Darbecilerden hesap sorulacak mı?

Bir grup askerin 15 Temmuz’daki başarısız darbe girişimi çok konuşulacak. Sonrasında ne yapılacağı da gündemden düşmeyecek. Elbet merak edilen soruların yanıtları da aranacak. Bunlar tamam da siyasal erk ve muhalefet, darbeler ve darbecilikle hesaplaşacak mı? Darbe sadece onu tezgahlayan bir grup darbeci üzerinden mi soruşturulacak? Darbeye yol açan etkenler, hükümetlerin darbelerdeki payları, muhalefetin sorun çözme yeteneğinden yoksun olmasının, hatta daha açık diyeyim çapsızlığının darbelerin gündemimize girmesindeki etkileri, tartışılması gereken diğer başlıklar değil mi?

En son darbeden başlayalım; 1980 darbesinden...
Aradan 36 yıl geçti, bu darbeyle hesaplaşılan tek şey hatırlıyor musunuz? 1982 Anayasası’nın geçici 15. maddesinin kaldırılıp Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya ile ilgili davaların açılmasına neden olan Anayasa Referandumu’nu hatırlatanlar olabilir. Her ikisi de hasta yatağında ölünceye kadar kim bunlardan ne hesap sorabildi? Bunamış iki ihtiyarla bir tiyatro sergilendi, o kadar. Darbenin sorumlusu sadece o ikisi miydi? Oysa askeri vesayeti geriletip sivil bir anayasa yapımı için yola çıktığını söyleyen AKP halka ne umutlar vermişti. Bu umutların hangi biri karşılığını buldu?

Ergenekon, Sarıkız, Balyoz bilmem ne davalarında da öyle olmadı mı? Onca şaşa ile yapılan yargılamalar, sadece hükümete yönelik suçlamalarla sınırlanmadı mı? Kimin ne suç işlediğine bakılmaksızın, özellikle de Kürdistan’da işlenen suçların tümünün gözardı edildiği bir kısmı kumpaslarla bezenmiş yargılamalar, Cemaat gazetelerinin hedef gösterdiği kişi ve kurumlar üzerinden yürütülmedi mi? Nihayetinde hükümet arayı Cemaatle bozup devreye 17-25 Aralık girince, hükümet bir anda Cemaat’i karşısına aldı ve başladı cezaevine koyduğu ordu mensupları ile uzlaşmaya. Bunların tümünü serbest bırakıp beraat ettirmekle kalmadı birilerine öyle tazminatlar verdi ki tazminat alanlar aile fertleri ile birlikte 50 yıl çalışsa o kadar parayı kazanamazlardı.
Hadi öncekileri saymayalım. Bu hükümet kendine veya kendi öncellerine yapılan post modern darbeleri, e-muhtıraları bile soruşturma, yargı malzemesi yapma gereği duymadı.

Şimdi taptaze bir darbemiz daha var. Evet bu darbe başarısız oldu. Hiç kuşku yok başarısız olduğu için de soruşturulacak, yargı konusu yapılacak. Tutuklamalar da başladı zaten. Peki, bu darbe girişiminin tüm şeffaflığı ile masaya yatırılacağına, sorumluların işledikleri tüm suçlardan yargılanacağına inanıyor muyuz? Örneğin son bir yılda Cizre, Sur, Şırnak, Gever operasyonlarını yürüten sorumlu askerlerin, komutanların darbecilikten tutuklanmalarına rağmen adı geçen kent ve kasabalardaki katliamlardan yargılanacaklarını görecek miyiz? Görmeyeceğiz! Kanaatim o ki ülkeyi yönetenlerin kendilerini her şeyin üstünde görmeleri, bir şekliyle önümüzdeki dönemde yapılacak yargılama komedisine de yansıyacak. Yani Ergenekon’da Kürdistan’daki faili meçhullerin sorumluları, JİTEM komutanları ne kadar yargılandılarsa bunlar da insanlığa karşı işledikleri suçlardan o kadar yargılanacaklar.

Bu yazılanlar bir umutsuzluğun ifadesi değil, devletin kendi ayağına basmayacağı gerçeğinin dışa vurumudur. AKP artık devlet. Yargı, yasama, yürütme tümüyle AKP’nin, Erdoğan’ın denetiminde. Bu durumda olacak olan tek şey Erdoğan’ın başkanlığına, iktidarın kalıcılaşmasına yol verdiği sürece yapılacak yargılamalardır. Darbeyi yapanların Cemaatçi olduğunun iddia edilmesinin bir nedeni de budur. Madem Cemaatçiler darbe yaptı, madem PDY bu işin asli sorumlusu, hükümet açısından aslolan da o zaman bu örgütlenmeyi yok edip suçlamaları da devletin korunmasına yardımcı olacak biçimde dizayn etmek olacaktır.

Çok uzatmayayım ve işin en özeti olarak şunu söyleyip bitireyim: Bu ülkede darbelerin gerçek mağdurları, yani muhalifler, devrimciler, sosyalistler, solcular, demokratlar, dindarlar, kısacası darbelerin gerçek mağdurları bir araya gelmedikçe kimse mevcut iktidarın kendi çıkarına olacak noktanın bir adım ötesine gitmeyeceğini bilsin. Aslolan ve kabul edilebilir yargılama, mağdurların hesabının sorulacağı yargılamadır. Gerisi lafü güzahtır.