09 Temmuz 2017 00:15

Transfer sezonu: 'Uçaklar inip kalkıyor'

Transfer sezonu: 'Uçaklar inip kalkıyor'

Fotoğraf: Envato

Paylaş

“Uçaklar inip, uçaklar kalkıyor.” Transfer harekatındaki başkanlar, yöneticiler bu tabiri pek sevdi.

“Biz büyük kulübüz, bizde transfer hiç bitmez” derlerdi. Hakikaten de öyle.

Hal böyleyken spor medyasına da tatil yok. Hatta lig sezonundan daha aktif olduklarını iddia etmek mümkün. Televizyona son baktığımda hayatımızı gasbeden “SON DAKİKA”lar, “VER KIRMIZIYI” naralarıyla ASpor’da yankılanıyordu.

“Transfer sezonu ilüzyonu”, medya, yönetici, taraftar psikolojisi üzerine ayrı bir yazı şart ama ben uzatmayacağım. Yoğun istek üzerine ‘Üç büyükler’in şu ana kadarki transferlerini değerlendirelim.

BEŞİKTAŞ

Siyah beyazlıların önceliği stoperdi. Pepe, tecrübesi ve stoper melekeleriyle Beşiktaş’ın sahip olduğu seçenekler arasında en öne çıkanıydı. Bu bakımdan Marcelo(Takımda kalırsa) ile iyi bir ikili olmaları, bunun da ötesinde önlerindeki Atiba ile geçit vermeyen bir merkez oluşturmaları muhtemel. Pepe-Marcelo tandeminin handikabı sürat olacak. Bu, oyunu önde oynamayı seven Şenol Güneş’in öğrencileri için özellikle Şampiyonlar Ligi’nin zorlu safhalarında baş ağrıtacak. Ancak Pepe’nin yapacağı genel katkının bu olumsuzlukları giderecek seviyede(lig şampiyonluğu mesela) olduğunu düşünmek makul.

Pepe’ye dair maliyet, yaş, mizaç, oyun karakteri gibi hususlarda var olan soru işaretleri herkesin malumu. Uzun uzun değinmeyeceğim ama bahsetmemek de olmaz…

Pepe pahalı, 34 yaşındaki Pepe’den alınabilecek katkı önümüzdeki sezon maliyetini karşılamayacaktır. Ancak belli ki bu göze alınmış. 
Pepe gaddar, bilmem kaç yıldır kırmızı kart görmüyor evet. Ama büyük takımda, hem de Real Madrid’de oynamanın bunda rol oynamadığını iddia etmek mümkün mü? Unutmayalım, Melo da Galatasaray’da uzun süre kırmızı kart görmedi. Ama kimse “hakem hoşgörüsü”ne dayanan bu istatistiğe bakarak onu melek ilan etmedi. Pepe’nin sert tanımını aşan oyun karakteri önümüzdeki sezon tepki çekmekle birlikte Beşiktaş’ın savunma hattını çoğu zaman güçlendiren bir unsur olacaktır.

Bunların haricinde Beşiktaş’ın golcü sorununu nasıl çözeceği merak konusu. Aboubakar kalırsa sorun yok. Aboubakar gider de Gignac gelirse 20+ gol kaydedeceği kesin ki bu da epey iş görür.

FENERBAHÇE

En etkili transferin Aykut Kocaman olduğunu söylemek mümkün. Aykut Kocaman futbolu, pek çok taraftarı ve tarafsız futbolseveri pek heyecanlandırmasa da sonuç alma konusunda başarısını kanıtlamış bir futbol.

Saha içi transferlere gelince… Mathieu Valbuena, Fenerbahçe’ye ön alanda çokça ihtiyaç duyduğu liderliği sağlayacak bir isim. Kuyt benzetmeleri, oyun tarzı bakımından olmasa da bu konuda isabetli. Mehmet Ekici, herkesi fazlasıyla heyecanlandıran bir transfer. Bense Ekici’nin Trabzonspor kariyerinin bu açıdan yeterince veri sunduğunu düşünmüyorum. Bence Ekici, 10 numara için yeterince mahir, 8 numara içinse yeterince mücadeleci değil. Nabil Dirar, sağ önde düşünülüyorsa Jeremain Lens’e göre daha az heyecan verici bir tercih olacağı kesin ve bu Fenerbahçe taraftarını keser mi? Sanmıyorum. Kısacası an itibariyle Valbuena’nın yanındaki ikili Fenerbahçe için yeterli değil. Bunlarla birlikte sarı lacivertlilerin mutlaka bir golcü transferine ihtiyacı var. Sol bek ve oyunun her iki yönünü oynayan bir orta saha oyuncusu da şampiyonluk yolunda atılması gereken diğer adımlar.

GALATASARAY

‘Üç büyükler’ arasındaki en karışık takım olan Galatasaray, bir sezona daha güven vermeyen bir yönetim ve teknik direktörle başlıyor. 2 sezondur olduğu gibi devre arasında tüm suçun teknik direktöre yıkıldığı bir senaryoyla karşılaşmamız olası. Şu ana kadar yüksek maliyetli transferler kadar Wesley Sneijder draması da sezon öncesine damgasını vurdu. Anlayabildiğimiz kadarıyla Tudor ve yönetim Sneijder’i istemiyor. Sneijder de devre arasında ABD’ye transfer olmanın peşinde. Taraflar karşılıklı kozlarını oynadı. Büyük ihtimalle Sneijder bonservisini alıp serbest kalacak. Galatasaray’ın sözleşmesinin bitimine 1 sezon kalan Younes Belhanda’ya ödediği 8 milyon avro bonservis ve yüklü maaş sebebiyle pişman olup olmayacağını hep beraber göreceğiz. Bafetimbi Gomis ve Maicon, gayet iyi ancak tuzlu transferler. Sorun şu ki Galatasaray’ın böyle daha çok transfere ihtiyacı var. Sağ açık için düşünülen Sofiane Feghouli de böyle bir isim. Ancak sarı kırmızılıların şampiyonluk için halen çok iyi bir sol beke ve mücadeleci bir orta saha oyuncusuna ihtiyaç duyduğunu unutmayalım. Galatasaray, başka şartlar ve başka bir liderlik altında olumlu sonuç verebilecek bir altüst oluş içerisinde. Ancak Dursun Özbek-Igor Tudor hattı, tüm bu yüklü değişimin altında kalacak gibi.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa