26 Aralık 2014 09:39

Maltepe dayanışmayla güzel

İşçilerin direnişi sırasında konusu insan hakları olan bir sempozyum düzenlenmiş okulda. Onlar da sempozyuma gidip işçilerin direnişini anlatmış, ‘İşçi Düşmanı Rektör İstemiyoruz’ pankartıyla birlikte... Salondan da bayağı destek gelmiş anlattıklarına göre

Paylaş

Can KAYLAN
İstanbul

Geçtiğimiz salı günü Maltepe Liseli Dayanışması ve Maltepe Üniversitesi Dayanışması olarak sendikalı oldukları için işten atılan ve hastane önünde direniş çadırı kuran (onların deyimiyle direniş sarayı) Maltepe Üniversitesi Hastanesi işçilerini ziyaret ettik. Maltepeli öğrenciler olarak işçilerin yanlarında olduğumuzu dile getirdik. Ziyaretin ardından işçileri ziyarete gelen bazı arkadaşlarla görüşme fırsatımız oldu. İşçiler için yapılan destek yürüyüşü, Maltepe Liseli Dayanışması ve Maltepe Üniversitesi Dayanışması konuştuklarımız arasındaydı. Şimdi lafı fazla uzatmadan ‘ziyaretçiler’ ne demiş onları aktaralım.

Direniş sarayının hemen yanında bir bankta bir araya geliyoruz üniversiteli arkadaşlarımızla. Kobanê eylemleriyle birlikte kurulmuş üniversite dayanışması. Bir avuç duyarlı, ses çıkarmak isteyen genç olarak öğrencilerle konuşmaya başlamışlar ve ilk toplantılarını da bu arada almışlar. Okullarında bir serbest kürsü var, seslerini duyurabilmek için bu kürsüyü kullanıyorlar. Dayanışma 25 Kasım’da basın açıklaması yapmış. İki tane kulüp açmış ve burada okuma grupları, çeşitli sosyal, kültürel aktiviteler örgütlemeye başlamışlar.

İŞÇİ DÜŞMANI REKTÖR İSTEMİYORUZ

İlk Kobanê eyleminin ardından rektör bir arkadaşı odasına çağırıp okulda böyle bir oluşum istemediğini söylemiş. Onlara göre rektörlük, sadece para verip evlerine dönmelerini istiyor. Bundan sonra da çalışmalarını sürdüreceklerini söylüyorlar. Hatta ‘çay partisi’ yapmayı planlıyorlar.
Sonra konu atılan işçilere geliyor. İşçilerin direnişi sırasında konusu insan 
hakları olan bir sempozyum düzenlenmiş okulda. Onlar da sempozyuma gidip işçilerin direnişini anlatmış, ‘İşçi Düşmanı Rektör İstemiyoruz’ pankartıyla birlikte... Salondan da bayağı destek gelmiş anlattıklarına göre.

Üniversitelerinin bilim yuvasından ziyade ticarethane olduğunu düşünüyorlar. 
Üniversitenin sloganı “Düşüncede özgür, eğitimde çağdaş, bilimde evrensel”. Onlar henüz bu niteliklerin hiçbirini görememişler. 

“Gazetecilik ‘gibi’ bir şey okuyorum, ne olduğunu ben de anlayamadım tam olarak.” diye ekliyor gülerek. İleride kendilerinin de bu tür sıkıntılar çekeceklerini, işçilerin aslında kendileri için de mücadele ettiğini ve işçilerle kaderlerinin ortak olduğunu vurguluyorlar. ‘Bu daha başlangıç’ oluyor yanlarından ayrılmadan hemen önceki sözleri arkadaşlarımızın.

TÜM MALTEPE’YE MAL OLMALI

Başka bir gün, bu kez Maltepe Liseli Dayanışmasından arkadaşlar var yanımızda. Yürüyüş hakkındaki izlenimlerini alarak başlıyoruz onlarla sohbete. Elif Halit Armay Lisesi’nden İşçilerin mücadelesini desteklemek hepimiz için bir görev ona göre çünkü haklı bir mücadele. “Bu direnişi sadece öğrencilerin değil tüm bir Maltepe’nin mücadelesi haline getirmek gerekiyor.” diyor net bir şekilde. Diğer arkadaşların sözleri de onu onaylar nitelikte. Yağmur meslek liseli öğrencisi ve staj görüyor. Maltepe Kız Meslek Lisesi’nde okuyor ve bir hayli rahatsız ‘staj’dan. Düşük ücrete kötü koşullarda çalışıyor o da, işçilere ne kadar benzediğini hatırlatıyor. “Bu yüzden bizim birlikte mücadele etmemiz çok önemli. Liseli Dayanışması da bizim mücadele aracımız işte.” 
oluyor son sözleri.

Söz dönüp dolaşıp eğitim şurasına geliyor. Hemen eğitim şurasının tanımını koyuyor Dilan; “Milli Eğitim Şurası, eğitim ve bilimden başka her şeyin konuşulduğu, bizleri hapishanelerde okutmaya niyetli dandik bir toplantı.” Bu sözle bitiriyoruz biz de sohbetimizi...

ÖNCEKİ HABER

Irkçılığın ‘Sözcü’sü

SONRAKİ HABER

Bilimsel eğitim Kaf dağının ardında

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...