16 Temmuz 2005 21:00

Kan pazarı

ABD işgali nedeniyle işsizlik oranın yüzde 33'e fırladığı Irak'taki yoksul halkın hayatta kalabilmek için denemediği yol kalmadı. Ailelerine para götürebilmek için organlarını dahi satan Iraklılar, kanlarını da satıyor. Iraklıların yoğun bir şekilde kan vermelerinin hem kendileri hem de ihtiyaç sahipleri için tehlikeli olduğunu vurgulayan Bağdat Ulusal Kan Merkezi (INCBD) doktorları, yoğun kan satışı nedeniyle zaten oldukça yaygın olan salgın hastalıkların daha da yayılabileceği konusuda uyardılar. ABD bombardımanlarında yaralananlar nedeniyle ülkedeki kan ve donör ihtiyacının çok fazla olduğunu belirten doktorlar, hastaların acil kan ihtiyacı içerisinde oldukları için yeterli testlere tabi tutulmamış kanı almak zorunda kaldıklarını da dile getirdiler.

Poşeti 15-20 dolar Kan satanların büyük bir kısmının işsiz ve yoksul Iraklılar olduğunu ifade eden doktorlar, kan pazarının bu insanlar için son alternatif olduğunu kaydettiler.

İşgalin ardından işsizlik oranının yüzde 33'e çıktığı Irak'ta, kan merkezleri "bağış" usulü ile çalışıyor. Ancak kan ihtiyacının fazla olması yoksul Iraklıların kanlarını para karşılığında satmasına neden oluyor. Donörler, her bir kan poşeti karşılığında 15-20 dolar arasında para alıyorlar. Kan örneklerine yeterli test yapılmaması, salgın hastalık tehlikesi yaratıyor. Ayrıca donörlerin neredeyse her hafta kan vermeleri de kendileri için büyük bir tehlike. Her insanın kan verme uygunluğu olmadığı konusuna işaret eden uzmanlar, kan veren kişinin en az 4-6 ay dinlenmesi gerektiğini, ancak bu süreden sonra tekrar kan verebileceğini söylüyorlar.

Hepatit C tehlikesi Bağış olarak gelen bazı kan örneklerinde Hepatit C virüsü bulduklarını ifade eden INCBD başhekimi Dr. Haydar Şamari, kan satışlarının salgın hastalıklara davetiye çıkarttığı konusunda uyardı. Şamari, "Hepatit C birçok kan örneğinde karşımıza çıktı. Fakat neyse ki şu ana değin HIV virüsü ile karşılaşmadık. Ancak oldukça tehlikeli bir hastalık olan Hepatit C'yi taşıyan kan poşetleri, her gün elden ele dolaşıyor" dedi. Kan örneklerine yeterli test uygulanamadığını dile getiren Şamari, bazı acil durumlarda kan poşetlerinin birkaç kez üst üste kullanıldığını ekledi.

'Her hafta buradayım' Kan merkezi önündeki kuyrukta tam bir haftadır beklediğini ifade eden Nazır Ammar parasızlığı ve kan pazarını, "Kanımı satmak için her hafta geliyorum. Alıcı bulmak kolay oluyor. Çünkü yakınları için endişe eden aileler, satın aldıkları kanın kime ait olduğunu bile sormuyorlar. Ama yine de daha fazla para kazanmam gerek. Bu yüzden bir dahaki sefere 15 yaşındaki kardeşimi de getireceğim" diye özetliyor.

Evrensel'i Takip Et