21 Şubat 2016 04:20

‘Doğru durmayan’ dört kadın ressam

Paylaş

Hazırlayan: Çağrı SARI

Tarihte ünvan yapmış kaç kadın ressam tanıyorsunuz? Kadınların toplumsal yaşamda öteki konumda olmasından resim payını almamış mı? Elbette öyle... Mesela bir zamanlar nü resim yapmaları tabuydu. Ancak natürmort veya manzara yapabilirlerdi. O da evlilik, çocuk izin verirse!  Tabi ‘doğru durmayan’ kadınlar da vardı. Artemisia Gentileschi onlardan biri. İçindeki acıyı resmeden Frida Kahlo, soğuk gri renge inat renk cümbüşü yaratan ‘çılgın’ Aliye Berger, Nü model çizen- çizdiren Mihri Müşfik...
Sizin için aklınızda kalması gereken 4 kadın ressamı kısaca anlatalım istedik...

ARTEMISIA GENTILESCHI

Modernizm öncesi sanatın en önemli kadın ressamı olarak kabul ediliyor. Artemisia Gentileschi, 1593’de Roma’da doğdu. Babası Orazio sayesinde resime sempati kazandı ve bu onu döneminin en önemli ressamları arasına soktu. O dönem Avrupası’nda anatomi ve nü çizimler yapmak kadınlar için büyük bir tabuydu. Ancak, Gentileschi işlediği mitolojik ve dinsel konularda figürleri nü olarak da resmetti. Gentileschi’nin 19 yaşında tecavüze uğradı, mahkemeler o dönemde de  tıpkı bugün gibi, kadını haksız gördü. Gentileschi’ de kalemi ile yaşadıklarına tepki gösterdi. Sanatçının resimlerinde dönemin ‘ahlaki’ yapısına başkaldıran mücadelesi hissediliyor.

ALİYE BERGER

Sanatçı bir aileden gelen Aliye Berger, Şakir Paşa’nın kızı ve Halikarnas Balıkçısı’nın da kardeşi. 1903 doğumlu olan Aliye Berger, İstanbul Büyükada’da 1974 yılında hayatını kaybettiğinde tabutunun üzerine rengarenk eşarp örtüldüğü söyleniyor. Sıradanlığa hep karşı çıkmış Aliye Berger. Belki de o nedenle tabutunda tıpkı resimlerindeki gibi bir renk cümbüşü seçildi. Şu ifadeleri kullanmış hayatı için: “Aşkla yaşadım. Ölümler bile öldüremedi bendeki aşkı. Coşkuyla, aşkla ve sevgiyle yarattım ne yarattımsa!” Aliye Berger çok kişiye çılgınca gelecek işlere de imza atmış. Mesela kaldığı evde yangın çıkınca herkes canhıraş yangını söndürmeye çalışırklen o kağıdı kalemi eline almış başlamış çizmeye... Bir kez de hasta yatağında pencereden gördüğü İstanbul boğazının gravürünü yapmış.. Çok aşık olmuş Charles Berger’e sonra evlenmişler, evlendikten altı ay sonra da kaybetmiş eşini. O aşkla resim yapmaya başlamış... Aslında resme ilgisi hep varmış. Şakir Paşa konağında gözlerden uzak nü resimler dikkatini çekermiş küçükken... Ancak eşi ölünce başlamış resme iyiki de başlamış.

FRIDA KAHLO

6 Temmuz 1907 yılında Mexico City’nin güneyindeki Coyoacan’da dünyaya geldi. Küçükken geçirdiği bir kazadan ötürü felç kaldı. Ulusal Hazırlık Okuluna kaydolan Kahlo okul hayatında bir çok kültürel ve politik faaliyetlerde bulundu. Geçnçliğinde yaşadığı bir trafik kazası tüm hayatını değiştirdi. Yaptığı resimler sınırları aştı ve dünyaca ün kazandı.Yaşadığı aşklar da Kahlo’nun hayatında önemli yere sahip. Diego Rivera ne yaparsa yapsın ondan vazgeçmedi Kahlo. Bir evlilik gerçekleştirdi ve o evliliği resmetti. Kalo’nun sergilenen ilk tablosu da bu oldu. Frida hayatı boyunca yaşadığı acıları resmetti. Kahlo’ya sürrealist diyorlar ancak Kahlo hep ‘acılarının gerçekliği’ni yansıttığını söyledi.

MİHRİ MÜŞFİK

Mihri Müşfik 1886 yılında doğdu. Ünlü kişilerin portrelerini yapan ressam olarak tanınan Müşfik’in bir de Atatürk resmi var. Yaptığı bir resmi Sultan II. Abdülhamit’e takdim edince saray ressamı Zonaro’nın öğrencisi oldu. Böylece Türkiye’de çağdaş resim çalışmalarını başlatan ilk kadın ressam unvanını aldı. Portrelerinde kübizmin ve ekspresyonizmin etkisi görüldü. Sadece portre değil çeşitli şairlerin şiirlerini de hayal dünyasına göre resmetti. 1914’te kadınlara özel eğitim veren resim ve heykel bölümü açıldı. Okulda öğrencilerine nü model çizdirebilmek için de kıyasıya mücadele etti.  1954 yılında yoksulluk içinde hayatını kaybettiği söyleniyor.

ÖNCEKİ HABER

Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde yangın çıktı

SONRAKİ HABER

Muhammed Ali ve Kara Panter Partisi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...