3. havalimanında oluşan göçüğe ilişkin soru önergesi

HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan tarafından cevaplandırılması talebiyle, açılışına 2 ay kala 3. havalimanında oluştuğu iddia edilen çukur ile ilgili soru önergesi verdi.

3. havalimanının açılışına 2 ay kala basına yansıyan fotoğraflarda, havalimanı inşaatının devam ettiği alanda devasa bir çukur oluştuğunun görüldüğünü ifade eden Kerestecioğlu “Havalimanı çalışanları ‘oluşan kazanın bir göçük olduğunu ve sorumlu şirket İGA'nın bunu örtbas etmeye çalıştığını, bu alana daha önce de günlerce dolgu toprak taşınarak dolgu yapıldığını, silindirlerle toprağın sıkıştırılmaya çalışıldığını’ belirtmiştir. Firma ise olayın bir göçük olmadığını ve çukurun bilinçli olarak açıldığını iddia etmektedir. Ne var ki işçiler ‘bilinçli olarak açılan çukurlarda dozer kepçelerinin tırnak izi olması gerektiğini, ancak paylaşılan görsellerde böyle izler bulunmadığını, daha önce de yer yer bu göçüklerin yaşandığını’ ifade etmişlerdir” dedi.

Erdoğan’ın ‘Gel, çalış’ dediği 3. havalimanı ölüm pisti

Havalimanı inşaatı için hazırlanan ÇED raporunda göçüğün yaşandığı arazinin sulak alan ilan edildiği fakat raporun dikkate alınmadığı, hatta ÇED raporundaki “70 adet sulak alan” ifadesinin “70 adet su birikintisi” olarak değiştirildiğinin iddia edildiğini hatırlatan Kerestecioğlu önergesinde şunları söyledi:

TMMOB’un 2014 yılında yayımladığı 3. havalimanı raporunda da dikkat çekildiği gibi, havalimanı arazisinde bulunan sulak alanlar, Terkos, Çeko Deresi, Üstünlük Deresi, Yeniköy Deresi gibi önemli dere ve yeraltı sularını beslemektedir. TMMOB ve Kuzey Ormanları Savunması, uzun süredir zemin açısından arazinin bu inşaatı kaldıramayacağını, yapılan 800 milyon metreküp dolguya rağmen arazinin niteliği nedeniyle bu göçükleri beklediklerini ifade etmektedir.

3. havalimanında yaşanan iş cinayeti 3 gün sonra ortaya çıktı

Uzmanlar, 3. havalimanının dünyanın en yoğun havalimanı olan Atlanta Havalimanı’nın (ABD) arazisinin yaklaşık 5 katı büyüklükte, ihtiyaçtan çok daha büyük bir araziye kurulduğunu vurgulamaktadır. İstanbul’un Atatürk Havalimanı ve Sabiha Gökçen Havalimanı'na ikişer milyar dolar maliyetle birer paralel pist yapılarak 120 milyonun üzerindeki yıllık yolcu talebi karşılanabilecekken bu kadar büyük ve çevre açısından değerli arazilerin havaalanı inşaatı için özel şirketlere açılmasının ulaşım ihtiyacıyla ilgili olmadığı anlaşılmaktadır.

KERESTECİOĞLU’NUN CEVAPLANDIRILMASINI İSTEDİĞİ SORULAR

1. Havalimanı inşaat arazisinde oluşan dev çukur göçük nedeniyle mi oluşmuştur? Bakanlığınız, havalimanında incelemelere başlamış mıdır?
2. Daha önce de defalarca iş cinayetleriyle gündeme gelen ve Bakanlığın açıkladığı resmi rakamlara göre 27 işçinin yaşamını kaybettiği 3. havalimanı inşaatında göçüğe bağlı potansiyel iş kazası riskleri bulunmakta mıdır? Bu konuda Bakanlığınızın aldığı bir önlem var mıdır?
3. Havalimanları zemin ve teknik donanım bakımından en güvenli olması gereken yerlerdir. 3. havalimanı pistlerinde oluşabilecek olası göçük risklerine karşı ve yurttaşların can güvenliğine ilişkin önlemleriniz nelerdir?
4. 3. havalimanı arazisinin su yataklarının üzerinde olduğu bilinmesine ve bu yöndeki ÇED raporlarına rağmen neden İstanbul’un kuzeyini ranta teslim edecek, Avrupa yakasındaki içme suyu kaynaklarının sonunu hazırlayacak ve İstanbul’a nefes veren son boş yeşil alanları geri dönülemez şekilde yok edecek bu proje hayata geçirilmiştir?
5. 3. havalimanı arazisinin sulak alanların üzerinde olduğuna ilişkin ifadelerin bulunduğu ÇED raporundaki “sulak alanlar” ifadesi bilinçli olarak mı “su birikintisi” olarak değiştirilmiştir?
6. Halkın doğru bilgi edinme ve güvenli ulaşım hakkı gözetilerek yurttaşların kullanımına açılacak havalimanında yaşanan bu olayın ayrıntıları ve havalimanı zemininde çökme riski bulunup bulunmadığı hususunda kamuoyunu bilgilendirecek misiniz?
7. Avrupa’da veya dünyada “en büyük” hastane, adliye veya havalimanını yapmak sizin için çok mu büyük önem taşımaktadır? Esas önemli olan en güvenli, yapımında iş cinayetlerinin olmadığı, çevreyle uyumlu ve halka maliyeti en az havalimanına sahip olmak değil midir?

(HABER MERKEZİ)

Cengiz, Mapa, Limak, Kolin ve Kalyon'a 3. Havalimanı onayı