03 Nisan 2020 17:14

ŞPO İzmir Şubesi: Doğal sit alanları ranta kurban edilemez

ŞPO İzmir Şubesi, "Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelik"te yapılan değişikliğin korumada olan doğal alanlarda ciddi tahribat yaratılacağını vurguladı.

Arşiv | Fotoğraf: Özer Akdemir/Evrensel

Reklam

Şehir Plancıları Odası (ŞPO) İzmir Şubesi, "Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelik"te yapılan değişiklikle ilgili açıklama yaptı.

Kovid-19 günlerinde Resmi Gazete’de yayımlanan "Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelik"te yapılan değişiklikle, 2863 Sayılı Kanun kapsamında koruma altına alınmış olan doğal alanlarda ciddi bir tahribatın hatta, bazılarının yok olmasının önü açıldı.

Şehir Plancıları Odası tarafından değişiklikle ilgili yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Bu yönetmelik değişikliği ile; Nitelikli Doğal Koruma Alanlarında, entegre nitelikte olmayan tarım ve hayvancılık tesisleri ile balıkçı barınağı, iskele, kültür balıkçılığı ve doğal kaynak suyu kullanımına yönelik uygulama ve yapılaşmalara izin verilmekte, Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanlarında da, diğer koruma statülerinde yapılabilecek yapı ve faaliyetlerin yanı sıra sanayi tesislerini de içerecek biçimde entegre üretim ve depolama tesisleri ile madencilik faaliyetlerinin yapılmasına olanak sağlanmaktadır. Doğal sit alanlarının koruma statülerinin parça parça değiştirilmesi, sit alanlarının daraltılması ve koruma statülerinin düşürülmesi sonrasında, yapılan bu değişiklikle bir de kullanma koşullarındaki kapsamın genişletilmiş olduğu görülmektedir.”

İZMİR’DE BİRÇOK DOĞAL ALAN TEHDİT ALTINDA

Değişikliğin İzmir’de de korunması gerekli birçok doğal alanı tehdit altında bıraktığını belirten ŞPO, “Foça, Urla ilçeleri ile Karaburun, Çeşme Yarımadaları ve ülkemizin en önemli sulak alanlarından biri olan Gediz Deltası başta olmak üzere korunması gerekli doğal sit statüsündeki alanların, doğal niteliklerinin bozulmasının önü açılmış ve söz konusu nitelikli alanlar yapılaşma tehdidine açık hale getirilmiştir. Son dönemde İzmir kamuoyu gündeminde olan 'Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi' ilanı ve bu bölge için alınmış acele kamulaştırma kararlarının da bu sürecin parçası olduğu unutulmamalıdır” dedi.

Koruma altına alınan ve mutlak suretle korunması gerekli doğal sit alanlarının mevzuatta yapılan bu değişikliklerle rant baskısına kurban edilmesi ve yapılaşma baskısı altında bırakılmasının kabul edilemez olduğunu ifade eden ŞPO, bu konuda kamuoyunu bilgilendirmekten ve sürece ilişkin mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerini vurguladı. (İzmir/EVRENSEL)

Reklam