12 Nisan 2017 00:53

Dindarlar, meselenin din olmadığının farkında mı?

Dindarlar, meselenin din olmadığının farkında mı?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa ülkeleri ile yaşanan yapmaca kriz sonrasında aslında referandumda etkili biçimde kullanabileceği bir trend yakalamıştı. Bu krizi kullandı da.

Eğer kimyasal silah kullanımını gerekçe eden ABD’nin Suriye’nin Şayrat Hava Üssüne düzenlediği saldırı olmasaydı, belki Erdoğan’ın gerçek niyetini o kadar rahat anlatamayacak, hatta anlattığımızda İslam düşmanı ilan edilip ‘Haçlı Ordusunun’ neferlerine dönüşmekten kurtulamayacaktık.

Ama Allah işte, söyletiyor, söyletince de asıl niyet hemencecik deşifre oluyor.

Nasıl mı?

Son haftadaki iki söylemine bakalım, Erdoğan’ın...

İlk alıntıladığım sözleri Başbakanla birlikte Ankara’da katıldığı ‘toplu açılış töreninde’ sarf etti: “Gittiler, Vatikan’da tüm AB üyesi ülkelerin liderleri kuzu kuzu orada oturdular ve Papa’yı dinlediler. AB’ye, Türkiye’yi 54 yıldır niye almıyorlar anladınız mı? Olay, tamamıyla açık ve net söylüyorum; haçlı ittifakıdır. 16 Nisan, aynı zamanda bu kararı değerlendirme günü olacaktır. 14 senedir bunlarla masaya oturduk, konuştuk. Yalan üstüne yalan söylediler ve hâlâ yalan söylemeye devam ediyorlar.”

Avrupa’ya Nazi demişti, faşist demişti, son olarak ‘Haçlı İttifakı’ demeye başladı. Çünkü her Avrupa’ya vurdukça Avrupa’da olmasa bile Türkiye’de işe yarıyordu. İnsanlar ciddi ciddi, Erdoğan başkan olmazsa Avrupa’nın Türkiye’yi işgal edip Hristiyanlaştıracağına inanıyorlardı. Bunun için de Erdoğan’a daha sıkı sarılıyorlardı.

Peki, ABD’nin Şayrat Hava Üssüne Tomahawk füzeleri atmasından sonra ne dedi? Ona da bakalım: “Atılan adım gecikmiş bir adımdır. Bu adımı ben takdirle karşıladım. Ama bana göre yetmez. Buna daha ne kadar tahammül edilecek?”

Eğer birileri Erdoğan’a “Amerikalılar Hristiyan değil, Müslümanlığı kabul etmişler” deyip onu ikna etmemişlerse, hatırlatmakta yarar var. O Tomahawkları Suriye’ye gönderenler Hıristiyan, yani haçlıların torunları; o bombaların üzerine yağdığı insanlar da Müslüman, yani Erdoğan’ın dindaşları!..

Erdoğan bununla da kalmadı, bir de ‘en iyi dostu’ Putin’e çağrıda bulundu, temennisini söyledi: “Bu iş temenni ederiz ki, Amerika’nın şu anda yaptığıyla kalmasın. Rusya da bu işin içine girsin. Hâlâ Esed’i savunma durumunda kalmasın. Son açıklamasında Esed’e sınırsız desteğimiz olmayacak dedi.”

Herhalde Putin de Müslüman olmuş, haberimiz yok.

Neyse, işin ironik yanına bakmaya gerek yok ancak Erdoğan’ın Türkiyeli seçmenleri ikna için işi din savaşına getirme niyetinden, Türkiyeli Müslümanlara yutturmaya çalıştığı antiemperyalist “özünden” hemencecik çark edip yeniden Hıristiyan dünyasının müttefiki olmaya soyunması, doğrusu sorgulanmaya değer. Erdoğan’ın İsrail, Amerika ve İngiltere ile yeniden aynı noktaya gelme fırsatına hemen atlaması ‘evet’ oyu kullanmayı düşünen seçmen tarafından nasıl karşılandı/karşılanacak, bunu da anlamakta yarar var.

Çok uzatmadan işin özüne bakalım.

İlki, ABD, İsrail ve İngiltere ile yeniden aynı safa geçme, Tomahawk saldırısına hemen dahil olup Suriye’de yeniden mevzi kazanma gayretkeşliğinin en önemli nedeni hiç kuşkusuz Kürtlerin önünü kesme niyetinden bağımsız değil.

İkincisi ise meselenin din olmadığının, dinin siyaseten kullanılan iyi bir argüman olduğunun bir kez daha açığa çıkmasıdır.

Erdoğan’ın, Türkiyeli Müslümanları Avrupa’dan geleceğini iddia ettiği haçlı seferleri ile korkutması aslında o korkudan iktidar üretmek ve iktidarını kalıcılaştırmak amacından uzak değil. Avrupa krizine güçlüce sarılıp sert söylemlerle ortamı gerginleştirmesi de bundan...

Son ABD saldırısıyla bu, daha somut açığa çıktı.

Başta dediğimiz gibi Allah söyletti ve niyet deşifre oldu.

Bir kez daha belirtip bitirelim.

Erdoğan için iktidar olmazsa olmazdır. Bu iktidarın sürmesi için referandumda ‘evet’e ihtiyaç var. Bu nedenle de her argümanı kullanmaktan, iktidarını kalıcılaştıracak aksiyonlara imza atmaktan çekinmiyor.

Kısacası bu yaşananların ne dinle, ne imanla ilgisi var.

Bunu anlaması gerekenler de en başta temiz dindar duygularıyla AKP’ye ve Cumhurbaşkanına inananlardır...

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...