Savaştan kaçtılar, iş kazasına yakalandılar
Ülkelerindeki savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen mülteciler, bombalardan değil de iş cinayetlerinden ya ölüyorlar ya da sakat kalıyorlar.
Metehan UD
İzmir
Ülkelerindeki savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen mülteciler, kayıt dışılığın en yoğun ve iş güvenliğinin ise en düşük olduğu sektörlerde çalışarak hayatta kalmaya çalışıyorlar. Mülteciler, için değişen çok bir şey olmadı, bombalardan değil de iş cinayetlerinden ya ölüyorlar ya da sakat kalıyorlar.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisinin hazırlamış olduğu rapora göre 2016’nın ilk altı ayında, Türkiye’de en az 58 göçmen işçi yaşamını yitirdi ve bunların büyük bir çoğunluğunu ise Suriyeliler oluşturuyor. Ölümlü iş kazaları basında çıkan haberler sayesinde kayıtlara geçse de yaralanma ile sonuçlanan iş kazaları ise, mülteci veya göçmen işçilerin kaçak çalıştırılmalarından dolayı kayıtlara geçemiyor. Kayıt dışı çalıştıkları için de hiç bir sosyal güvenceleri bulunmayan mülteciler sakatlanma durumlarında ise daha büyük maddi zorluklar yaşıyorlar.
İnşaatlarda çalışırken iş kazası geçirerek sakat kalan Suriyeli mülteci işçilerle konuştuk. 27 yaşındaki Ali Elemleh, Türkiye’ye geldikten sonra bir çok inşaatta çalışmış. Çalıştığı hiç bir inşaatta da gerekli güvenlik önlemlerinin olmadığını belirten Ali, son olarak Çiğli’de bir inşaatta çalışırken kaza geçirmiş.
‘NE ARADILAR NE DE SORDULAR’
Tahta taşırken düştüğünü ve sol gözüne çivi battığını ifade eden Ali “Kaza yaklaşık 5 hafta önce oldu. Çalıştığım yerde başka Suriyeliler de vardı. İlk olarak yakınlardaki özel hastaneye götürdüler. Orada ilk müdahale yapıldı ama sonrasında Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk ettiler. Müteahhit de benimle Tepecik’e geldi ve bana iyileşene kadar her gün paramı çalışıyormuş gibi vereceğini söyledi ancak sonra gitti bir daha gelmedi, ne aradı ne de sordu. Telefonlara bile çıkmadı. İlaçlarım 150 TL tuttu ama param olmadığı için alamadım” dedi.
GÖZÜ DEVLET BÜROKRASİSİNE TAKILDI
Doktorların belirttiğine göre Ali’nin tekrar görme ihtimali var ancak Ali bu sefer de devletin bürokrasi işlemlerine takıldı. Ali yaşadığı zorlukları şöyle anlattı “Kimlik çıkarmak için başvurmuştum ama işlemler uzun sürüyor. Kimliğin çıkmasına 2 ay var dediler. Kimlik olmadan da ameliyat olamıyorum. Bir an önce ameliyat olmazsam da sol gözümü tamamen kaybedebilirim. Ayrıca, patronumdan da şikayetçi olacağım. Cezası neyse çeksin.”
DÜŞME SONRASI FELÇ KALDI
Torbalı’da yaşayan Müslim Muhammed ise geçtiğimiz sene inşaatta çalışırken asansör boşluğuna düşerek felç kaldı. Yevmiye karşılığında Torbalı’dan Buca’daki bir inşaatta çalışmak için her gün yola koyulan Müslim’in düşme sonrası vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar oluştu ve omuriliği zarar gördü. Beline platin yerleştirilen Müslim hem Türkçe bilmediği için hem de sıra nedeniyle Torbalı Devlet Hastanesinde fizik tedavi görmekte zorlanıyor. Müslim ve ailesi komşularının desteğiyle hayatını sürdürüyor.
Kazaya şahit Suriyeli ve Türkiyeli işçilerin de olduğunu belirten Müslim sonrasında yaşadıklarını şöyle anlattı: “Hastanede bana ‘Üzerime buzdolabı düştü’ dedirttiler. Ben de Türkçeyi çok iyi anlamadığım için dedim. Ondan sonra ‘Biz sana bakacağız’ dediler ama üzerinden bir yıldan fazla geçti ne gelen var ne giden. Tek isteğim güvenlik önlemlerini almayanların yargılanması” dedi.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
