Beden benim, karar benim
Bugün yapılan büyük katliamdan, kürtaja bağlanılıyor ya mesele. Bugün
Kürtaj kararı verenlerin, tecavüze uğrayanların yerine düşünülüyor ya.
Bugün düşünürlerken, bizler adına karar vermeye de başladılar ya, merak ediyoruz daha ne kadar
sızacaksınız vereceğimiz kararlara, hayatımıza, ailemize, dostlarımıza? Daha ne
kadar elimizden alacaksınız özgürlüklerimizi!
‘Her kürtaj bir Uludere’dir ’ dendi önce. Sonrası çorap söküğü gibi geldi
zaten; “Kürtaj cinayettir, kürtaj yasaklanmalı, tecavüze uğrayan kadınlar
doğursun devlet bakar, zinadan olduysa da anası kendisini
öldürsün.’’ Bunları söyleyenler, onca gelişmeye, verilen onca karara sessiz kalmaları
yetmiyormuş gibi bunda bu kadar söz söyleme hakkını kendilerinde nasıl
buluyorlar, nasıl bu kadar kolay insanları yargılayabiliyorlar?
Yakın geçmişe dönelim isterseniz, görelim çok doğru karar verilmişçesine ses
çıkarmayıp, suçu işleyip de bütün suç kadınların verdiği kararla belli olacakmış
gibi davranan bu insanların sessiz kaldıkları davalara:
Önce; 13 yaşındaki çocuğumuzun bedenine,ruhuna,geleceğine zarar veren ve temize çıkan 26 kişiden başlayabiliriz mesela... Sokakta rahat dolaşan, mahkemede ‘çocuğun rızası varmış hadi yine
iyisiniz yırttınız paçayı’ cevabını alan o 26 babadan, ağabeyden, öğretmenden...
Bartın’da 22 kişinin tecavüz ettiği 14 yaşındaki kızımız vardı hatırlar mısınız? İlköğretim okulu öğrencimiz Ç.K’ nin yaşadığı vahşet, okul yönetiminin araştırmaları sonucunda açığa çıkıyor... Tam 22 kişi ve 14 yaşındaki bir beden...
Pozantı’ daki ‘siyasi’ tutuklu 7 çocuğumuzun tacize uğradıkları, tecavüze maruz kaldıkları o yer.. Burnunuzun dibindeki yerde burada yaşatılanlara ne diyeceksiniz ?
Peki tecavüze uğrayıp üstüne bir de töre mağduru olan çocuklarımızın suçu ne? Kürtaj yaptırma fikri aklına gelmeden geleceği tamamen karartılan, yok edilen o çocuklarımızın
Yaşadığı vahşeti nasıl açıklayacaksınız?
Çocuklarımız dışında kadınlarımız da var hatırlarsanız, Fethiye’ de milli eğitim
müfettişinin, ressamın, babaların bulunduğu birçok kişinin tecavüz ettiği kadına bunları yapanların aldığı sonuçta da mı sessiz kalınmalı sizce? Hepsi elini kolunu sallayarak gezerken hiç mi soru işareti
olmayacak kafanızda? Vicdanlarınızda?
Şimdi size soruyoruz; ‘'Tecavüze uğrayan kadın doğursun, gerekirse devlet bakar' diyorsunuz ya; siz yaşayan ufak bedenlere tecavüz edilmesine göz yumarken ve bunun üzerine tecavüze uğramasına göz yumduğunuz hatta verdiğiniz mahkeme kararlarıyla tecavüzcülerini koruduğunuz bir kadından nasıl doğurmasını ve o masum bedeni bunu yapanlara emanet etmesini bekleyebilirsiniz ki ?
Tüm bunların cevabını daha verememişken, bu davalarda verilen yanlış kararların, sessiz kalarak, arkasında durmak yerine asıl doğru yerde sessiz kalın da, bizim kararlarımıza, bedenlerimize dokunmayın artık!
Evrensel'i Takip Et