04 Haziran 2019 11:13

Tüm Köy Sen: Hükümet açıklamaları ile tarım politikası çelişiyor

Tüm Köy Sen Genel Başkanı Sadık Turan, tarım dışa bağımlı hale gelirken arazilerin de yok edildiğine ve hükümetin çelişen tarım politikasına dikkat çekti.

Fotoğraf: Nedim Kovan/DHA

Paylaş

Tüm Üretici Köylüler Sendikası Genel Başkanı Sadık Turan, tarım dışa bağımlı hale gelirken tarım arazilerinin de yok edilmesine ve hükümet açıklamalarıyla çelişen tarım politikasına dikkat çekti. Tüm Köy Sen Genel Başkanı Turan, bakanların yaptıkları açıklamalarının ve planlamalarının birbirleriyle çeliştiğini belirterek, “Tarım Bakanı fındık dikim alanlarını büyütmekten söz ediyor ama Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarım arazilerine, ormanlara her türlü yapılaşma iznini veriyor. Hatta Tarım ve Orman il müdürlükleri tarım arazilerinin kapsam dışına çıkarılmasına izin veriyorlar” dedi. Tarım alanları son 16 yılda 41 milyon 200 bin hektardan 37 milyon 800 bin hektara düştü.

"TARIM ARAZİLERİ KORUNSUN YETER"

Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli’nin 24 Mayıs’ta tarihinde basında çıkan, “Fındık üretimini orta vadede 1 milyon ton ortalamaya yükseltmeyi hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşmak için yeni fındık bahçeleri, özellikle bozulmuş orman alanlarına kurulacak” açıklamasını değerlendiren Turan, “Ormanların tahribi, yangınlar çözümlenemeyen bir tehdit olarak devam ediyor. Bozulmuş orman alanlarını yeniden orman yapmak gerekir. Yeter ki tarım arazileri korunsun bize yeter. Tarım arazileri amaçları dışı kullanılmaya başlandı” diyerek tarım arazilerinin korunmasının temel politika olması gerektiğini vurguladı.

"TARIM POLİTİKASI BÜTÜNCÜL ELE ALINMALI"

“Tarım politikasının bütüncül ele alınması gerekir” diyen Turan, “Yıllardır fındık dikim alanlarının genişliği, başta İtalya olmak üzere Azerbaycan ve Gürcistan’da fındık üretiminin arttığını, buna bağlı olarak stok oluştuğunu bu nedenle de serbest piyasa ile oluşan fındık fiyatlarına müdahale edilemeyeceğini” söyleyen AKP yöneticilerinin bugün fındık bahçelerini ve fındık üretimini artıracağını söylemelerinin bir çelişki olduğunu ifade etti. Turan, “Yıllık ortalama 500 bin ton olan fındık üretimini 1 milyon tona çıkarmayı hedeflediklerini ilan eden tarım bakanlığının girdi maliyetlerinin düşürülmesi, fındık üreticisi köylünün emeğini karşılayacak bir fiyat konularında da ne yapacağını söylemesi gerekir. Köylüler olarak bugüne kadar bizim gördüğümüz her koşulda üreten biziz ama yeteri kadar destek görmediğimiz gibi köylüye verilmeyen destekler şirketlere aracılara verilmiştir” dedi

"EKOLOJİK DENGE YOK EDİLİYOR"

“Tarım ve orman arazilerinin yok edilmesinde organize sanayi, maden işletmeciliği, taş ocağı, HES, JES, RES’ler önemli etkenler olarak gelişmeye başladı” diyen Turan, “Ülkenin her tarafında mantar gibi patlıyorlar. Bu çalışmalar nedeniyle yok edilen tarım arazileri kadar kullanılamaz hale gelenler de var. Heyelanların, toprak kaymalarının büyük bölümü bu çalışmalar nedeniyle olmaktır. Tarım arazilerinin, ormanların, ırmakların yok edilmesi, kirletilmesi ekolojiyi de bozmaktadır” dedi. Yaşam için gıdanın yerini tutabilecek başka bir araç olmadığına dikkat çeken Başkan Sadık Turan, “Gelişmelere göre gereksinimler de değişiyor, artıyor ama gıdanın yerini tutan yok. Bu nedenle tarım arazilerini korumaz birinci görev olmalı. Gereksinimlere göre devlet olarak yatırımlar planlanacak ancak temel yaklaşım yerli ve yabancı şirketlere azar yaratmak amacıyla tarım alanları talan ettirilemez” dedi.

ÇEVRE VE KÖYLÜ MÜCADELESİ BİRLEŞTİ

Çevre-ekoloji mücadelesi verenlerin üretici köylüler olduğunu da belirten Turan, “Dikkat edilirse üretici köylüler ürünlerin değerini elde etme mücadelesi yanında topraklarına sahip çıkma mücadelesi de veriyor. Özellikle Ege’de, Karadeniz’de, Marmara’da; her yerde verilen mücadelede üretici köylüler en öndeler. Topraklarına, ürünlerine, geleceklerine sahip çıkıyorlar. Tüm Köy Sen olarak hem ürünümüze hem de toprağımıza sahip çıkıyoruz” dedi. (Ordu/EVRENSEL)


BUĞDAY ÜRETİMİNDEN KAÇIŞ VAR

Adana Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Şahin Bilgiç de Türkiye'de ve Çukurova bölgesinde buğday ekim alanlarında daralma olduğunu, çiftçinin alternatif ürünlere yöneldiğini belirtti. Bilgiç, Anadolu’da buğdaydan kaçışın başladığını söyledi.

Girdi maliyetlerinin yükselmesi ve dövizin artışından dolayı gübre, mazot, ilaç gibi ürünlerde artışlar olduğunu kaydeden Bilgiç, “Türkiye’nin buğdaya ihtiyacı var. Ortalama 20 milyon ton civarında Türkiye’nin buğday üretmesi gerekiyor. Bunu bir şekilde üreteceğiz. Bu daralmaya rağmen verim buğdayda iyi, hava şartlarının iyi geçmesi bu sayede açığı kapatacak. Ama her sene aynı şeyi söylemek mümkün değil” dedi. (EKONOMİ SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Prof. Dr. Kurul: Model, eğitimin sorunlarına karşı kör, sağır, dilsiz

SONRAKİ HABER

Havası en kirli 10 şehirden 8’i Türkiye’de

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...