15 Aralık 2002 22:00

Rantiye savaşı bekliyor

Irak'a yönelik saldırının Türkiye'ye vereceği zararın maddi boyutu, milyarlarca doları bulacak. Petrol fiyatlarının fırlaması, ekonominin bütün dengelerini alt üst edecek. İhracatın azalması işsizliğin artmasını, ücretlerin daha da düşmesini ve zamları gündeme getirecek. Ancak rantiye bu verilere bakarak hareket etmiyor. Borsa spekülatörleri, savaşı da karlı bir yatırım haline getirme hesaplarını şimdiden yapmaya başladılar bile. AKP'nin tek başına iktidara gelmesiyle borsada bir yükselme, döviz ve faizlerde ise düşme yaşanmıştı. Bu düşüş, Avrupa Birliği'nin tarih vereceği tahmini ve IMF'nin yeni hükümeti desteklemesi gibi gelişmelerle bir süre daha devam etti.

İyi beklentiler alındı Devlet İstatistik Enstitüsü'nün (DİE) yılın dokuz ayındaki büyüme rakamını yüzde 6.2 açıklaması ve yıl sonu beklentilerin de yüzde 7 olması, Kasım ayı enflasyonunun TEFE'de yüzde 1.6, TÜFE'de 2.9 çıkması piyasalardaki olumlu havanın dayanağı oldu. Bütün hesaplar bunun üzerine kuruldu. Beklenti; Türkiye'nin büyümesi ve istikrara kavuşması olunca, hisseler de bu beklenti üzerine işlem gördü. Dolar ve faizin düşmesi spekülatif fonları borsaya yöneltti. Ancak AB'den net bir tarihin çıkmaması, büyümenin tüketimden çok stok değişimi ile ucuza ihracata dayalı olması ve nihayetinde de Irak'a yönelik saldırının hemen hemen kesinleşmesi bir anda borsanın beklentilerinin bu yöne kaymasına yol açtı. Merkez Bankası'nın (MB) geçtiğimiz hafta içerisinde açıkladığı rapor da bu gelişmeyi destekliyor. MB'nin korkuları her ne kadar makro ekonomik anlamda korkular olsa da, korkular yine de piyasalarda oluşacak havayla ilgili. Irak'ta bir operasyon TL'nin değerini düşüreceğinden, yükselecek dolar veya Euro kuru enflasyon üzerinde baskı yapacak. Dolayısıyla bütün beklentiler Irak savaşının başlaması üzerine kurulu. Borsa uzmanları Irak'ta savaş başlamazsa bunun borsa için büyük bir tehlike olacağını çünkü Irak sorununun Türkiye'nin istikrarını etkileyeceğini savunuyorlar. Tahminlere göre, Irak'ta yapılacak bir operasyon 200 milyar doların üzerinde maliyet getirecek. Economic Intelligance Unit (EIU) Irak operasyonu başlarsa petrol fiyatlarının 40 dolar seviyelerine kadar yükseleceğini belirtiyor. Bu Türkiye ile doğrudan ilişkili. 40 dolarlık petrol demek enflasyonist baskı anlamına geliyor. Dolayısıyla bu olumsuz beklenti borsanın satacakları arasında yerini aldı bile.

Sıra kötü gerçeklerde Normal koşullarda piyasada beklentiler alınır, gerçekler satılır. Öncelik beklentilerde olur. Kriz anlarında öncelik yer değiştirir. Gerçekler aniden satılır, beklentiler sonraya ertelenir. Piyasalarda, şimdi en önemli beklenti Irak savaşı. Bunun örneğini daha önce dünya borsaları yaşadı. 7 Aralık 1941'deki ani Pearl Harbour baskınına, New York borsası ilk anda yüzde 10'luk kayıpla yanıt verdi, ama aynı borsa 1 yıl sonra yüzde 15.3 yükseldi. Aynı hava Kore Savaşı'nda, Küba Krizi'nde, Vietnam Savaşı'nda, Kuveyt İşgali'nde ve en son 11 Eylül saldırılarında da yaşandı. İlk anda yüzde 10'lar civarında değer yitiren borsa, sonra yeniden yükseldi. Aynı şey Türkiye borsasında da yaşandı. 10 Eylül 2001 günü ile 13 Eylül 2001 günü arasında yüzde 15'e yakın değer yitiren İMKB 100 endeksi, takip eden aylarda yeniden yüzde 30'lara varan oranlarda değerlendi. Acı gerçekleri satmayı bilenler, binlerce kişinin öldüğü ve daha fazla yoksulluk anlamına gelen savaştan karlı çıkmayı bildiler.


BÜYÜME BEKLENTİSİ YÜZDE 7 2003 yılı ekonomik büyümesinin yaklaşık yüzde 7 oranında olacağı tahmin ediliyor. Yetkililer, geçtiğimiz yıllarda küçülen ekonominin, tam olarak krizi atlatabilmesi ve yeniden canlanabilmesi için en az yüzde 7 oranında bir büyümenin gerektiğini vurguluyorlar. Yetkililer, ilave bir yatırım yapmadan bile, sadece mevcut kapasiteyi kullanarak, gayri safi milli hasılanın, 220 milyar dolara çıkartılabileceğini savunuyorlar. Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını kapsayan yılın üçüncü 3 aylık döneminde, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 7.8 oranında büyüyen Türkiye'nin, 2002 yılını ortalama yüzde 6.3'lük bir büyüme oranıyla kapatacağı tahmin ediliyor. IMF ile yürütülen Stand By programı çerçevesinde ise 2003 ve 2004 yılları için ortalama yüzde 5 oranında bir büyüme öngörülüyor.

Evrensel'i Takip Et