18 Ocak 2017 00:51

Dünyada kağıtlar yeniden dağıtılırken...

Dünyada kağıtlar yeniden dağıtılırken...

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Dünya ekonomisinde çok ciddi hareketlerin yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. 2008 küresel kapitalist krizi sonrası oluşan yeni kapitalist iş bölümünde Çin, Almanya ve İngiltere ekonomik güçlerini artırmış, geç kapitalistleşen ülkeler (Türkiye, Endonezya, Güney Afrika, Brezilya gibi) tamamen finans-kapitalin oyun alanına dönüştürülmüş, ABD, Fransa, İtalya, İspanya gibi ülkelerin dünya ekonomisindeki ağırlıkları azalmıştır. Rusya -petrol fiyatlarındaki uzun süreli düşük seyir nedeniyle- 2008 krizini “fırsata” çevirememiş ve Japonya on yılı aşkın süredir boğuştuğu durgunluğu aşamamıştır. 

Rusya, ekonomik alandaki çıkmazını siyasal alandaki hamleleri ile aşmaya başlamış, ABD’nin 2008 sonrasını para musluğunu açarak atlattığı sürecin sonuna gelinmiş, Çin üretim cehennemine dönüşerek doğal kaynaklarını hızla eritmeye başlamış, İngiltere ekonomik güçlenmesine karşın AB içinde Almanya’nın hegemonyasını aşamamıştır.   

İşte tüm bu sıkışma ve eşitsiz gelişim süreci ister istemez kapitalist dünya ekonomisinde yeni bir takım rollerin oluşmasını zorunlu kaçınılmaz kılmıştır.

İlk olarak Çin’in 2015 yazında üretim biçimini değiştirme hedefini ilan etmesinin ardından, İngiltere’de de AB’den çıkış (Brexit) referandumunun olumlu sonuçlandığını gördük. Bu hamlelere Avrupa’daki irili ufaklı ülkelerde ırkçı ve şoven parti ve siyasal hareketlerin güçlenmesi eşlik etti. Nihayet ABD seçimlerinde Barnie Sanders’i hazmedemeyen Demokratlar, seçimi Trump’a hediye ettiler. Şimdi (20 Ocak itibarıyla) başkanlık koltuğuna oturacak Trump’ın ABD’de -tarihte görülmemiş biçimde- korumacılık uygulaması bekleniyor. İlk olarak 2008 krizi sonrası ABD ile AB arasında yürütülen ve AB için “can simidi” anlamına gelen Transatlantik Ticaret Anlaşması görüşmelerinin askıya alınması bekleniyor. Trump evvelsi günkü konuşmasında İngiltere’nin Brexit kararını överken, ikili ticaret anlaşması için de yeşil ışık yaktı. Yani yeni dönem dünya ekonomisinde bölgesel birlikler yerine ikili anlaşmaların belirleyici olacağını söyleyebiliriz. Batılı kapitalist dünyada ABD, Almanya’nın etkisini de kırarak tek liderliğe soyunmaktadır.

Diğer cephede de (doğulu kapitalist) hem Suriye savaşının tek kazananı (siyasal ve ekonomik olarak) olması nedeniyle hem de petrol ve doğal gaz hatları üzerindeki egemenliğiyle ayrı bir çekim merkezi olarak Rusya’nın yeni hamleler geliştirdiğini görüyoruz. Suriye, İran ve Türkiye ile oluşturduğu yeni siyasal zemin sayesinde “Akdeniz’e uzanmak” zorluğu tamamen aşılmış durumda. Çin ile Rusya arasında yakın dönemde ekonomik ve siyasal gerginliklerin patlak vereceğini de öngörebiliriz. Çin üzerinde oturduğu 5 trilyon dolar rezerv ile adeta bir saatli bomba gibi. Batıya arkasını dönse ilk eriyecek kendi ekonomik gücüdür. Ancak, Trump yönetiminin Çin’e uzak durması büyük tedirginlik yaratmaktadır. Sırf bu nedenle dün başlayan Dünya Ekonomik Forumu Davos Zirvesine Çin devlet başkanı düzeyinde katılıyor ve burada tüm kapitalist düzenlemeci kurumlarla da (Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü gibi) ilişkiler geliştirilmeye çalışılıyor. Yani Çin, hem çöken üretim yapısını toparlamak hem de Rusya’ya karşı elini güçlendirmek için batıya yaslanmak istiyor. 

Tüm bu denklem içerisinde Rusya istihbaratının Trump’ın seçim zaferinde oynadığı rol üzerine yaratılan spekülasyonlar konuyu iyice çetrefilli hale getiriyor. 

Neticede bir tarafta başını ABD’nin çektiği Batılı kapitalist dünya ile başını Rusya’nın çektiği Doğulu kapitalist dünya yeni iki kutba işaret ediyor. Milyarlarca emekçinin açlık sınırı altında yaşam sürmesine, yüz binlerce savaş mağdurunun yurdundan olmasına neden olan çoklu çatışma ortamı yeni dünya düzeninin olmazsa olmazıdır. Bu nedenle her bir ülkede “istikrar” sopası gösterilerek emekçi ve yoksul kesimler iktidarın ardında sıraya dizilmeye çalışılmakta, tek adam yönetimleri desteklenmekte, iktidar savaşları kızışmaktadır. Davos’un bu yılki temasının “Duyarlı ve Sorumlu Liderlik” olarak seçilmesi de bu duruma işaret etmektedir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...