinin saldırısına uğradı.

Paylaş

Metehan UD
İzmir

İzmir’in Bornova İlçesi’ne bağlı Altındağ Mahallesinde  yaşayan Suriyeli aile, iki gün boyunca mahallelinin saldırısına uğradı. Saldırılar polisin gözü önünde olmasına rağmen saldırganların sadece ifadesi alındı. Aile eşyalarını bile alamadan mahalleyi terk etmek zorunda kaldı. 

Hükümetin mülteci politikasındaki tutarsızlık ve medyada mültecilerle ilgili çıkan yalan bilgiler Suriyelilere yönelik saldırıları tırmandırmaya devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vatandaşlık açıklaması sonrası yaşanan linç girişimlerine bir yenisi de İzmir’in Bornova ilçesinden yaşandı. 1 Ağustos günü çocuk kavgası ile başlayan olaylar mülteci ailenin darp edilerek, evinden ve mahalleden kovulması ile devam etti.  

Yaşanan ırkçı saldırıyı ve nefret söylemlerini Halepli Mülteci E. ailesi gazetemize anlattı.  Olayın yaşandığı Altındağ Zafer Mahallesi’ne iki ay önce taşındıklarını belirten Anne E. ilk günden itibaren mahalle halkıyla sorunlar yaşadıklarını dile getirdi ve “Sürekli bir kötü davranma vardı. Mahalle çocukları, çocuklarımızın önlerini kesiyorlardı, bakkala gidip bir şey almalarına engel oluyorlardı. Biz ancak yanlarında gidince alabiliyorduk. 1 Ağustos günü çocuklarımız parkta oynarken mahalle çocukları gelmiş, çocuklarımızı dövmüşler. Çocuğum boynundan tırnak izi var. Gittim sadece çocuğu sözlü uyardım, vurmadım” dedi. 

‘SAÇLARIMI YOLDULAR, GÖMLEĞİMİ PARÇALADILAR’

İlk olarak kendisinin şiddete uğradığını belirtten anne E şöyle devam etti: “Sonra bu çocuk annesine gitmiş ‘Suriyeliler bizi dövdü’ demiş. Anneye ‘biz bir şey yapmadık, uyardık’ dedim ama beni dinlemeden küfür etmeye başladılar. Kadınlar ilk olarak beni dövdü. Saçlarımı yoldular, gömleğimi parçaladılar. Sonra bu kadınların eşleri ve arkadaşları geldi, ellerinde sopalarla, bıçaklarla. Gelip camları kırdılar, tehdit ve küfür ettiler. İlk gün böyle geçti. Polis geldi tutanak tuttu, gitti o kadar.”  

‘EV SAHİBİ ARAYIP GELİN PARAYI ALIN DEDİ’

1 Ağustos gecesini yakınlardaki başka bir Suriyeli ailenin yanlarında geçiren E. ailesini ertesi gün ev sahibi aramış. Ev sahibinin ‘Gelin iki aylık paranızı alın, eşyalarınızı toplayın gidin. Bunlar sizin hakkınızda iyi şeyler düşünmüyorlar’ demesi üzerine evlerine dönen aileyi burada saldırganlar karşılamış. 

‘POLİSİN GÖZÜ ÖNÜNDE SOPAYLA DÖVDÜLER’

İlk olarak polisi aradığını söyleyen Baba E. ikinci gün yaşananları şöyle anlattı: “Polis geldi ancak bizi polisin gözü önünde sopaya dövdüler. Polis sadece bağırdı, çağırdı o kadar. Birisi polise bile vurdu. Polis kalabalık geldi de ancak bizi mahalleden çıkardılar. İkinci gün yediğimiz dayak ev sahibinin yüzündendi. Parayı vermek istemedi. Onlarla bir oldu beni dövdü. 15 kişilerdi, kimin dövdüğünü bile göremedik. Polis bizi dövenleri de karakola götürdü. Onların da ifadelerini aldılar.  Döverken ‘Suriyeli köpek’, ‘Suriyeli eşek’ dediler anladığımız kadarıyla.” 

‘İLK GÜN ÇEKİNDİK ŞİKAYETÇİ OLAMADIK’

İlk gün çekindikleri için şikayetçi olmadıklarını belirten Baba E., “Yabancı olduğumuz için şikayetçi olmadık. ‘Allahtan bulsun’ dedik. Korktuk çocuklara bir şeyler yapar diye. İkinci  gün şikayetçi olduk. Ev sahibinden özellikle şikayetçiyiz. Onunla sorunumuz yoktu” diye yaşadıklarını anlattı.   

16 FARKLI YERDE DARP İZİ VAR

Yaşanan bu saldırı ise ancak 5 gün sonra açığa çıktı. Baba E., hâlâ yaşadığı darptan dolayı yürümekte zorlanıyor. E’nin, Alsancak Devlet Hastanesi’nde aldığı raporda vücudun 16 yerinde çeşitli morluk ve yara izleri olduğu kayda geçmiş. Aile, olaydan sonra İkiçeşmelikte yaşayan akrabalarının yanlarına yerleştiler. Şimdilik başka bir ev buldular ancak eşyaları yok. Yeniden şiddet görmekten korktukları için mahalleye de gidemiyor.

ÖNCEKİ HABER

Bekir Yıldız’ın uzun röportajı

SONRAKİ HABER

OHAL nakilleri işkenceye döndü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...