Kocaeli'de emekçiler haykırdı: Faturalarımızı ödeyemiyoruz!
Kocaeli'de Emek Partisi, Halkevleri, HDP, Sol Parti ve SYKP'nin çağrısıyla bir araya gelen emekçiler, "Geçinemiyoruz" diyerek zamların geri çekilmesini istedi.
Fotoğraf: Evrensel
Kocaeli’de #Geçinemiyoruz başlığıyla çağrı yapan Emek Partisi, Halkevleri, HDP, Sol Parti ve SYKP "Zamlar durdurulsun, borçlar silinsin, kimsenin doğalgazı borçlar nedeniyle kesilmesin" dedi. Ayrıca "Zamlar durdurulsun, borçlar silinsin" talebiyle imza kampanyası da başlatıldı. "Artık yeter, geçinemiyoruz" diyen emekçiler imza kampanyasını daha yaygın bir şekilde sürdürecek ve toplanan imzaları yetkili kurumlara iletecek
Fotoğraf: Evrensel
İzmit Belediye İş Hanı önünde bir araya gelen emekçiler, "Artık yeter, geçinemiyoruz" dedi. Battaniyeleriyle eylem yapan emekçiler, "Zamlar durdurulsun, borçlar silinsin!" pankartı açtı, hazırlanan dövizlerde ise "Borcu nedeniyle kimsenin doğalgazı kesilmesin" yazıldı.
Basın açıklamasını çağrıcı kurumlar arasında yer alan Emek Partisi Kocaeli İl Başkanı Arzu Erkan okudu. Her güne yeni bir zam haberi ile uyandıklarını belirten Erkan, "Temel tüketim ürünleri ve hizmetlere gelen zamlar artık yaşamımızı katlanılamaz hale getirdi. Bizler; yani, bu kentin işçileri, kamu emekçileri, kadınları, gençleri, emeklileri, işsizleri... Yani emekçileri... Artık yeter, geçinemiyoruz" ifadelerini kullandı.
Artık herkesin birer hesap uzmanı olduğunu ifade eden Erkan, "Kolay değil tabi ki, 2 bin 324 lira asgari ücretle bir haneyi geçindirebilmek. Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı, yani açlık sınırı 2 bin 219 lira. 2020 için bize reva görülen asgari ücret ise bu rakamdan sadece 105 lira daha fazla. Bu ülkede asgari ücretle çalışanlar toplam ücretli çalışanların yüzde 47'si. Bu şu demektir, bu ülkeyi yönetenler milyonlarca işçiyi ve ailesini açlığa mahkûm etmişlerdir" dedi.
"İNSANCA BİR YAŞAM BİZİM DE HAKKIMIZ"
İnsanca bir yaşam istediklerini vurgulayan Erkan, "Bizler açlıkla, yoksullukla, yoksunlukla boğuşanlarız. Hangi ürünün, hangi marketten daha ucuza alındığını bizden iyi kimse bilemez! Pazar alışverişi saat kaçta yapılırsa, sebze-meyve fiyatları ucuzlar en iyi biz biliriz. Bizim evimize kırmızı et bayramdan bayrama girer. Hayatımızın özeti; her ihtiyaçtan kısmaktır. Çünkü artık ihtiyaçlar bile bizler için lüks oldu. Bizim için sosyal yaşam hayaldir. Bu kentin emekçi mahallelerinde hayatında bir kez olsun sinemaya gidememiş binlerce aile var. Sinema, tiyatro, opera, bale binlerce emekçi için anlamlarını bildikleri sözcüklerden ibaret. Şimdi bizlerden bu yaşama rıza göstermemiz, aç kalmadığımız için şükretmemiz, kader diyerek bu gidişata sessiz kalmamız isteniyor. Bizler alın teri ve emeği ile hayatı var edenler; artık yeter diyoruz, insanca bir yaşam bizim de hakkımız!" diye konuştu.
