21 Mart 2019 00:23

Kars güçlü, ama seçimden seçime!

Kars'ta yerel seçimler öncesi halkın gündeminde işsizlik, yıllardır çözülemeyen su sorunu ve belediye işçilerinin ödenmeyen aylıkları var.

Fotograf: Bjørn Christian Tørrissen/Wikimedia Commons (CC BY-SA 3.0)

Paylaş

Önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da Kars’ta seçimler çekişmeli geçeceğe benziyor. 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde, merkezde 4 partinin (AKP, MHP, CHP, BDP) birbirine yakın oylar almış olması bu durumu destekler nitelikte. 2019 yerel seçimleri ise daha önceki dönemlere göre ön görülemez bir tablo oluşturuyor. 6 siyasi partinin (HDP, MHP, CHP, İYİ PARTİ, DSP, VP) yarıştığı bu süreçte iktidar ve muhalefet partileri hariç adaylar ön plana çıkıyor. DSP; ANAP ve AKP’den iki dönem belediye başkanlığı yapmış Naif Alibeyoğlu’yu aday gösterirken, Vatan Partisi ise MHP’den bir dönem belediye başkanlığı yapmış Tuncay Mutluer’i aday gösterdi. Öte yandan siyasi partiler bölgedeki farklı inanç ve kimliklerden (Kürt, Terekeme, Azeri) adaylar göstererek kendilerini kabul ettirme derdinde.

ESAS GÜNDEM İŞSİZLİK

Adayların ve partilerin yoğunlukla konuşulduğu seçim öncesinde gündemi esas şehrin sorunları oluşturuyor. Mevcut belediyenin otogar sorununu es geçerek, halk otobüslerine ek hat açıp, en işlek güzergahları kendi yandaşlarına satma iddiaları şehirde en çok gündem olan konulardan biri. Genç nüfusta artan işsizliğin beraberinde çeteleşme, mafyalaşma ve uyuşturucu satıcılığı şehir merkezinde her mahallede, her caddede havasını hissettiriyor. Kahvehaneler, emeklilerden çok gençlerle dolup taşıyor. Yüzyıllardır çözülemeyen su sorunu, çeşme başlarındaki uzun su kuyrukları ve İŞKUR önündeki uzun kuyruklar şehrin en önemli sorunlarından. TÜİK Bölge Müdürlüğünün 2017 verilerine göre işsizlik oranları; Kars, Ardahan, Iğdır ve Ağrı’da yüzde 5.5 seviyesindeyken bugün çift haneli sayılara ulaşmış durumda. İŞKUR kuyruklarından çeşme kuyruklarına giden gençler, özellikle kış aylarında eksi 20 derece soğukta, ellerinde bidonlarla, eve içme suyu götürmek zorunda kalıyor.

Sabahları kar, sis, duman kaplanmış kare taşlı caddeler, eski yapıların çatılarındaki sarkıtlar, sırtlarında çantalarla gelen yerli turistler için bir Avrupa kentini andırsa da yereldeki emekçiler için pek de öyle değil. 4 ay boyunca ücretini alamadığı için iş bırakma eylemi gerçekleştiren belediye işçileri, tarihi binaları; şehrin tarihsel dokusunu bozup, rant yoluyla kendi zimmetine geçiren otel sahiplerinin, kış aylarında, aylık cirosunun 300 bin olmasına rağmen çalışanlarına asgari ücreti bile hak görmemesi, özel sektörde çalışan çoğu işçi için günlük 8 saat çalışma süresinin bir hayal olması, Kars halkının kahvehanelerdeki günlük sohbetleri.
‘Güçlü Kars’ sloganını her seçimde bir propaganda olarak kullanan sistem partileri karşısında halk, “Kars zaten sadece seçimde güçlü”(!) diyecek kadar yılmış durumda. (Kars/EVRENSEL)