25 Ocak 2016 00:55

İşçiler ilk ‘zamlı’ ücreti bekliyor

Paylaş

Neslihan KARYEMEZ
Hilal YAĞIZ
İstanbul

Küçükçekmece’ye bağlı İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’nde ve Bağcılar’a bağlı Güneşli’de bulunan fabrikalardaki işçilerleyiz. İşçilerin nerdeyse tamamı asgari geçim indiriminin (AGİ), asgari ücretin içinde olmasının hayal kırıklığını yaşıyor. Oradan oraya ekleme çıkarma hesaplarıyla cebelleşen ve tahmin yürütmeye çalışan işçi, içinde bulunduğu tabloyu ilk ‘zamlı’ maaşla göreceğini söylüyor.

‘BİR ŞEY BİLMİYORUZ’

İşçi havzalarında öğle araları, çay molaları, iş çıkışları... Her yerde asgari ücret zammı konuşuluyor. Güneşli bölgesinde bulunan Fethi Tekstil ve Alara Tekstil fabrikalarında çalışan işçiler “Şu an hiçbir şey bilmiyoruz. Gelecek ay yatacak” diyor. Alara Tekstil’de çalışan iki kadın işçi, ortalama 1400 lira aldıklarını, yaptıkları hesaplara göre gelecek ay 1500 lira alacaklarını düşünüyorlar. Tabi evdeki hesap çarşıya uymayabilir: “Maaşlarımızın yatacağı günü bekliyoruz.”

‘HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADIM’

Bir erkek işçi, “2 çocuk var. çalışıyorum ama yetmiyor. Zamlarla nasıl olacak göreceğiz” diyor. “Zor tabii, doğalgaz faturasının bile ancak bir kısmını öderiz” diyen işçi şöyle devam ediyor: “Ama ben şimdi hayal kırıklığına uğradım, çünkü bu zammın AGİ dışında olduğunu düşünüyordum. İçinde olmasaydı iyiydi.”
Aynı işçi kıdem tazminatının fona devredilmesi tartışmalarına dair de şunları söylüyor: “Ben 10 yıldır burada çalışıyorum. Benim kıdemimi vermeseler 65 yaşında emekliliği bekleyeceğim. Kaldırılması saçma olur” diyor. İşçiler için öyle bir belirsizlik hakim ki, “Aslında hiçbir şey bilmiyorum. Sizce ne olacak?” şeklindeki sorular bize yöneliyor.

KIDEM TAZMİNATINDA ‘GÜVENCE’ YANILGISI 

İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’nde ise ayakkabıcılar sitesinde bir depo işçisi ile görüşüyoruz. Kendisi ülke şartlarına göre ancak bu kadar zam yapılabildiğini söylüyor. Bulunduğu yerde 3 yıldır çalıştığını ifade eden depo işçisi, kendisinin emekli olacağını belirtiyor. Kıdem tazminatının fona devredileceğini sorduğumuzda ise “Kaldırılmıyor, devlet güvencesine geçiyor. Yani işverene geçmeden devlet artık kıdemi verecek diye biliyorum. Bildiğimiz kadarı bu. Ben bunun daha yararlı olduğunu düşünüyorum” şeklinde cevam veriyor.

Kıdem tazminatının kaldırılması ihtimalini ise “Verilmiş hakkı geri alamaz. Bu yıllardır böyle” şeklinde yanıtlıyor.

‘DEVLET PARAMI İÇ EDECEK’

Diğer taraftan “Bu Hükümetten her şey beklenir” yorumları da geliyor. İMSAN sanayi sitesinde bir öğle arasında asgari ücret hesaplamasına girişmiş birkaç işçinin görüşü de bu yönde. “Devlet her şeyi yapar” yorumunun yapıldığı ayakkabı işçilerinin bulunduğu masadaki sohbete dahil oluyoruz. Birisi, “8 yıldır çalışıyorum. Devlet bu benim paramı alacak, iç edecek” diyor. Diğeri ise, “Devlet her şeyi yapar. İster işverende olsun, ister devlette. Hiçbir şey fark etmez. İşçiyi düşünen yok” diyor. 

‘YAPTIKLARI GÖZ BOYAMA’

Hükümet için, “Göz boyamış artık. Verdiğini alıyor. Bizi de kandırıyor” yorumu yapan işçilerden biri diğer arkadaşını gösteriyor: “Bu arkadaş 5 yıldır 950 liraya çalışıyor. Çocukları var. Mecburen ek iş yapıyor. Ne olacak ki?” Aynı işçi şöyle devam ediyor: “Birlik beraberlik olmadan birşey olmaz.”

‘DEĞİŞEN PEK DE BİR ŞEY YOK’

Trikoda çalışan bir kadın işçiyle buluşuyoruz. O da “Bence 1300 lira gösterip asgari ücreti işçiden kesecekler” yorumunu yapıyor. “Zaten 1400 olması gereken maaş, 1300 oldu. düşürdüler bence. Değişen de pek bir şey yok. Zamlarla pek bir şey kalmadı geriye” diyor. Kendi işyerinde maaşların yüksek olduğunu da ekliyor ve kendilerinin bir zam beklentisinin olmadığını söylüyor. Buna rağmen yine de kendisi de diğer işçiler gibi maaşların yatacağı günü bekliyor. 

‘VATANDAŞLA DALGA GEÇİYORLAR’

Ayakkabıcılar sitesinin çıkışında bloğun güvenliğini sağlayan iki görevli ile de konuşuyoruz. “61 yaşındayım ben kızım. Emekli maaşım bana yetse niye burada bu sandalyelerin üzerinde oturayım. Kendimi bildim bileli çalışıyorum. Benim gidip bugün torunlarımı sevmem lazım. Ama yetmiyor” diye başlıyor anlatmaya...  Asgari ücret ile ilgili de “Milletle, gözlerinin içine baka baka dalga geçiyorlar” diyor ve ekliyor: “Hükümet patron demek.” 

ÖNCEKİ HABER

2015 yılında en az 1730 işçi yaşamını yitirdi: İş cinayetlerinin tamamı önlenebilir

SONRAKİ HABER

İngiltere’de imza toplayan öğretim görevlileri: Akademisyenlere saldırıyı kendimize yapılmış sayıyoruz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...