Halil İmrek, saldırı anını yazdı: Bilinçli olarak toplantı saatimize denk getirildi

Halil İMREK*

HDP’nin dün Adana mitingi vardı. Mitinge HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ dahil yaklaşık 60 bin kişi katılmıştı. Bu sabah 08.30’da Cemal Gürsel Caddesinde bulunan HDP Adana il binasında seçim koordinasyon toplantısına girdik. HDP il binası 3. katta, ikinci katta ise Seyhan ilçe binası var. 

Miting değerlendirmesi ve günü planladıktan sonra toplantıyı 09.45’de sonlandırdık. Kimi yönetici il binasında ayak üzeri sohbet ederken kimi mutfaktan çay almaya yöneldi kimi ise bir alt kata inmeye başladı. HDP Milletvekili adayı avukat Tugay Bek ile hemen aşağı inmek yerine 3. katın mutfağından çay aldık. 

İşte o an 09.50 sularında büyük bir patlama duyduk. Patlama ile birlikte çığlıklar, bağrışmalar yükseldi. HDP çalışanı kadın arkadaşın çığlığı bomba patlamasından sonra epey süre devam etti. Hepimizde bir şaşkınlık vardı, panik içindeydik, ne oldu telaşıyla sağa sola bakıyor ve patlamayı anlamaya çalışıyorduk. Aşağı kata indiğimizde kan izleri vardı. HDP Seyhan ilçe binası harabeye dönmüştü. Kimi arkadaşlar uyarı yaptı ‘içeri girmeyin’ diye. Kimi ‘1. Kattaki pastanenin tüpü patlamıştır’ dedi. Ancak ağır bir gaz kokusu vardı. Kimyasal kokusu veya hardal gazı gibi. Seyhan ilçe binasının başkanlık odasının duvarı âdeta çökmüştü. Eğer toplantıyı 3. kat yerine 2. katta yapsaydık ya da hepimiz beş dakika önce aşağı inmiş olsaydık birçok yaralı ve ölümler yaşanacaktı. Hepimiz şans eseri kurtulduk. Yüksek tesirli bombanın ses bombası mı başka bir bomba mı olduğunu bilemiyoruz. Ancak bir paket olarak geldiği kesin görünüyor. Muhtemeldir ki saat ayarlı. Patlatılma anı da düşünüldüğünde birilerinin öldürülmesinin planlandığı görülüyor. Patlama bilinçli şekilde toplandığımız saate denk getirilmişti. Mersin’de de aynı saatte patlama olması, olayın tek merkezden planlandığını göstermektedir. 

Patlama sonucu 6, 7 yaralı vardı. Seyhan İlçe Eş Başkanı Hüseyin Beyaz’ın karnına cam parçası isabet etmişti. Diğer eş başkan Suzan Kılıç da yaralıydı. İbrahim Yakut ve Sabahattin Pişkinbaş da ağır denilecek 4 yaralı arasındaydı. Diğer yaralılar hafif ve ayakta tedavisi olan yaralılardı. 

İkinci bir saldırı olasılığına karşı komple binayı boşalttık. Polisler, ambulans, itfaiye aracı geldi. Patlamayı duyan HDP üyeleri binanın önünü doldurdu. Polisler binanın etrafını kordonla çevirdiler. Aşağı indiğimizde patlamanın büyüklüğünü daha iyi anladık. HDP il ve İlçe binalarının ön tarafları uçmuş, 12 metre kadar uzaklıktaki karşı binaların da camları kırılmıştı.

Toplanan kitle sürekli “HDP’ye uzanan eller kırılır”, “baskılar bizi yıldıramaz” “Adana faşizme mezar olacak” sloganları atıyordu. HDP milletvekili adayları Rıdvan Turan ve Meral Danış Beştaş sürekli halka sakin olmaları çağrısında bulunuyordu. 

Saldırının tesadüf olmadığı, planlı bir saldırı ile karşı karşıya olduğumuz kesin. Kuşkusuz burada en başta AKP hükümetinin Cumhurbaşkanının sorumluluğu var. Bu saldırı da göstermiştir ki AKP savaşa, çatışmaya zorluyor. Uzun bir süredir HDP'liler hükümet ve cumhurbaşkanı tarafından hedef gösteriliyor ve değişik saldırılar yaşanıyor. Bu tip saldırılarda eğer devleti yönetenler sorumluların yakalanıp yargı önüne çıkarılmasını sağlamıyorsa kendilerinin sorumlu olduğu veya planlayan durumuna düştüğüne işarettir. Adana’da öldürülen gazeteci Kadir Bağdu’nun faillerinin yakalanmamış olması bu saldırıya davetiye çıkarmıştır. Son saldırılarla birlikte AKP hükümeti, gırtlağına kadar yolsuzluk ve şiddete batmıştır. Ancak unutulmamalıdır bataklıkta ne kadar çırpınırsan o kadar batarsın.

*Emek Partisi GYK Üyesi