13 Mart 2013 02:36

Bu kafayla sendikal mücadele olur mu?

Bu kafayla sendikal mücadele olur mu?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Geçtiğimiz günlerde “Sol portal”da Sendika Uzmanı Alpaslan Savaş’ın bir yazısı yayımlandı.
Yazıda Savaş’ın politik-ideolojik tutumunu bilenler için yeni hiç bir şey yok.
“İşçi sınıfının dışında bir devrim” hayali üstüne kurulan bir siyasi odağa bağlı olan Savaş, bu “sınıfsız devrim” anlayışını sendikal alana da taşıyarak, işçilerin dışında bir sendikacılık anlayışını savunuyor.
Savaş’ın bu görüşlerini biliyoruz. Ancak yazısında Savaş bir adım daha atarak, hedefine koyduğu sendikacılara ve Evrensel’e de “Geçerken çamur atayım da izi kalsın” yöntemini kullanarak, “ideolojik çizgisine” inandırıcılık kazandırmaya çalışıyor.
Savaş'ın yazısının konusu 10 aydır ücretlerini alamayan BMC işçilerinin son günlerde giriştikleri eylemler!
Savaş yazısında, Türk Metal yönetiminin oyununu görmeyerek eyleme geçen işçileri, işçilerin eylemlerine destek veren sendikacıları ve Evrensel’i Türk Metal yönetiminin sendikacılık anlayışına destek vermekle, MHP ve AKP’nin Türk-İş içindeki planlarına hizmet etmekle suçluyor. Bu vesileyle Savaş, herkesin bildiği Türk Metal Başkanı Kavlak’ın Türk-İş yönetimini ele geçirme planlarını da bilinmedik bir şeymiş gibi çözümlüyor!
Savaş, iddialarını, Türk Metal Kongresine katılan Basın-İş Başkanını, BMC işçilerinin eylemini destekleyen Petrol-İş, Deri-İş ve TÜMTİS Başkanlarını Türk Metal yönetimiyle iş birliği, hatta AKP’nin ve MHP’nin (bu arada CHP’nin de) Türk-İş planlarının oyuncağı olduklarının ima edilmesine kadar vardırıyor.
Bütün bu derin analizlerden sonra Alpaslan Savaş, BMC işçilerinin eylemlerini haber yapan, Evrensel’i de “Türk Metal’den sendika çıkarmak için çalışmak”la (*) suçluyor.
Aslında Savaş'ın kurduğu her cümle bir sendika uzmanı için “çam devirme”, “işçisiz sendika” anlayışını yansıtıyor. Ve bu yüzden yazarın görüşlerini her yanıyla eleştirmek hem bu köşenin sınırların aşar hem de gereksiz!
Ancak şu sorular yazarın mantığını ve açmazını açıkça ortaya koyacaktır.
*11 aydır ücretini alamayan BMC işçilerinin mücadelesini desteklemenin, işçilerin eylemlerini, taleplerini haber yapmanın neresi yanlıştır?
*BMC işçilerine destek vermek, Türk Metal Sendikasının sendikacılık anlayışına destek vermek ya da yönetimin sözü edildiği gibi planları varsa, bu planlara destek vermek midir?
*Alpaslan Savaş BMC işçilerini nasıl destekliyor; yoksa desteklenmemesi gerekir diye mi düşünüyor (herhalde böyle düşünüyor); böyle düşünüyorsa kendine M. Emin Karamehmet, “Br sendika uzmanının sermayeye verdiği cesur destek”ten dolayı bir “hizmet madalyası” vermez mi?
*Bu kafayla sendikal mücadeleye bir katkıda bulunabilir mi?
Sorular çoğaltılabilir ama bu kadarı yeter!
Ama burada bir konuya açıklık getirerek, Savaş arkadaşı rahatlatalım.
Bir sendika uzmanının “Evrensel, Türk Metalden sendika çıkarmak istiyor” gibi acayip bir görüşe sarılması elbette anlaşılır değildir. Çünkü Türk Metal de Türk-İş’e, DİSK’e Hak-İş’e bağlı sendikalar gibi sendikadır. Ayrıca Evrensel’in “çıkarmasına” gerek yoktur.
Elbette bu sendikaların yönetimleri, mücadelede tuttukları yer, “iç demokrasileri” birbiriyle farklılıkları vardır ama sonuçta bugün, ne yazık ki Türkiye’deki işçi sınıfı mücadelesinin itildiği yerdeki örgütleri böyledir. Ve mücadeleci ya da sınıf sendikacılığı çizgisinde sendikalar da en azından bir yanıyla bu sendikalar içindeki mücadeleden çıkacaktır. Belki de en sert mücadeleler de Türk Metal içinde olacaktır ve olmaya da başlamıştır. Çünkü bugün Türk Metal, metal iş kolu gibi en önemli iş kolundaki en büyük sendikadır. Siz kabul etmezseniz de öyledir.
Kısacası sendikalar “çıkarılamaz”, ancak inşa edilirler!
Mücadeleci sendikalar gökten inmez, var olan o beğenmediğiniz sendikalar içindeki mücadelenin ürünü olarak şekillenirler, ete kemiğe bürünürler!
Evrensel de sınıf mücadelesinin bizlere öğrettiği bu gerçeği esas alarak, bütün sendikalar içinde mücadeleci sendikacılık anlayışının güçlenmesi için mücadele eder. Bu mücadeleye hizmet edeceğini, sendikal dönüşümün bu mücadeleler üstünden ilerleyeceğini bilerek Evrensel, patron ve hükümetlere karşı işçilerin mücadelesini sendika yönetimlerinde kimlerin olduğuna bakmadan destekler. Çünkü Evrensel, işçilerin bu mücadeleler içinde sendikacıların kimden yana olduğunu göreceğine inanır.
Bu yüzden de Evrensel, haber ve köşe yazılarıyla BMC işçilerinin taleplerini sonuna kadar savunmasını ister ve işçiler bu mücadele içinde sendika yöneticilerinin kimden yana olduklarını, kimin mücadeleci, kimin iş birlikçi olduklarını göreceklerini bilir.
Çünkü işçilerin hakları için mücadele etmeyi ve aralarında birleşmeyi öğrendikleri üniversiteleri yoktur. Onların üniversitesi mücadeledir. Mücadele de çoğu zaman çamur, kan ter içinde geçer. Beyaz yakalıların okulda öğrendiklerinin hayata uygunluğu da ancak öğrendikleriyle işçilerin mücadelesi arasında doğru bağlar kurdukları, öğrendiklerini bu alanda sınadıkları ölçüde işe yarar.
Umalım ki Alpaslan Savaş arkadaş, bir de bu açıdan görüşlerini, özellikle sendikacılık anlayışını gözden geçirir!

(*) Savaş, Evrensel’in tutumunun yanlışlığını göstermek için BMC işçilerine destek veren Aydınlık çevresinin işçileri, “Atatürk’ün askerleriyiz” sloganlarıyla karşılamasını Evrensel’in bu çizgide olduğunun kanıtı olarak gösteriyor. Ama çok yanılıyor. Eğer Aydınlık çizgisinde bir siyaset görmek istiyorsa Aydınlık, ADD, ve CHP ile 3 Mart mitingi platformu kuran, Silivri’ye giden partisine bakmalıdır!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...