Barış için herkes Özgürlük Nöbeti'nde: Barış istemek suç değil

Silivri Cezaevinin önünde Özgürlük Nöbeti’nin ikincisi Barış için Herkes' in çağrısıyla gerçekleşti. İlki 26 Mart Cumartesi günün tutulan nöbetin, tutuklu akademisyenler özgürlüklerine kavuşana kadar süreceği duyuruldu. Aralarında edebiyatçıların, gazetecilerin, hukukçuların, akademisyenlerin ve bir çok meslek grubunun oluşturduğu Barış İçin Herkes grubunun Özgürlük Nöbeti için yaptığı çağrıda, "Barış talebiyle başlayan ancak ifade özgürlüğü savunmasına dönüşen mücadelemiz özgürlük nöbetiyle yeni bir aşamaya girdi" denildi. Temel hak ve özgürlükleri, toplumun tüm demokratik değerlerini hedef alan bu saldırılar karşısında sadece bilim insanlarının değil herkesin olması gerektiği söylenen çağrıda, "Barıştan, özgürlükten,demokrasiden yana olan herkesi destek vermeye çağırıyoruz" denildi. 

CEZAEVİNDE ÖĞRETMEYE DEVAM EDİYORLAR

Barış için Herkes' le beraber Özgürlük Nöbeti için Silivri'ye gelen Yazar Belma Fırat gazetemize yaptığı değerlendirmede, şu an tutuklu olan akademisyenlerin barış talepleri ve bu taleplerin ardında sergiledikleri duruşun ders vermekten çok daha kıymetli olduğunu ifade etti. Fırat, "Boğaziçi Üniversitesi'nin ve Mimar Sinan Üniversitesi’nin koridorlarından geçmiş biri olarak onların yanında olacağım. Bu tutuklamalarla zaten onların öğrencisi olacağım" dedi.  Fırat, akademisyenlerin  saygınlığını zedeleyecek bu uygulamaların ülke için utanç ve zarar verici olduğunu ekledi.

Yine Özgürlük Nöbeti için Silivri'ye gelen Şair C. Hakkı Zariç de “Tutuklu akademisyenlerle dayanışmak ve onları  burada yalnız olmadıklarını göstermek için buradayız dedi. Zariç, tutuklanan akademisyenlerin  suç işlemediklerini, barış isteminin dünyanın hiç bir yerinde suç olamayacağını aktardı.  

Nöbete katılan isimler ise şöyle;  Ahmet Coşkun, Ayşe Çetinbaş, Ayşegül Tözeren, Aslı Erdoğan, Banu Güven, Belma Fırat, Burhan Sönmez, Cihat Duman, Ceyda Karan, Erol Babaoğlu, Ertuğrul Mavioğlu, Ertan Mısırlı, Gökhan Biçici, C. Hakkı Zariç, Kaan Koç, Mehmet Said Aydın, Melike Koçak, Muazzez Uslu Avcı, Murat Akçay, Nalan Çelik, Rojhat Lebe, Selçuk Erez, Seray Şahiner, Sine Ergün, Suavi, Züleyha Demirok. 

ÖZGÜRLÜK NÖBETİ FORUMLA BAŞLADI

İstanbul'dan yola çıkarak  Silivri cezaevi önüne gelen Barış İçin Herkes akademisyenlere desteklerini ve ülkedeki demokrasi, hak ve özgürlüklere dair fikirlerini açıkladıkları bir forum yaptı. Ardından tiyatro oyuncusu Murat Akdağ kendisinin yazıp yönettiği 'yol' oyunundan 10 dakikalık bir gösterim yaptı.  Oyunda Gezi Direnişi ' nden Cizre'ye uzanan bir anlatım ve zulme karşı birliktelik vurgusu yapıldı.

‘EN ONURLU ŞEY DİRENMEK’

Forumda Barış için Herkes İnisiyatifi’nden Edebiyat Eleştirmeni Ayşegül Tözeren konuştu. Tözeren, akademisyenlerin barış mücadelesini sahiplendiklerini belirterek, "Barış talebi suç olamaz" dedi. 

Akademiyen Latife Akyüz de, akademisyenler için her salı ve cumartesi günleri Özgürlük Nöbeti tutulacağını anlattı. Akyüz herkesi nöbete davet ederek, "Arkadaşlarımız serbest bırakılana kadar eylemimiz devam edecek" dedi.

Daha sonra açık oturum için kurulan kürsüde konuşmalar yapıldı. Barış için Edebiyatçılar adına konuşan Ayşegül Devecioğlu da Cizre'de yaşanan bodrum vahşetini hatırlatarak, akademisyenlerin bu vahşete sessiz kalamayacağını ifade etti. Devecioğlu, "İnsanlık onurumuzu kaybedemeyiz. Mücadelemiz devam edecek" dedi.

Barış için Gazeteciler adına ise Gazeteci Banu Güven ve Ceyda Karan konuştu. 

Güven, "İfade özgürlüğünün kısıtlandığı bir ülkede Barış için Herkes'in olmasını önemli. Biz gazeteciler de gerçekleri yazdığımızda bazı duvarlarla karşılaşıyoruz. İfade özgürlüğü ve barış için mücadelemiz devam etmeli" dedi. 

Karan ise, Türkiye' de saldırı altında olan düşünce özgürlüğüne rağmen barış mücadelesini sürdüreceklerini söyledi.

Daha sonra Barış İçin Askerler adına ise, Bahadır Altan konuştu. Altan, "Barış isteyen herkes 'terörist'  ilan ediliyor. Savaşı bilen en iyi meslek gurubundayım. Ama insan olmak için barışı savunmamız gerekiyor" diye konuştu. 

Sanatçılar adına konuşan Suavi ise, "Duvarın ardında ve duvarın önünde olan insanlar için en onurlu şey direnmektir " dedi.(İstanbul/EVRENSEL )