Havan kime 20 gazete?
Fotoğraf: Envato
Belki gözünüze ilişmiştir, anaakım medyadan 20 gazete, internet haber sitelerine savaş ilan etti. "Gazetelerin içeriği sadece gazetelerindir" başlıklı bir bildiri yayınlayan bu büyük sermaye gazeteleri, internet sitelerini "korsan gazetecilik" yapmakla, "emek hırsızlığı"yla suçladı.
Tam olarak şöyle dediler:
Ürettiğimiz ve bütün hakları bize ait olan; haber, yorum, köşe yazısı, fotoğraf, karikatür, grafik, çizgi ve sayfa dizaynı gibi materyallerin hiçbir şekil ve hacimde kullanılmasına izin vermeyeceğiz...
Ne yalan söyleyeyim, ziyadesiyle acıklı geldi bana bu çıkış.
Her şeyden önce, kaynak göstererek alıntılama hırsızlık falan değildir. Zaten haber dediğimiz şey de, yayımlandıktan sonra artık kamu malıdır.
Kaldı ki, insanlar günümüzde gazeteleri haber için almıyor. Dün internette okuduğum, televizyonda izlediğim ve zaten haberdar olduğum şeyleri kâğıda bastın diye niye sana para vereyim?
Haberi ince ince işleyip, yorumlayıp, konuyla ilgili açıları, arkaplan bilgilerini, araştırmaları, analizleri özet halde bana sunabiliyor musun?
Benim buna ihtiyacım var, sende bunu yapacak mecal yok.
Hem görevini yapma, hem tiraj ve reklam kaybedince ağla, bir de üstüne hükümete internetçileri şikayet et. Bu kadar yüzsüzlüğe pes vallahi!
Bence daha komiği, bunların verimsiz iş modelleri ve kötü gazetecilikleriyle battıkça etikçi kesilmesi. Yahu allahaşkına ne etiği? Bu gazeteler değil mi internetten aldıkları her türlü fotoğrafı, yurtdışı kaynaklı haberi tek kuruş ödemeden gazetesine dolduran?
Bu gazeteciler değil mi kopyala-yapıştır için Wikipedi'ye, EkşiSözlük'e, Google Translate'e koşan? Havanız kime?
Ayrıca etiği, hukuku bu kadar önemsiyorsanız önce çalıştırdığınız gazetecilerin sendika ve sigorta hakkını tanıyın.
Haa, internet sitelerinin hiç mi suçu yok? Alıntılamanın suyunu çıkaran, sadece kopyala-yapıştır yöntemiyle varolan siteler yok mu? Elbette var. Ama emsal değiller, olmamalılar. Basılı gazetelerden bahsederken Şok gazetesini mi baz alıyoruz?
Haber sitesi içeriklerinin en fazla yüzde 20'si gazete haberleri. Peki ya gazete içerikleri? Ben söyleyeyim, hemen hemen aynısı. Gazeteler de internet içeriklerini aynı oranda kullanıyor. Dolayısıyla burada dert başka.
Gazeteler yıllar boyu kendi internet sitelerini, tiraja tehdit olarak görüp frenledi. Kafaya bakın! Yeni medyayı anlayıp, adapte olmak yerine ayak sürüdüler, değişime direndiler.
Şimdi, 'okuyucu' varsaydıkları kitle, internetle beraber artık kullanıcı, hatta yayıncı oldu. İşte bu onları mahvetti. Haberciliğin dar bir editoryal kadronun profesyonel işinden ziyade bir topluluk üretimine dönüştüğünü göremediler. Yaydıkları dezenformasyonun artık eskisi gibi etkili olmaması, ayrıcalıklı konumlarını kaybetmeleri, kanaat ve algıları kontrol edememeleri sonlarını getirdi.
Buna rağmen, "Ama ben kâğıda dokunmak istiyorum" diyenler var, peki onları n'apacağız?
Onlar da bizim kardeşimiz, üzülmesinler, gidenin ardından gözyaşı dökmesinler. Ölenle ölünmüyor, hayat devam ediyor. Kâğıt icat olduktan sonra "Yok taş iyiydi, ben taşı hissetmek istiyorum" diyenler de olmuştur muhtemelen. Sonuç değişti mi? Yok, değişmiyor.
Üstelik muhafazakârlık da bize hiç yakışmıyor.
twitter.com/mkuleli
- Usta'nın unutulan hikayesi: Erdoğan babasının ayakkabısını öperdi 09 Eylül 2013 10:52
- Her şey yolunda 21 Temmuz 2013 15:48
- #HerSeyYenidenBasliyor 16 Haziran 2013 12:10
- Her şey yeniden başlarken 24 Mart 2013 13:01
- Bu da bilgi diyeti 26 Şubat 2013 10:33
- Ölünüz çürüyebilsin istemez misiniz? 03 Şubat 2013 09:59
- Kime sınav? 20 Ocak 2013 12:40
- Memlekete hoş geldiniz 13 Ocak 2013 10:20
- Jandarma biz gelecekten geldik 30 Aralık 2012 09:33
- Bizi güzel havalar ihya etmeyecek 23 Aralık 2012 10:24
- Medyaya kızma medya ol, böyle çok daha güzelsin 16 Aralık 2012 11:28
- Devrim televizyondan yayınlanmayabilir 25 Kasım 2012 11:02