08 Şubat 2019 11:53

Yönetmen Ezel Akay sinema yasasını değerlendirdi: Sinemayı köreltir

Yönetmen Ezel Akay: Yasa maddesinin böyle muğlak kalması Türk sinemasının körelmesine, sanat eserlerinin azalmasına neden olur.

Ezel Akay | Fotoğraf: Aysa Prodüksiyon Tiyatrosu

Paylaş

AKP tarafından Meclise sunulan ve sansür tartışmalarına neden olan “Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılması ile Desteklenmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” 17 Ocak’ta Meclis Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. Yönetmen Ezel Akay kanun değişikliğinin sinema sektörünü nasıl etkileyeceğine dair Mezopotamya Ajansına açıklamalarda bulundu.  

Yönetmen Ezel Akay, mevcut yasa üzerinde düzenlemeler yapıldığını ve kendilerini telaşlandıran şeyin denetlenmeden ve değerlendirmeden geçemeyen filmlerin gösterime sokulmayacağına yönelik olan 5224 sayılı Kanun’un 7’nci maddesi olduğunu ifade etti. Bu maddeye dair endişelerini aktaran Akay “Görünüşe göre pornografik filmler için konmuş bir yasa fakat yasanın kendini ifade etme tarzı tamamen muğlak. Biz bunun değişmesini istiyoruz” dedi. 

“UYGUN BULMAMAK NE DEMEK?​”

Yasanın 6’ncı maddesine göre gösterime girecek filmlerin de “Destekleme Kurulu” tarafından belirleneceğine belirten Akay, bu kurulun var olan siyasi iradenin etkisiyle karar vereceğine dikkat çekti. Akay, “Bu siyasi iradenin yönetmenlik yapıldığında da şu sorulara cevap vermesi elzem olacaktır: Uygun bulmamak ne demek? Hangi kritere göre filmler uygun bulunmayacak? Bu kriterler nelerden oluşuyor? Bu soruların açık bir şekilde cevaplanması gerekir. Bu kriterler bilinmeden bir yapımcı milyonlarca lira para harcadığı bir filmi gösterimi girmeyecek diye endişe duyar ve filmi çekmez” ifadelerini kullandı.  

‘BAKANLIK SİYASİ İRADE DEMEKTİR’

Kurulun onayını alan filmlerin ayrıca destekleme kurumuna başkanlık eden bakanlık tarafından onaylanması durumunun da altını çizen Akay, “Kurul onay verdikten sonra bakanlığa gönderecek. Bakanlık beğenmediğinde kurul tekrar değerlendirecek. Bakanlık ikinci defa reddederse film gösterime sokulmayacak. Bakanlık demek siyasi irade demektir. Son derece antidemokratik bir uygulama, bu kabul edilemez” şeklinde konuştu. 

“SANSÜR UYGULAMALARINA DÖNMEK DEMEKTİR”

Muğlaklığın giderilmesi gerektiğini söyleyen Akay, “Yasa maddesinin böyle muğlak kalması Türk sinemasının körelmesine, sanat eserlerinin azalmasına neden olur. Yapımcılar ve yönetmenler olarak nasıl bir yöntem uygulayacağız? Yapımcıya senaryoyu götürdüğünde ‘Kurul bunu kabul etmez’ diyor. Bu 1960’ların sansür uygulamalarına dönmek demektir. Ben böyle bir yasanın olmaması gerektiğine düşünüyorum. İktidar değişse başka bir iktidarın eline geçse de bu yine tehlikeli bir maddedir” dedi. (KÜLTÜR SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

‘OHAL Komisyonu her 2,5 dakikada 1 insan harcıyor’

SONRAKİ HABER

Merkez Bankasında işçilere sürgün şartlı sözleşme

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa