18 Ekim 2015 02:57

Cenazeler üzerinden siyaset ya da vicdan yoksulluğu

Paylaş

Ersin Umut GÜLER

ANTİGONE:
“Ben gömmeye gidiyorum ağabeyimi
Bu uğurda ölsem ne gam!
Yan yana yatarız kardeşimle iki sevgili gibi,
Suçsa kutsal bir suç benim ki.
Şu kısacık yaşamda dirilere yaranmaya değer mi?”

Antik Yunan mitolojisinden bir öyküdür bu, yaklaşık 2500 yıl önce Sofokles tarafından kaleme alınan Antigone oyunundan yukarıdaki sözler.
Kral Oedipus iki oğlu krallığı dönüşümlü olarak yönetmek üzere anlaşır. Oğullardan biri olan Eteokles sırası geldiğinde yönetimi kardeşi Polyneikes’e bırakmaz. Bunun üzerine Polyneikes, iktidarı zorla almaya kalkar ve kentin düşmanlarıyla işbirliği yapar. Savaşta iki kardeş birbirlerini öldürür. Dayıları Kreon tahtı, yönetimi ele alır. Kral Kreon otoritesin güçlendirmek için, vatanı için dövüşen Eteokles’e gömme töreni düzenlerken, vatanına ihanet eden Polyneikes’in ölüsünün gömülmemesine, kurda kuşa yem olmasını emreder. Polyneikes’in kardeşi Antigone, yakını olarak ölüyü gömme işini üstlenir. Kral Kreon’un buyruğuna karşı gelir ve cesedin üstünü toprakla örter. Antigone tutuklanır ve diri diri gömülmek üzere hücre mezara kapatılır. Ardından bilici Teiresias gelir ve türlü sebepler öne sürer ve Kral Kreon’u aldığı karardan vazgeçirmeye çalışır. Kreon, Teiresias’ın ısrarlarının altında gizli bir niyet arasa da, bir süre sonra yanlış yaptığını fark eder, ölüyü gömdürür; Antigone’yi diri diri kaptırdığı mağaradaki hücre mezardan çıkarmaya gider ancak geç kalmıştır. Antigone kendini asmış, Kreon’un oğlu Antigone’nin nişanlısı Haimon kendini öldürmüş, oğlunun acısına dayanamayan annesi, kral Kreon’un karısı Euridike de intihar etmiştir. Oyunun sonunda Kreon yıkıma uğrar ve acılarıyla baş başa kalır.

