Kimse ‘Haberimiz olmadı!’ demesin!
Fotoğraf: Envato
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu açıkladı: “Hükümet, yeni yasama döneminde çalışma hayatı ile ilgili yasaları bir paket olarak Meclise getirecek!”
Yani, Toplu İş İlişkileri Yasası, Özel İstihdam Büroları, kıdem tazminatının tasfiyesine ilişkin yasal düzenlemeleri kapsayan paket tek bir yasa olarak Meclis gündemine getirilip geçirilecek.
Bu AKP Hükümetinin bugüne kadar sıkça başvurduğu bir yöntem! Bir paket içinde çeşitli düzenlemeleri koyup, içine de bir kaç rüşvet mahiyetinde madde koyup asıl büyük hakları tırpanlama yöntemi bu.
Bütün bir sınıfı, hatta işçilerin gelecek kuşaklarını da yakından ilgilendiren bir hak gaspı saldırısı söz konusu olduğunda, mücadele de tüm işçilerin, emekçilerin mücadelesi olmak durumundadır. En başta da sendikalarda örgütlenmiş olan işçi kesimlerinin. Ancak sendikaların ve konfederasyonların bu açık tehdit karşısında hiçbir hazırlığı görülmüyor. Dahası konfederasyonlar ve bağlı sendikalar arasında bu hak gaspları karşısında tutum almada bir birlik var mı o da bilinmiyor. Bilindiği kadarıyla da her kafadan bir ses çıkmaktadır ve aralarında fikir birliği sağlamak için bir tartışma (diyalog) olmadığı gibi, bu doğrultuda bir niyet de görülmüyor. Eylem birliği için aralarında bir çalışmanın olmadığı ise herkesin bildiği bir gerçektir. Hükümet de bunu bildiği için “Sendikacılar aralarında anlaşsın gelsin!” demektedir ki, bunun devamı “Sendikalar anlaşamazsa biz istediğimizi yaparız”dır!
Serdaroğlu’nun açıklamasından da açıkça anlaşılmaktadır ki, Hükümet hazırlıklarını tamamlamış, sendikaları da bölüp etkisizleştirdiğine inanıyor olmalı ki, aylardır, hatta yıllardır hazırladığı hamleyi yapmak için harekete geçmiştir. Bu hamlenin son darbesi ise Mecliste vurulacaktır.
Sendikalar sözleşmelerin yapılabilmesi için Toplu İş İlişkiler Yasası’nın bir an önce çıkarılmasını istemektedir. Hükümet, “Madem öyle işte paket gelmedi. Ya bu pakete evet derseniz ya da Toplu İş İlişkiler Yasası’nı da unutun; böylece TİS’ler askıda kalsın!” diyecektir.
Bu da sendikalar için artık, “Eğer şu yasa şöyle çıkarsa biz de böyle yaparız. Kıdem tazminatına dokunulursa genel grev olur” gibi, arkasında bir güç, bir mücadele stratejisi olmadığı için inandırıcılığı ve ciddiyeti yoktur.
Çünkü artık “laf devri” bitmiştir. Ya mücadele edilecek ya da hükümet amaçlarına ulaşarak işçi haklarına olduğu gibi sendikalara da son darbeyi vuracaktır.
Ve sendikacılar, “Biz Hükümetin böyle hazırlıklar yaptığını duymadık”, “Biz bu yasaların içeriğinden haberimiz yoktu” gibi bahanelere sarılamazlar. Bu bahanelere sığınarak sınıfa ihanetlerinin üstünü örtemezler. Çünkü hükümet ve sermaye güçleri, niyetlerini Çalışma Bakanı başta olmak üzere cümle yetkililer tarafından herkesin duyabileceği kadar yüksek sesle açıklamıştır.
Bu köşede çok yazıldı ama yineleyelim. Eğer sendikalar aralarında bir birlik sağlayarak mücadeleye girişmezlerse, Toplu İş İlişkileri Yasası Hükümetin istediği gibi ve sendikaların, işçilerin aleyhine çıkmakla kalmayacak “kıdem tazminatı” ve “Özel İstihdam Büroları Yasası”na dair düzenlemeleri de istediği gibi yapacaktır! Bundan kuşku duyulamaz.
Bu mücadele için, bugün bütün konfederasyonların ve bağlı sendikaların bir araya geleceğini beklemek elbette ve ne yazık ki tam hayaldir. Bu yüzden de “ortak mücadeleye atılmak”tan söz ederken mücadeleden yana sendikaların, yerel sendikal örgütlerin her işyerinden, her sanayi havzasından sendikalı sendikasız, az çok örgütlenmiş işçi kesimlerinin ortak bir mücadele hattında mücadeleye girmesinden söz ediyoruz. Örneğin SGBP, DİSK, KESK’e bağlı sendikaların, emek örgütlerinin, çeşitli türden yerel sendikal platformların ortak mücadeleye girmesinden söz ediyoruz. Bu mücadele aynı zamanda sendikal mücadelenin kendisini yenileme ve sendikaların yeniden inşası hamlesi mücadelesi olarak da ilerleyecektir. Aslında saldırının bu kadar geniş, her sektörden işçi, emekçi kesimlerini kapsaması, sendikal harekete de kendisini yenilemek için son derece geniş bir zemin sunması gerçekten mücadele etmekten yana sendikacılar için de mücadelenin yenilenmesi için bir fırsattır.
- Metal TİS'i ve bir kez daha sendika bürokrasisine karşı mücadele sorunu 08 Şubat 2020 00:08
- Şimdi gözler 5 Şubat’ta başlayacak metal grevinde! 31 Ocak 2020 00:12
- Grev komiteleri etrafında örgütlenme günleri 25 Ocak 2020 00:30
- Örgütsüzlük bir işçi sağlığı sorunudur! 22 Ocak 2020 00:21
- Şimdi zaman, gerçek bir grev için birleşme zamanıdır 18 Ocak 2020 00:00
- Din ve milliyetçilik istismarcılığı artık eskisi kadar etkili değil 15 Ocak 2020 00:40
- İşçiler siyasetle uğraşmadan kazanılmış haklarını bile savunamaz! 07 Ocak 2020 23:31
- İşçiler, iki 2020’den birini tercih edebilir! 03 Ocak 2020 00:29
- 2021 asgari ücretinde de aynı oyun sahnelenmesin diyorsak... 28 Aralık 2019 00:45
- "Asgari ücret"te bu yıl da aynı oyun sahnede! 21 Aralık 2019 00:36
- Ya işçiler devreye girerek kazanacak ya da hiçbir şey! 14 Aralık 2019 00:42
- MESS’in TİS’i YHK’ye götürmesi önlenmek isteniyorsa... 11 Aralık 2019 00:45