Yargı kararları yine uygulanmıyor

Kocaeli Hereke'de bulunan Nuh Çimento Tesisleri hakkındaki Danıştay kararları uygulanmıyor. 38 yıllık Herekeli Hayri Altunok'un, yıllardır çevreye verdiği zararlar ve imar yasalarına uyulmaması gerekçesiyle açtığı davalar birer birer sonuçlanırken, tesisler çalışmaya devam ediyor. Altunok'un verdiği bilgilere göre, Danıştay 6. Dairesi, Nuh Çimentoya ait 3 adet imar planın yürütmesini durdurdu. Ancak kararın üzerinden bir yıl geçtiği halde tesisler çalışmaya devam ediyor.

Her yere başvurdu Hayri Altunok, Nuh Çimento tesislerinin 15.06.2000 tarihli 198 metre ek rıhtım dolgu imar planı, 09.09.2003 tarihli 145 metre ek rıhtım dolgu imar planı ve son olarak projeye uyulmadığı için Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanan özel af niteliğindeki 2005 tarihli dolgu imar planına dava açtı. Danıştay 6. Dairesi, Kasım 2005'te 3 plan için de yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın itirazı ise Danıştay İdari Dava Dairelerinde Şubat 2006'da reddedildi. Hatta Denizcilik Müsteşarlığı dava konusu limanların işletme iznini askıya aldı."Bu iki karara göre, 198 ve 145 metre uzunluğundaki rıhtımlarda bütün faaliyetlerin durdurulması gerekirdi. Ancak Nuh Çimento'nun sahipleri ile Hereke Belediyesi, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Bayındırlık Bakanlığı da AKP'li olduğu için maalesef yargı kararları uygulanmamaktadır" diyen Altunok, ilgili kurumlara defalarca başvurmasına rağmen yargı kararlarının uygulanması noktasında sonuç alamadı.

İzin yok ama Altunok, "Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı tarafından 198 ve 145 metrelik ek rıhtımların işletme izni askıya alınmış olmasına ve bu bana yazılı olarak bildirilmiş olmasına rağmen, rıhtımlarda yükleme ve boşaltma faaliyetleri devam etmekte, yürütmeyi durdurma kararı yatırımcı tarafından ihlal edilmektedir" iddiasında bulundu. Firmanın en büyük hissedarı olan Muharrem Eskiyapan'ın AKP Kayseri milletvekili olduğuna dikkat çeken Altunok; fabrikanın tesislerinin açılışını da Başbakan Erdoğan'ın yaptığını hatırlatarak, yargı kararlarının uygulanmasından umutsuz olduğunu dile getirdi.

Kıyı yokoldu Altunok, Danıştay'a yazdığı dilekçesinde, fabrikanın yarattığı çevre tahribatı ile ilgili iddialarını anlattı:

Tahrip edilen doğa ve coğrafya, yok edilmek istenen tarım arazileri, yuttuğumuz çimento tozu ve maruz kalacağımız akciğer kanseri nedeniyle Hereke halkı olarak zarar göreceğimiz kaçınılmazdır.

Fabrika, yıllarca içme suyu olarak kullandığımız tek su kaynağını özelleştirme idaresinden satın alındı. Hereke halkı suyunu kaybetti. Fabrikada 1968 yılında üretime geçildikten sonra Hereke beldesinin dünyaca meşhur Çavuş Üzümü, kiraz ve zeytin ağaçları çimento tozundan kuruduğu için yok oldu.

TEM otoyolunun zemininin yağışlı havalarda fabrika sahasından yayılan çimento tozu nedeniyle kayganlaşmasından dolayı trafik kazaları meydana geliyor.

Hereke Kız Meslek Lisesi ve Hereke Lisesi'ne 80 metre, Endüstri Meslek Lisesi'ne 150 metre mesafeye 145 metre ek rıhtım inşa edildi. Benim çocuğum Endüstri Meslek Lisesi'nde eğitim görüyor. Çocuğumun Kömür ve klinger tozu içerisinde vinç ve kazık sesleri arasında eğitim görmesine engel olmak en doğal hakkım.

Rıhtımların inşa edildiği alanda Sümerbank Kadınlar Plajı ve Belediye Halk Plajı bulunmakta olup, Hereke halkı bu plajlardan yararlanıyordu. Hereke'nin 5 km olan kıyılarının tamamının 1978 yılında doldurulmuş olmasından dolayı kalan son doğal kıyı içerisinde bulunan iki plajımız da Bayındırlık Bakanlığı'nın onayladığı planlar ve fabrikanın inşa ettiği rıhtımlar nedeniyle beton yığını altında kaldı.

Rıhtımlara yanaşan gemiler sintine sularını gelişi güzel körfeze boşaltıyorlar."