14 Haziran 2016 13:03

Barış bloku üyeleri : Barış talebi yargılanamaz

Sokağa çıkma yasaklarının harabeye çevirdiği Cizre için yaptıkları  destek eylemi nedeniyle davalık olan Barış Bloku üyeleri hakim karşısındaydı

Paylaş

Cansu PİŞKİN
İstanbul

Duruşmada yargılanan siyasetçiler ve insan hakları savunucuları, Cizre'de suç işleyenlerin değil, barış isteyenlerin yargı karşısına çıktığını diye getirerek, “Barış talebi yargılanamaz” dedi. 

İstanbul Çağlayan Adliyesi 30. Asliye Ceza mahkemesinde görülen duruşmaya “Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet etmek”le suçlanan Barış Bloku üyeleri Nuray Sancar, Beyza Üstün, Ali Kenanoğlu, Sibel Uzun Ateş Mehmet Şamil Altan, Cesim Soylu, Aliriza Bilgili ve avukatları katıldı. Aynı suçlamayla yargılanan Samet Mengüç ve Emrullah Bingül ise mazeret göstererek duruşmaya katılamadı. Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan, EMEP İstanbul İl Başkanı Güven Gerçek, Türk Tabipler Birliği İkinci Başkanı Raşit Tükel de duruşmayı izleyenler arasındaydı. 

POLİS BARIŞ İSTEYENLERE MÜDAHALE ETTİ

İlk olarak savunma yapan Barış Bloku eski Eş Sözcüsü ve EMEP Genel Başkan Yardımcısı  Nuray Sancar, dava konusu yapılan eylemde basın açıklaması için polisten yarım saatlik izin alındığını ancak henüz açıklamanın 27. dakikasında polisin uyarı yapmaksızın müdahalede bulunduğunu söyledi. Anayasal ve demokratik haklarını kullandıklarını ifade eden Sancar, polisin barış talebi için bir araya gelenlere müdahalede bulunduğunu belirtti.

Sancar'ın ardından savunmasını yapan Emekçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sibel Uzun Ateş de, “Cizrede insanlar ölmesin, çocuklar ölmesin diye oradaydık. Barış bloku adına toplandık. Konuşma yaptığım esnada herhangi bir uyarı olmadan polis müdahalesi oldu. Suçlama doğru değil, isnad edilen suçların hiçbirini kabul etmiyorum" dedi. 

Olayın gerçekleştiği tarihte HDP Milletvekili olan Ali Kenanoğlu ve Beyza Üstün de vekil olarak polise basın açıklamasının bitmediğini ve müdahalenin yanlış olduğunu anlatmaya çalıştıklarını ancak buna rağmen müdahalenin devam ettiğini söyledi. Üstün savunmasında, "Suç diye itham edilen hiçbir suç gerçekleşmedi orada. Polisin yaptığı müdahale yasaya aykırıydı, basın açıklaması sırasında gaz maskesi takması bile o baskıyı oluşturmuştur" dedi. 

Cizre'deki sokağa çıkma yasakları sırasında yaşanan sivil ölümlerini durdurmak için Barış Bloku'nun çağrısıyla toplandıklarını belirten HDP İstanbul Eski İl Eş Başkanı Cesim Soylu ve Şamil Altan da suçlamaları kabul etmediklerini ifade ederek beraatlerini talep etti. 

Son olarak savunmasını yapan Ali Rıza Bilgili de polisin müdahalesine karşı herhangi bir  direnmenin olmadığını ifade etti. 

Yargılananların avukatı Züleyha Gülüm ise savunmasında, polisin kitle örgütlerinin ve insanların demokratik haklarını kullanmasının önüne geçtiğini, emniyet ve bağlı olduğu siyasi iktidarın suç işlediğini söyledi. "Katil Erdoğan” ve “Kürdistan faşizme mezar olacak” sloganlarının suç olmadığını, yargının bu sloganları eleştiri olarak kabul ettiğini hatırlatan Gülüm, “Yargının yasadışı polis müdahalesini kırması gerektiğini düşünüyor ve müvekkillerin beraatini istiyorum" diye konuştu. Duruşma mahkeme gelmeyen sanıkların dinlenmesi için 27 ekim tarihine erteledi.

ÇÖZÜM SÜRECİ YENİDEN BAŞLATILSIN

Barış Bloku üyeleri duruşma sonrasında adliye önünde açıklama yaptı. Burada konuşan Nuray Sancar, "13 Eylül'de yapılan açıklama sırasında sokağa çıkma yasakları ve sivil kayıplar vardı. İnsani ve vicdani refleksle basın açıklaması düzenledik. Tamamlanmadan polis müdahalesine maruz kaldık ve hakkında dava açılan da biz olduk" dedi. Bu tarz davaların ilk olmadığını ve son da olmayacağını ifade eden Sancar, “Barış talep etmenin mahkemelerde yargılandığını görüyoruz ama barış en temel yasal haktır ve yargılanamaz" dedi. Sancar, Barış Bloku  üyeleri olarak savaş konseptinin sona ermesi ve çözüm sürecinin yeniden başlamasını istediklerini söyledi. Sancar'ın ardından söz alan Beyza Üstün de , “Biz ısrarla barışın tahsis edilmesini istiyoruz. Özgür ve eşit yaşamak istiyoruz.  Cizre'de, Nusaybin'de insanlar ölürken biz özgür değiliz, bu yargılanmayı reddediyoruz" diye konuştu. 

NE OLMUŞTU

Barış Bloku'nun çağrısıyla birçok milletvekilinin, siyasi parti genel başkanının, oda ve sendikaların temsilcilerinin bir araya geldiği Cizre halkı ile dayanışma basın açıklamasında 'Katil devlet hesap verecek' ve 'Kürdistan faşizme mezar olacak' sloganları atıldığı gerekçesiyle polis eyleme müdahale etmiş ve Nuray Sancar, Samet Mengüç, Emine Beyza Üstün, Ali Kenanoğlu, Sibel Uzun Ateş Mehmet Şamil Altan, Cesim Soylu, Emrullah Bingül, Aliriza Bilgili hakkında dava açılmıştı. 

ÖNCEKİ HABER

Barış istedikleri için yargılanan Aracı ve Bek beraat etti

SONRAKİ HABER

Basın açıklaması işten atılma nedeni mi olacak?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...