02 Nisan 2019 20:23

'Reform dönemi' dedikleri 'karşı reform dönemi'dir!

'Reform dönemi' dedikleri 'karşı reform dönemi'dir!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve TÜSİAD, seçim sonrasındaki ilk açıklamalarında, önümüzdeki dönemi “reform dönemi” olarak ilan ettiler.

“Reform”, sözcüğün sözlüklerdeki karşılığı “iyileştirme”dir. Yani bir konuda işlerin, “eskisine göre daha iyi gitmesi için yapılan az çok köklü düzenlemelere” reform denir.

Ancak genel olarak burjuva hükümetler, ama özel olarak da 17 yıllık iktidarı boyunca Erdoğan-AKP hükümetleri, “reform” dendiğinde hep, mevcut sistemi daha geriye götürmeyi, halkın kazanılmış haklarını tasfiye etmeyi, dolayısıyla “reform” adı altında “karşı reform” yapmayı başlıca amaç edinmiştir. Nitekim AKP hükümetlerinin sıkça ve her icraatlarını “reform” diye açıkladıkları dönemde (2007-2015 yıllarında), gazetemizde “Eyvah yine reform dediler” diyen manşetleri okuyucularımız hatırlayacaklardır.

“Adalet reformu” derken, giderek yargının önce FETÖ’nün, sonra da AKP’nin yargısı haline getirilmesine tanık olduk. Ya da “eğitim reformu” dene dene; çocukların tarikatların kucağına itilirken, gençlerin bir yandan sermayenin ucuz iş gücü yapılması öte yandan da “dindar ve kindar nesiller yetiştirme” amaçlı eğitimin kıskacına alındığını artık herkes açıkça görüyor.

Cumhurbaşkanı ağır yara aldığı yerel seçim yenilgisinin ardından taraftarlarını rahatlatmak, ama daha çok da arkasındaki sermaye güçlerinde bir dağınıklığa yol açmamak için önümüzdeki dönemi, “her alanda reformlar yapılacak dört buçuk yıllık icraat dönemi” olarak ilan etti. TÜSİAD da seçim sonrası ilk açıklamasında, direktifini “Şimdi reform zamanı” diyerek verdi!

Bu açıklamalar elbette ki AKP iktidarını ve onun “reform” derken neyi kast ettiğini bilinler için “Eyvah yine reform dediler”in akla getireceği her şeyi getirmiştir!

Nitekim Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak da ekonomideki her dalgalanma karşısında ”yapısal reformlar” yapacaklarını söylerken, “Seçimden sonra hemen gündeme getirilecek ‘kapsamlı ve verginin tabana yayıldığı’ bir vergi reformu için çalışıyoruz” diyordu.

Bu gelişmeler ışığında bakıldığında;

- “Reformların” ilkinin bir “vergi reformu”

- Hemen arkasında da “kıdem tazminatı reformu”

- Ve kamu emekçilerinin “iş güvencesinin” ortadan kaldırılacağı bir “kamuda çalışma reform”u için gerekli,

- İşçiler ve kamu emekçileri için “esnek çalışma”nın yasalarla zorunlu hale getirilmesiyle ilgili “karşı reformlar” olacağını şimdiden söyleyebiliriz.

Erdoğan Hükümetinin, seçimi çizdiği “rüştünü” ispat etmek için bu konularda daha agresif davranacağını, “karşı reformlar” konusunda daha kararlı, düne göre sermayeye daha çok imkan tanımada daha pervasız davranacağı bir döneme gireceğini söylemek yanlış olmaz.

Öte yandan bugüne kadarki uygulamalarıyla krizin yükünü işçiye, halka yıkmayı başlıca amaç edinen Erdoğan Hükümetinin seçim baskısının üstünden kalkmasından sonra alacağı emek düşmanı kararlarda daha bir tereddütsüz davranacağını, bu amaçla emek mücadelesine, grevlere, direnişlere karşı, elindeki her imkanı kullanacağını da söylemek burada yanlış olmaz.

Gerek metal TİS’leri gerekse kamudaki işçi ve kamu emekçisi TİS’lerinde hükümetin işçi taleplerinin asgaride tutulması için patronların yanında olacağını da bilmek gerekiyor.

Elbette ki burada konfederasyonların ve sendikaların, “kıdem tazminatı”, “iş güvencesi”, “esnek çalışma” gibi sınıfın en temel kazanılmış hakları yanında, TİS’lerde işçi ve kamu emekçisi kitlesini arkasına alıp, kendi aralarında birlikler oluşturarak patronların ve hükümetin karşısına çıkması belirleyici olacaktır. Ki, bu konuda ileri işçiler ve kamu emekçileri ile mücadeleci sendikacıların önemli roller düştüğünü gazetemizin okurları bilmektedir.

Toplam açısında bakıldığında TÜSİAD’ın ve Hükümetin “reform dönemi”, işçiler ve emekçiler için, kazanılmış önemli haklarının gasbedilmek istendiği bir ”karşı reform” dönemidir. Bu yüzden de sert mücadelelerin göze alınması gereken bir dönemdir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...