13 Ağustos 2015 09:47

Diyadin'de katliamın görgü tanıkları konuştu

Diyadin'de bir fırında çalışan Orhan Aslan (16) ve Muhammet Aydemir (15) ile ilçenin başka bir noktasında HPG'li olduğu iddia edilen kişinin özel harekat timleri tarafından infaz edilmesinin görgü tanıkları, olaya ilişkin çarpıcı bilgiler verdi. Çocukların katledildiği odun deposunun üst katında kalan ve ailesinden birçok kişinin dövülerek gözaltına alındığı Filiz Kahraman, polisin katlettikleri iki çocuğa gerilla kıyafetleri giydirdikten sonra yakınlarına da bu kıyafetleri giydirmeye çalıştığını söyledi.

Diyadin'de katliamın görgü tanıkları konuştu

Ağrı'nın Diyadin ilçesi Atatürk Mahallesi'nde özel harekat timleri tarafından öldürülen Orhan Aslan (16) ve Muhammet Aydemir'in (15) katledildiği olayın tanıkları DİHA'ya konuştu. Murat Mahallesi'nde de HPG'li olduğu belirtilen bir kişinin infaz edilmesiyle gerginliğin hakim olduğu ilçede, dehşet saatlerini yaşayan görgü tanığı Nihal Kahraman, olay esnasında iki çocuğun katledildiği odunluk olarak kullanılan dükkanın üzerindeki dairede olduklarını söyledi. Eşi Feyzi Kahraman'ın yayladan gelen hayvanlarını bağlamak için dışarı çıktığı sırada silah seslerinin yükseldiğini ve eşinin özel harekat timleri tarafından dövülerek, gözaltına aldığını anlattı.

Kahraman, olayı şu sözlerle anlattı: "Çatışma olduğu zaman hayvanlarımız yeni yayladan geldiğimiz için Murat Nehri kenarındaydı. Eşim de oraya gitti. Çatışma bittikten sonra eşim, kaynım ve oğlum hayvanları bağlamak için eve getirdiler. O an panzer bizim evin oraya geldi. Eşim de korkudan dolayı ahırın elektriğini söndürdü. O an eşimi aldılar. Silahın dipçiği ile eşimi dövdüler. Eşimi dövdükleri zaman evde olan oğlumun dışarı çıkmasına izin vermedim. Çünkü her yeri rastgele tarıyorlardı. Oğlumu da öldüreceklerdi. Eşimi aldıkları zaman biz kapıya çıkmaya çalıştık, o esnada silah sesleri geldi. Her iki çocuk da fırının deposunda odun alıyorlardı. O an ikisini de öldürdüler. Ondan sonra eve baskın yaptılar. Silahı benim kafama dayadılar. 'Durmazsan seni de vururuz' dediler. Evde olan tüm erkekleri yaka paça gözaltına aldılar. O çocuklar sürekli fırında çalışıyordu. Her ekmek aldığımda sohbet ediyorduk. Hatta dün akşam Orhan ile konuştum. İkisi de ekmek parası için çalışıyorlardı."

GÖRGÜ TANIKLARINA DA GERİLLA KIYAFETİ GİYDİRMEYE ÇALIŞTILAR

Aynı olaya tanık olan başka bir görgü tanığı Filiz Kahraman ise, özel harekat timlerinin önce çocukları öldürdüğünü, daha sonra gerilla kıyafetleri giydirmeye çalıştığına dikkat çekti. Kahraman, "Akşam gözaltına alınan akrabalarımıza da gerilla kıyafetleri giydirmeye çalıştılar. Kaynım Feyzi elbiseleri giymemek için çok direndi. Onlar da kaynımı çok dövdüler. O iki gence de aynısını yaptılar. Önce öldürdüler sonra gerilla kıyafeti giydirdiler" diye konuştu.

Kahraman, diğer akrabaları Aytekin Kahraman, Harun Kahraman, Rıdvan Kahraman ve Muhammed Kahraman'a da polisin gerilla kıyafeti giydirmeye çalıştığını, ancak karşı çıkmaları üzerine polislerin vazgeçtiğini sözlerine ekledi.

'İKİSİ DE GARİBANDI'

Katledilen Orhan ve Muhammet'in çalıştığı fırının sahibi Recep Birgül, Orhan Aslan ve Muhammet Aydemir'in kendisinin yanında çalıştığını ve polisin bilerek kendilerini katlettiğini iddia etti. Akşam saatlerinde silah sesleri geldiğinde kendisinin başka bir fırıncı arkadaşının yanında olduğunu ve olayı haber alır almaz fırınına geldiğinde çalışanlarının katledildiğini gördüğünü söyleyen Birgül, "Benim yanımda 7 kişi çalışıyor. Bu öldürülen iki kişi de benim elemanımdı. İkisi de gariban insanlardı. Onların önündeki ekmeği alsan bile ses çıkartmayan kişilerdi. Orhan 7 aydır yanımda çalışıyor. Muhammet ise öğrencidir. Yaz aylarında benim yanımda çalışmaya başladı" dedi. (Ağrı/DİHA)

VALİNİN 'TERÖRİST' DEDİĞİ ÇOCUKLARIN DOSTLUKLARINDAN GERİYE BU FOTOĞRAF KALDI

Evrensel'i Takip Et