07 Mart 2014 00:10

‘Sıkıntı var’sa çözümü de var!

‘Sıkıntı var’sa çözümü de var!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Doğu Karadeniz’in çay işçileri DİSK/Gıda-İş Sendikasında örgütlenmeye başladılar.
Gazetemizde salı günü çıkan Vural Nasuhbeyoğlu’nun haberinden anlıyoruz ki, pazar günü Rize’de toplanan 400 dolayında Çaykur işçisi, Gıda-İş’te örgütlenmeye karar verdiklerini açıklamışlar. Böylece işçiler, Çaykur’da, Çaykur yönetimi ve bölgedeki sermaye yanlısı çevrelerin desteği ile örgütlenerek patronların bütün dayatmalarını kabul eden bir sözleşme imzalayan Hak-İş/Öz Gıda-İş’ten kurtulma kararlılıklarını da açıklamış olmaktadır.
Anlaşıldığında göre Çaykur işçileri, onca ağır sorunları varken, “sıkıntı yok” diye gerçeklere sırtlarını dönme dönemine son vererek, “Sıkıntı var!” diyerek, sıkıntılardan kurtulmak üzere kolları sıvama dönemini başlatacaklarını söylüyorlar.
Kuşkusuz ki Çaykur işçisi gazetemizdeki haberde yer alan her söylediklerinde samimiler. Heyecanla işe sarılmaları için pek çok da nedenleri var.
İşçilerin Gıda-İş’le işyerlerinde adam (kadını da kadın) yerine konulduğu, işçinin hakkına el uzatan yöneticinin kırk kez düşündüğü, işçilerin kazanılmış haklarının korunup insanca çalışma ve yaşama koşuları için ciddi bir mücadelenin sürdüğü bir sendikal mücadelenin işletmeye yerleştirilmesi için yeni bir dönem başlatmak istedikleri anlaşılıyor. Ancak bunun Çaykur’da, hele de bölgede Hükümete yakın iş çevreleri ve emek mücadelesiyle barışık olmayan politik çevrelerin gücü dikkate alındığında, kolay olmayacağı da apaçıktır. Tersine  işçiler mücadeleye sarıldıkça bu çevreler, emniyet ve yerel idarecilerle de birleşerek daha çok baskı, kara çalma, yalan, iftira ve provokasyonlara da başvurmaktan çekinmeyeceklerdir.
Elbette Çaykur işçisinin kadrolu işçiler, taşeron işçiler ve mevsimlik işçiler gibi çeşitli kategorileri var. İşçiler içinde sermaye partilerinin oldukça etkili bir faaliyeti var. Dahası Çaykur işçilerinin önemli bir bölümü aynı zamanda çay üreticisi.
Bütün bu farklılıkları Çaykur yönetimi işçilere ve sendikal mücadeleye karşı bir koz olarak kullanıyor. Nitekim geçen yıllarda bu farklılıkları patron, Hükümeti de arkasına alarak, Tek Gıda-İş Sendikasına karşı kullanarak Çaykur grevini etkisiz hale getirmiş, sonra da Öz Gıda-İş’i olmadığı halde yetkili sendika ilan ederek işçilerin aleyhine bir toplu sözleme yapmayı başarmıştı!
Elbette Çaykur’da sendikal mücadele, sadece işçileri sendikaya üye yapan ve sadece işçilerin geleneksel sorunlarıyla ilgilenerek yürütülecek bir şey değildir. Tersine sendika çay üreticileriyle de dayanışan, onların sorunları karşısında da çok net tutumlar alan, hatta onların örgütlenmesine de yardımcı olmayı kendisinin başlıca görevi gören bir mücadele anlayışıyla hareket etmek zorunda kalacaktır.
Gıda-İş Sendikası, yıllardır Çaykur işçisini en önemli sorun olan “yetkili sendika” sorununu çözmek için fabrikalara sandık konarak bir “referandum” yapılmasını; üç sendika anlaşırsa yetki sorunun işçinin iradesiyle kavgasız gürültüsüz çözüleceğini savunuyor. Görünen o ki, tek gerçekçi yol da bu. Tek Gıda-İş de daha önce referandumu savunmuş o zaman da Öz Gıda-İş yanaşmamıştı.  Şimdi “Öz Gıda-İş buna yanaşır mı?” denirse buna “Evet” demek aşırı iyimserlik olur.
Evet, Çaykur’da sendikal mücadele zorlukları olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Ancak, Çaykur mücadelesinin bu zorlukları kadar kolaylıkları da var. Sorunları doğru ele alan bir mücadelenin hızla yayılması da kolay olacaktır Çaykur’da. Dahası bu haklı zemine oturan mücadelenin bölgede emek mücadelesinin birleştirici gücünün görülmesi, işçilerin çeşitli kesimlerinin birbiriyle ve çay üreticileri arasında dayanışmanın yaratacağı gücün tadına varılmasıyla da mücadelenin yenilemez biçimde ilerleyeceğini söylemek abartı olmaz.
Öyle anlaşılmaktadır ki, Çaykur işçisinin mücadelesi, yeniden canlanacak, ilkbahar ve yaz aylarında Karadeniz yeni mücadelelere sahne olacaktır.
Evrensel de bu mücadelenin gerçeklerini duyuran iş yerinden iş yerine işçilerin örgütlenmesinin bir aracı, işçilerin sesi, sözcüsü olarak üstüne düşeni yapacaktır.
Çaykur’da mücadele büyüdükçe işçilerin “var olan sıkıntıları” azalacaktır. 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...