Fotoğraf: Evrensel
Kış aylarının emekçi aileler için dert ayları olduğunun altını çizen Erkan, "Masraf kalemlerine bir de 'yakacak' eklenir. Bugün, asgari ücret alan bir işçinin maaşının yüzde 25'i doğalgaz faturasına gidiyor. Son iki yılda doğalgaza gelen zam yüzde 56,8. 2010 yılında 300 metre küp doğalgazın fiyatı 214 lira iken, 2020 yılında bu rakam 549 liraya çıktı. Bu fahiş zamlardan sonra; petek sayısını azaltmak, en kısıkta yakmak, petekleri söküp doğalgaz sobasına geçmek gibi yaşam pratikleri sadece asgari ücretlilerin değil tüm çalışanların, emeklilerin ve işsizlerin hayatına girdi. Zamlar nedeniyle emekçi mahallelerinde doğalgazı kapatıp, odun kömür sobası yakmaya başlayan yüzlerce aile var. Borçları nedeniyle gazı kesilen emekçileri ise bilmemiz mümkün değil. Artık ısınmak bile bizler için lüks. Biz emekçiler için en temel ihtiyaçlar artık ulaşılamaz bir noktaya gelirken; 2016 yılı Sayıştay raporlarına göre Saray'ın aylık ısıtma gideri 266 bin 666 lira, o yıl için sadece ısınmaya harcanan tutar 3 milyon 200 bin lira. İsraf eleştirileri karşısında “itibardan tasarruf olmaz” diyenler, kamu kaynaklarını yandaşlara peşkeş çekenler, elbette ki emekçilerin sorunlarını çözemez, çözmez" dedi.
"KAYNAK YOK DİYENLER YANDAŞLARI ZENGİN EDİYOR"
Bu anlattıklarının emekçilerin yani kendilerinin gerçeği olduğunu ifade eden Erkan, "Kuşkusuz başka gerçekler de var bildiğimiz. 2019 yılı Kasım ayında işsiz sayısının 4 milyon 308 bin kişiye çıktığı, her 4 gençten birinin işsiz olduğu, işsiz her 4 gençten birinin ise üniversite mezunu olduğu. İşsizler arasında iş bulma ümidi azalanların sayısı her geçen gün artarken, çalışanlara ise çığ gibi büyüyen işsiz ordusu gösterilerek düşük ücretler ve hak gaspları dayatılıyor. Yetmiyor, vergi yükü altında inim inim inletiliyoruz. Biz başkaları gibi vergiden kaçınamıyoruz. Bizim vergilerimiz daha maaşımızı elimize almadan kesiliyor. Doğrudan ya da dolaylı vergilerin tüm yükü bizlerin sırtında. Vergide adalet talep ederken, bizden kesilen vergilerin sermayeye kaynak olarak aktarılmasını değil en temel ihtiyaçlarımız olan eğitim, sağlık, ulaşım, ısınma ve barınma gibi ihtiyaçlarımıza kullanılmasını istiyoruz. Biliyoruz ki; emekçilerin talepleri gündem olunca 'kaynak yok' diyenler yandaşları zengin ediyorlar" ifadelerini kullandı.
"Bizler, tüm bu sorunların çözümünün; yan yana gelmemiz ve taleplerimizi birlikte dile getirmemiz olduğunu biliyoruz" diğer Erkan son olarak şunları söyledi: "Bizler; yani geçinemeyenler, birleşirsek, hakkımız olanı almak için birlikte mücadele edersek, sorunlarımızı çözebiliriz. Gelin büyük, küçük demeyelim, taleplerimizi elde etmek için harekete geçelim. Bu soğuk kış günlerinde hiçbir emekçinin doğalgazı borçları nedeniyle kesilmesin! Doğalgaza gelen zamlar durdurulsun, borç yükü altında ezilen emekçilerin borçları silinsin. Taleplerimiz bu kadar net, bu kadar yalın. Biliyoruz ki, bu talepler bu kentte yaşayan yüzbinlerin talepleri. Bu haklı taleplerimizi elde etmek için bir imza kampanyası da başlatacağız. İnanıyoruz ki binlerce imza toplayarak bu talebimizi yetkililere ileteceğiz. Bunun için siz emekçilerden destek bekliyoruz. Diyoruz ki, insanca bir yaşam tüm emekçilerin hakkı ve bu hakkı ancak mücadele ederek kazanabiliriz!" (Kocaeli/EVRENSEL)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
