14 Nisan 2010 00:00

İRİLİ ufaklı bakkal ve manavların bulunduğu emekçi semtlerinde son yıllarda bir biri ardına açılan hipermarketler, süpermarketler bakkal ve manavların soluğunu kesiyor. Büyük marketler karşısında rekabet etme gücü kalmayan bakkal, kasap, manav ve tekel bayileri birer birer kapanıyor.
Yasal yükümlülükler ve mevzuatlar gereği çoğunun şehir veya mahalle dışında olması gereken büyük marketler, bırakın şehir dışını taşınmayı aynı mahallede birkaç şube birden açıyorlar. Süpermarketler haftanın belli günlerinde açılan semt pazarlarını bile tehdit ediyor.
KİLER, 101 Harca harca bitmez, BİM, MOPAŞ, İSMAR, Halk Gıda, Şafaklar Market, MİGROS, TANSAŞ, Peynirci Baba, Şalvarlı Et gibi onlarca market ve hiper marketler zinciri bir mahallede toplanmış durumda.
Bunun doğal bir sonucu olarak bir emekçi semti olan Soğanlıkta küçük bakkallar, manavlar, kasaplar, beyaz peynir ve bakliyat satan bakliyatçılar kiralarını ödemekte bile zorlanıyor. En çok alıverişin olduğu gıda sektöründe bile çek ve senetlerin karşılığı ödenemez hale gelmiş durumda. Elektrik, su doğalgaz faturalarının ödenmemesinden dolayı icra olayları artmış durumda.
DOMATES SOĞAN DA SATAMAYACAĞIZ
Soğanlık ana cadde üzerinde bulunan Akbank şubesinin bitişiğinde her pazar günü kurulan semt pazarında yıllardın esnaflık yapan Kamil Karakaş yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor: “Geçen hafta itibariyle bize gelen kuru soğanı 3 TL’den yani 3 bin liradan satmak zorunda kaldık. Nakliye, hal komisyon parası derken bize üç kuruş kalıyor. Pazarımızın girişinde MOPAŞ 2.25 ve 2 TL’ye soğan sattı. Bizim müşterimiz otomotikman düştü. Akşama kadar masrafımızı bile çıkaramadık. Bizim pazarlara da çıkamayacağız”.
Pazarda beyaz peynir satan Ayşe Çakır eşi ile birlikte 20 senedir pazarcılık yaptığını, bundan 10 yıl önce pazardan kazandıkları para ile üç beş kuruş biriktirdiklerini, ancak şimdi ev kirası, telefon, su, doğalgaz faturalarını ödeyemediklerini belirterek “ MOPAŞ, Peynirci Baba bizi bitirdi. Halkta kanıyor. 299 kuruş diyor, biz 300 kuruş diyoruz halk onlara gidiyor. Bu işi de yakında bırakacağız. Borçlu ölmektense adam gibi ölmek daha iyi olur” diyor.
Yeşillik satan Salih Akmeşe de büyük marketlerin arkasında holdinglerin olduğunu, el ilanı televizyon reklamları ile yeterince kendilerini tanıttıklarını, büyük marketlerin kendilerinin sonunu hazırladığını, üç çocuğunu okutmak zorunda olduğu için bu işi yaptığını söylüyor. Daha önce borcu yüzünden 2 ay hapis yattığına dikkat çeken Akmeşe şu tespitte bulunuyor: “Yakında domates, soğan da satmayacağız. Çünkü gücümüz kalmadı. Bu MOPAŞ bizi bitirdi. Yukarda Şafaklar Market, Halk Gıda, 101 Market, her köşe başında bulunan BİM’ler sonumuzu hazırladı. Soğanlıkta yakında göç başlar.”
ESNAFLARIN ÖRGÜTÜ OLMALI
Esnaflar odasının bir işe yaramadığını, ucuz kredi adı altında esnafa faizle kredi vermenin dışında bir işleve sahip olmadığını söyleyen Kuru Bakliyatçı İsmail Derebaşı esnaf arkadaşlarını eyleme çağırıyor: “Hipermarketler öyle bir sömürü çarkına sahip ki, insanlarımız bunu bilemiyor.Aslında sattıkları tüm ürünlerden yüzde elliden fazla kâr ediyorlar. Biz onlardan daha ucuza satıyoruz. Bizim sermayemiz yok onların var. Pazarcı esnafı aynı sendika gibi örgütlenmelidir. Ecevit- Çiller, ANAP hükümeti döneminde ayaklanmıştık. Şimdi onun beterini yapmamız lazım. Ama örgütlü değiliz.” Pazar içinde beyaz et ürünlerini satan Recep Yılmaz, AKP ile daha ‘sefil’ hale geldiklerini, kendisinin BBP’li olmasına rağmen artık hiçbir partiden umudunun kalmadığını, bütün esnaf ve sanatkarlar odalarının eylem yaparak hükümetin kapısına dayanması gerektiğini, küçük esnafın korunması için büyük marketlerin şehir dışına çıkarılması gerektiğini belirtiyor.
Çoluk çocuğunun geçimi için pazarcılık yaptığını söyleyen Çetin Kınıklıda “101 Harca harca bitmez” Hipermarketi, BİM’lerin mantar gibi mahalleye yayıldığını, MOPAŞ’ın ise ekmeklerini elinden almak istediğini vurgulayarak “Büyük marketler aynı büyük balık küçük balığı yutar misali bizi yutmaya çalışıyorlar. Karşılarında birlik olmaz, hükümette kredi ile, koruma tedbirleri ile bize sahip çıkmazsa inanın pazarcılık biter. Zaten MOPAŞ, BİM gibileri şimdiden pazara gerek kalmadan projeler geliştiriyorlar. Sebze meyve reyonlarını büyütüyorlar. Bu uygulama aleyhimize. Halk bunların cilasını görmeli. O cilanın altında sömürü gizli başka bir şey değil. Uyanmanın zamanı geldi” diyor. (İstanbul/EVRENSEL)
Haşim Demir

Evrensel'i Takip Et