2500 YIL SONRA BU TOPRAKLARDA

Bu hikayeden hareketle kardeşini toprağın altına gömen Antigone “Şöyle kahramandı, böyle kahramandı” demeyeceğim. Antigone yapması gerekeni yaptı sadece.
Öç alma duygusunu ölüleri toprağın altına gömdürmeyerek tatmin eden kralın yöntemi, 2500 yıl sonra Türkiye Cumhuriyeti topraklarında bugünün hükümeti tarafından uygulanıyor. Suriye’nin Rojova bölgesi topraklarında cihatçı çetelere karşı mücadele ederken mayına basıp hayatını kaybeden kardeşim Aziz Güler’in cenazesi vatandaşı olduğu Türkiye Cumhuriyeti topraklarına alınmıyor. 2500 yıl boyunca yaşanmış ve yazılmış uygarlık tarihini çöpe atarcasına…
Kardeşim Aziz Güler’in doğup büyüdüğü topraklara, Türkiye’ye girişini yasaklıyor bugünün Kral Kreon’u. Suruç Kaymakamı ile milletvekilleri ve avukatlarla beraber görüştüğüm gün kaymakam bize şöyle dedi: “Ankara’dan gelen sözlü talimat gereği cenazeleri Türkiye’ye alamıyoruz.” Anayasayı, kanunları çiğniyor mevcut hükümet, çünkü kardeşim Aziz Güler’in Türkiye topraklarına gelişinin önünde ne TC Anayasası engel teşkil ediyor, ne de Türkiye’nin altında imzasının bulunduğu uluslar arası sözleşmeler. Dünyada eşi benzerini duymadığım bir uygulamayla, hiçbir yasal dayanağı olmadığı halde, sözle devlet yönetme keyfiliğindeki mevcut hükümet çıkar amaçlı olarak suç işliyor. Kreon’un vatanına ihanet etti diye toprağın altına gömülmesine izin vermediği Polyneikes gibi, kardeşim Aziz Güler de Suriye’nin Rojova Bölgesinde verdiği insanlık mücadelesinde cihatçı çetelere karşı savaşmakla, vatandaşı olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin mevcut hükümetine ihanet etti belli ki!
Kamyonlar dolusu silahların, çetecilerin geçtiği sınırdan Aziz Güler’in cenazesi kendi yurduna geçemiyor. Üstelik bütün yasal mevzuatlar lehimize olduğu halde. Evladını doğup büyüdüğü topraklarda, İstanbul’da uğurlamak için bekleyen bir ana, Rojova’da hastane morgunda evladını Türkiye’ye getirmeyi bekleyen bir baba ve acısını yaşaması gereken günlerde onlarca bürokratik görüşmenin ortasında kalmış, bu yazıyı size yazmak zorunda kalan bir ağabey.
Antigone oyununun yazarı Sophokles’in düşünce yapısını ve dönemin bir avuç iktidar sahibiyle kurduğu ilişkiyi göz önüne aldığımız vakit ne Antigone’nin kahramanlığı ne de Kreon’un yıkımı çarpıyor gözümüze. Yeğenlerine bu cezaları veren kral bize neler yapmaz diyordu; o dönem bu oyunu binlerce kişilik amfi tiyatrolarda izleyen halk.
Bugün Rojava topraklarında mücadele etmiş ve hayatını kaybetmiş Türkiyeli bir devrimcini cenazesinin, vatandaşı olduğu ülkenin topraklarına gömülmesinin engellendiğini gören Türkiye halkı, eğer hükümete muhalefet ederlerse cenazelerinin bile açıkta bırakılabileceğini düşünüp, kaçınılmaz olarak günümüzün krallığı karşısında geri duracaktır.
Ölülerimize sahip çıkmak boynumuzun borcudur. Kardeşim Aziz Güler’in hastane morgundaki bedeni soğuk şu anda ama, yüreği sıcacık. Aziz ile aynı yürek sıcaklığında olup, Aziz’i doğup büyüdüğü topraklarda sonsuzluğa uğurlayacağız. Vicdanlarından arınmış bu karanlığı aydınlatabilmek için beraber yürüyeceğimiz milyonlara cenazelerimizi açıkta bırakmayacağımızı göstereceğiz.
Troya Savaşlarında Achilleus, kral Priamos’un oğlu yiğit Hector’u öldürür ama hıncını alamaz ve cesedi savaş arabasının ardında, kent surlarının çevrisinde sürükler. Hector’un ölü bedenine işkence yapmakla da yetinmez. Onu gömdürmeyerek cezalandırmaya devam eder. Bundandır “Hacı Lokman Birlik” deyişimiz, bundandır Ankara katliamında kaybettiklerimizi sahipsiz bırakmayışımız, bundandır “Aziz Güler’in cenazesini verin” deyişimiz.

Koro Başı: Efendimiz, o da güzel konuştu, ikinizin de birbirinizden öğrenecekleriniz var.
Kreon: Ne demek bu yaşta ders mi alacağız dünkü çocuklardan?
Haimon: Gocunacak bir şey mi söyledim? Yaşta değil baştadır erdem.
Kreon: Şaşıyorum, bozguncuları el üstünde tutmak erdem sayılıyor demek?
Haimon: Suçluları el üstünde tut demiyorum sana.
Kreon: Bu kız suçlu değil mi şimdi?
Haimon: Bütün Thebai bir ağızdan “hayır suçlu değil” diyor.
Kreon: Vereceğim buyrukları bana halk mı öğretecek?
Haimon: Çocukça konuştuğunun ayırdında mısın?
Kreon: Ben başkaları adına mı yöneteceğim devleti?
Haimon: Tek kişiyle devlet mi olurmuş, despotluk bu senin ki!
Kreon: Devlet ona hakim olanındır, anlaşıldı mı?
Haimon: Sen ıssız bir çölün hakimi olmalıymışsın.

ÖNCEKİ HABER

Kırmızı cumartesi

SONRAKİ HABER

Muhtaç olduğumuz kudret

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa