5 Mart 2006 23:00

Binlerce kadının sesi Bursa'ya ulaştı

Savaşsız, sömürüsüz, özgürce yaşanılacak bir dünya isteyen binlerce kadının sesi Kadıköy'de çığlık oldu, Bursalı kız kardeşlerine ulaştı. Rengarenk flamaları ve dövizleri ile taleplerini dile getiren kadınlar, "Biz de yandık, Bursa'da yananlar aramızda, kurtuluşumuz ellerimizde" diyerek, bu yılki 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü Bursa'da bir fabrikada yanarak can veren tekstil işçilerine ithaf ettiklerini haykırdılar. Kapitalist sisteme karşı durma çağrısında bulunan kadınlar, Bursa örneklerinin yaşanmaması için mücadele etme andı içtiler. 8 Mart Kadın Platformu'nun düzenlediği mitinge katılan Kürt, Türk, Laz, Çerkes, işçi, memur, ev emekçisi 3 bini aşkın kadın, dün öğle saatlerinde Numune Hastanesi önünde buluştular. "Biz de yandık, Bursa'da yananlar aramızda, kurtuluşumuz ellerimizde" yazılı ana pankart arkasında toplanan kadınlar "Jin jiyan azadi", "Yaşasın 8 Mart", "Bursa'da yananlar aramızda" ve "Cinsel, sınıfsal, ulusal sömürüye son" sloganlarını attılar. Yerel kıyafetleri ile dikkat çeken Demokratik Özgür Kadın Hareketi üyesi kadınlar, töre cinayetlerinin son bulmasını isterken, EMEP'li kadınlar ise "Evde işte sokakta sömürüye ve şiddete karşı birleşelim" pankartı açtılar. Grev çadırlarından çıkıp alana gelen Serna Seral işçisi kadınlar da kadın sömürüsüne son verilmesini isteyerek, kadınlarla grevlerinin 171. gününü paylaştılar. Kadıköy İskele Meydanı'na kadar sloganlar ve alkışlarla yürüyen kadınları, polis en ince ayrıntısına kadar aradı. Bu arada kadın polislerin ellerinde karanfiller taşıması dikkat çekti. Bazı kadınlar "Geçen yıl cop vardı bu yıl karanfil mi?" diyerek polislere tepki gösterirken polisler ise karanfilleri arkalarında saklamakla yetindi. Miting Şair Sennur Sezer'in açılış konuşmasıyla başladı. Sezer, alanda olan ve olmayan tüm emekçi kadınları selamlarken; "Bursa'da yanan", "Çorlu'da direnen", "tarlada doğuran" sözcüklerinin emekçi kadınları anlatmakta yetersiz kaldığını ifade eden bir şiir okudu. Sezer'den sonra sahneye çıkan Aynur, Kürtçe şarkılarla kadınları coştururken miting alanında Rumca, Türkçe, Kürtçe ve Lazca şarkılar hep bir ağızdan söylendi.

Direnişten selam Mitingde konuşan Barış Anası Döndü Ergin, "Kadınların ezilmediği, ölmediği bir dünya istiyoruz" derken kadınların artık kardeş kanı akmasını istemediklerini söyledi. "Türk, Kürt, Çerkes, Laz analar ağlamasın. Silahları gömün" diyen Ergin, Türkiye'ye barışı kadınların getireceğini dile getirdi. Serna Seral işçisi Altun Göyçin ise grev çadırlarından alana selam getirdiğini ilan ederek insanca yaşamak için direndiklerini söyledi. Göyçin, Bursa'da yanan kadın işçileri unutmadıklarını ifade ederek kadın işçilerin her yerde iki kez sömrüldüklerini belirtti. Göyçin, kadın erkek ayrımcılığının kasıtlı yapıldığını belirterek kadınlardan sahte ayrımların farkına varmalarını istedi.


Notlar...
  • "Bebelere kreş istiyoruz" yazılı dövizlerle çalışan kadınların taleplerini dile getiren EMEP'li kadınlar, aynı zamanda çamaşır iplerine mandallarla tuturdukları "8 Mart" yazısı ile renkli görüntüler verdiler.
  • Mitingde bazı kadınlar ayaklarını sarı, kırmızı, yeşil renklere boyayarak yürüdüler.
  • DTP'li kadınlar, yerel kıyafetleri ile mitinge renk katarken kitlesellikleri ile de dikkat çektiler.
  • AMARGi'li kadınlar döviz ve sloganlarında hakkında müebbet hapis cezası istenen Pınar Selek'e destek verdi.
  • Mitinge katılan feminist kadınlar ise yürüyüş boyunca mini konserler vererek danslar ettiler.


    Kadınlardan birlik çağrısı Kadınlar İzmir'de yoksulluğa, savaşa, sömürüye ve ayrımcılığa karşı Gündoğdu Meydanı'nda buluştu. Bütün kadınlara mücadele çağrısı yapılan mitingde Bursa'da yanarak ölen kadınlar döviz ve sloganlarla anıldı. Öğle saatlerinde Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan 2000'i aşkın kadın Gündoğdu Meydanı'na yürüdü. Yöresel kıyafetler giyen, mor fularlar takan, davul, trampet ve bendir çalan kadınlar renkli görüntüler oluşturdu. Kadınlar "Yaşasın kadınların uluslararası birlik-mücadele-dayanışma günü", "Savaşa şiddete, tacize, tecavüze karşı kadınlar el ele", "Yaşasın iş ekmek özgürlük mücadelemiz" pankartlarını taşıdılar. Bursa'da yanan işçi kadınlar "Bursa'da yanan biziz", "18 yaşında Sadife, 27 yaşında Necla'yız" dövizleri ve "Bursa'da yananlar emekçi kadınlar" sloganları ile anıldı.

    İstihdam sağlansın Mitingin en kitlesel katılımını sağlayan DTP, "Savaşa, kadın katliamlarına geçit vermemek için örgütlenelim" pankartını taşırken, mitingde "Kadınlara gece çalışması yasaklansın", "Genel sağlık sigortasına hayır", "Parasız sağlık parasız eğitim" talepleri haykırıldı. EMEP Bornova İlçe Örgütü Bornova Cumhuriyet Meydanı'nda basın açıklaması yaptıktan sonra mitinge katıldı. Mitingte Platform adına konuşan Begüm Oğuz, "Bizler insanca yaşam ve eşitlik isteyen 40 bin dokuma işçisiyiz" diyerek New York'ta yakılan 115 dokuma işçisi kadını hatırlattı. Sözleşmeli personel, esnek çalışma, taşeronlaştırma gibi uygulamaların kaldırılarak çalışma yaşamı dışında bırakılan kadınların istihdamının sağlanması gerektiğini belirten Oğuz, Kürt sorunun barışçıl ve siyasal yöntemlerle çözülmesini istedi.


    İşyeri mi yangın yeri mi? 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle bir araya gelen kadınlar oluşturdukları platform ile miting düzenlediler. Özay Grup Fabrikası'nda çıkan yangın sonucu hayatını kaybeden 5 kadın işçiye adanan 8 Mart mitingine aralarında DİSK/Tekstil üyesi ve BPO'da direnişte olan kadın işçilerin de bulunduğu binin üzerinde kadın katıldı. Doksan altı yıl önce ipek işçisi kadınların, İpekçilik'ten Kozahan'a yürüdükleri güzergahtan yürüyen kadınlar, "İşyeri mi yangın yeri mi" diyerek ölen kadın işçiler için 96 yıl sonra yeniden Kozahan'daydılar. "Görünmeyen emek sesini yükselt", "Her gün 8 Mart her gün mücadele" ve "Susma sustukça sen de yanarsın" sloganlarının atıldığı eylemde basın metnini 8 Mart Bursa Kadın Platformu adına DİSK/Tekstil Sendikası Bursa Şube Başkanı Muammer Özer okudu. "Bizler bugün yanarak yaşamını kaybeden 5 kadın için 1910 yılında grev yapan ipekçi kadınlar için, 1911 yılında yanarak ölen 140 kadın için ve tarih boyunca süren kadın mücadelesi için buradayız" diyen Özer, eşitsiz güç ilişkilerinden beslenen şiddetin ayrımcılığı güçlendirdiğini belirtti. Kadına yönelik şiddetin sistematik olarak yeniden üretildiği bir diğer alanın da medya olduğunu dile getiren Özer, umut ve barış dolu bir dünyanın mümkün olduğunu dile getirmek için 96 yıl sonra yeniden Kozahan'da olduklarını ve kadınların barış dolu bir dünya istemini beyan ettiklerini ifade etti.


    BEYAZIT'TA DA EYLEM VARDI İstanbul Beyazıt'ta düzenlenen bir başka 8 Mart eyleminde ise Saraçhane Parkı'nda toplanan 1500 kadın ve erkek yolu kapatarak sloganlarla Beyazıt'a yürüdü. Aralarında Haklar ve Özgürlükler Cephesi, DHP, Emekçi Hareket Partisi ve Partizan gibi çeşitli kitle örgütleri ve bazı sendika şubelerinin de bulunduğu kitle adına Eylem Duygu Çağlar yaptığı açıklamada "Emperyalist saldırganlığa, cinsel, ulusal ve sınıfsal sömürüye karşı" kadınları mücadeleye çağırdı. 8 Mart'ın başta işçi kadınlar olmak üzere ezilen, sömürülen bütün kadınların günü olduğunu belirten Çağlar, savaşlarda en büyük acıları çeken kadınların tecavüzü, evlat acısını ve ölümleri beraber yaşadığını ifade etti. Yapılan konuşmaların ardından şiirler okunan eylem, Grup Yel, Güneşe Türkü ve Grup Yorum'un söylediği marşlarla ve çekilen halaylarla sona erdi.



    Sarıyer'de şenlik Emek Partisi (EMEP) Sarıyer İlçe Örgütü de önceki gün Emekçi Kadınlar Şenliği düzenledi. Tarabya Üstü Seram Türküevi'nde yapılan şenliğe yaklaşık 100 kişi katıldı. 'Kadın sorunu ülke sorunudur', 'Görülmeyen emek sesini yükselt', 'Cinsel ulusal sınıfsal sömürüye son' dövizlerinin bulunduğu etkinlikte açılış konuşmasını EMEP İlçe Başkanı Seval Kılıç yaptı. Şenliğe katılan Eğitim Sen 3 No'lu Şube Kadın Komisyonu'ndan Nebat Bükrek, 8 Mart'ın tarihçesini anlatırken Şair-Yazar Gülsüm Cengiz ve Şair Taşkın Aşan da şiirler seslendirdi. Oğuz Bozkuş, Melih Fırıncı, Nesime Kaya ve İsmail Çakmak'ın türküler söylediği şenlik halaylarla son buldu.



    Taksim'de eylem Taksim tramvay durağında bir araya gelen İmece'li kadınlar açtıkları "Kimsenin namusu değiliz", "Kadınız 24 saat emekçiyiz" yazılı pankartı arkasında toplanarak Galatasaray Lisesi'ne kadar tek sıra halinde yürüdü. Kadınlar," Mutfaktaki tencere kimin umrunda dünyanın yükü benim sırtımda", "Cinsel ulusul sınıfsal sömürüye son" şeklinde sloganlar attı. Kısa bir tiyatro oyununun da sergilendiği eylemde, şiirler okundu. Kadınlar adına basın açıklamasını okuyan Meltem Öztürk, kadınların cins ayrımcılığına, ezilmeye, cinsel sömürüye, şiddete karşı seslerini en çok yükselttikleri 8 Mart'ta, seslerini duyurmak için alanda olduklarını belirterek "Erkek egemenliğinden beslenen kapitalist sistem biz kadınları eziyor. Eğitimden, sağlıktan, emeklilikten ve benzeri hizmetlerden elini çeken devlet bu işleri bizim sırtımıza yüklüyor" diye konuştu.


    İllerde kutlamalar 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü bir çok ilde eylem ve etkinliklerle kutlandı.

    Tunceli Tunceli'de Kışla Meydanı'nda düzenlenen mitingde bir araya bine yakın kadın, barış taleplerini dile getirerek, kadına yönelik şiddetin son bulmasını istedi. Mitingde konuşan Tunceli Belediye Başkanı Songül Erol Abdil, "Biz kadınlar şiddete maruz kaldık, yoksulluğa mahkum bırakıldık. Barış için çaba sarf etmek biz kadınların en temel görevi olmalı" diye konuştu. Mitinge katılmak için Pertek ve Hozat ilçelerinden gelen kadınlar jandarma tarafından ilçe çıkışlarında durdurularak, engellendiler.

    Gebze Gebze Petrol-İş Temsilciliği'nde emekçi kadınlar günü nedeniyle panel yapıldı. Panele Tekno Kauçuk, Level Kimya ve Mega Plast'ta çalışan yaklaşık 30 kadın işçi katıldı. Panelde kadın üzerindeki şiddet ve işyerlerinde çalışma koşullarının ağırlığı ve ücret eşitsizlikleri eleştirildi. Panelin sonunda sinevizyon gösterimi yapıldı.

    Antep Gaziantep Kadın Platformu Yeşilsu Parkı'ndan Adliye önüne kadar yürüyüş düzenledi. Platform adına ortak açıklamayı okuyan Berivan Özpolat, 8 Mart'ın dünya kadınlarının yüzyıllardır yürüttüğü özgürleşme mücadelesinin kutlandığı ve kadınların güncel taleplerinin ifade edildiği bir gün haline geldiğini belirtti. Basın açıklamasının ardından EMEP'li kadınlar belediye otobüslerinin satışına karşı imza standı açan Gazi-Ulaş işçilerini ziyaret ederek destek verdiler ve topluca imza attılar.

    Mersin EMEP Mersin İl Örgütü Kadın Komisyonu, Kristal-İş Sendikası salonunda etkinlik düzenledi. Etkinlikte konuşan EMEP İl Yöneticisi Hülya Kadı, işçi ve emekçi kadınların 1800'lü yılların çalışma koşullarında olduğu gibi sigortasız, sendikasız, kadın sağlığına zararlı ortamlarda çalıştırıldıklarını söyledi. BDSP, DHP, EKD-G, ESP, HÖC ve Partizan üyeleri de İstasyon önünde toplanarak İstiklal Caddesi boyunca sloganlarla Mersin Gazeteciler Cemiyeti önüne kadar yürüdü.

    Adana Adana Büyükşehir Belediyesi önünde toplanan kadınlar Uğur Mumcu Meydanı'na kadar yürüyüş düzenledi.

  • Evrensel'i Takip Et