22 Mayıs 2015 01:00

10dan sonra bize yeni alanlar açılacak

AKP’nin seçimlerde yeter sayıya ulaşmasını istemeyen pek çok kişi, HDP’yi adres olarak görüyor. “10dan Sonra Seçim İnisiyatifi” işte bu adresi daha yüksek sesle söylemek için doğdu. Melis Özbakır ve Sidar Gürkan, HDP’nin barajı aşmasıyla, kendilerine yeni alanlar oluşacağını, rahat bir nefes alacaklarını ifade etti.

Paylaş

Sinem UĞURLU
İstanbul

HDP’nin parti olarak seçime gireceğini açıklamasının ardından, seçim öncesi tartışmalara damga vuran en önemli konu yüzde 10 seçim barajı oldu. Özellikle, AKP’nin anayasa değişikliği ya da tek başına iktidar olması için yeter sayısına ulaşmasını istemeyen pek çok kişi, HDP’yi en önemli adres olarak gördü. “10dan Sonra Seçim İnisiyatifi” işte bu adresi daha yüksek sesle söylemek için doğdu. HDP’li olmayan ama HDP’nin ilkelerini benimseyen genç bir ekip, başta İstanbul olmak üzere, Ankara, İzmir, Eskişehir, Mersin gibi illerde “Nefes almak için” HDP’ye oy istiyor, sosyal medyada büyük ilgi gören videolar hazırlıyor, eğlenceli söylemler tercih ediyor. 10dan Sonra ekibinden Melis Özbakır ve Sidar Gürkan, HDP’nin barajı aşmasının, kendini baskı altında hisseden pek çok kişi için yeni alanlar oluşturacağını, rahat bir nefes aldıracağını söylüyor.

Siz kimsiniz, nasıl ortaya çıktı 10dan sonra?
Melis Özbakır: Biz Gezi direnişi sonrasında ortaya çıkan dayanışmalarda yer alan ve işgal evlerini kuran bir gruptuk Kadıköy’de. Önümüzde seçimler vardı ve bir şeyler yapma gereği duyuyorduk. Bir şekilde bu fikir ortaya çıktı. Çevremizdeki arkadaşlarımızla bağlantıya geçtik. Toplantılar ve tartışmalar sonunda “10dan sonra” oluşmuş oldu, sonra da yayıldı.  

Doğrudan HDP’ye oy istiyorsunuz. Ama neden HDP içinde çalışmıyorsunuz?
Melis:
Kampanyamız bağımsız bir çalışma. Ekipte HDP’li olmayanlar çoğunlukta. Sadece seçim çalışması yürütüyoruz. HDP’nin hem barajı yıkma, hem de başkanlık sistemini engelleme konusunda oynayacağı rol, kampanyanın oluşmasında çok etkili oldu.

‘NEFES ALMAK İSTİYORUZ’

Kampanyanızda “Nefes almak için oylar HDP’ye” diyorsunuz. Nefes almanızı zorlaştıran şey ne?
Sidar Gürkan:
İktidarın yasalarıyla, sokakta kolluk kuvvetleriyle üstümüzde uyguladığı baskı. Seçimler öncesinde de biz kendimize nefes alma alanları oluşturuyorduk aslında. Gezi direnişinden sonra dayanışmalarda, işgal evlerinde, yerel mücadele alanlarında. HDP, nefes alma alanının bu seçimlerde tekabül ettiği yer. Yüzde 10 barajıyla kendi aldığı oydan haksız bir şekilde çok daha fazla temsil edilebilen, bu çoğunluğu da kendi çıkarı için kullanabilen bir iktidarla karşı karşıyaydık. Bu iktidarın tepemizdeki çubuğu da her geçen gün biraz daha aşağı iniyordu ve bizim de nefesimiz kesiliyordu. O yüzden nefes almak için diyoruz. Çünkü gerçekten nefes almak istiyoruz. Bunun yolunun da bu seçimlerde HDP’den geçtiğini düşüyoruz.

‘GEZİ’DEKİ MİLYONLARDAN OY İSTİYORUZ’

Şenlikli bir seçim kampanyası yürütüyorsunuz. Videolarınız, hazırladığınız çağrılar vs. Bunda, Gezi direnişinin oluşturduğu iklimin bir etkisi var mı?
Melis
: Elbette. Biz Gezi’den sonra bir araya gelmiş ve Gezi’nin bakiyesiyle var olmuş insanlarız. O yüzden Gezi’de sokağa çıkan milyonlardan da oy istiyoruz. En çok oyu onlardan istiyoruz hatta. Ortak dili o zaman oluşturan insanların, şimdi de bu ortak dili benimseyeceğini ve seçimler için de kabul edebileceğini düşünüyoruz.

O halde daha net bir biçimde oy istediğiniz bir kesim var. Sözünüzü tam olarak kime söylüyorsunuz?
Melis:
Bu tartışmayı çok yaptık. Benim kafamda net: Kararsız olan, oyunu kime vereceğini belirleyememiş, gönlü HDP’den yana olan, ama HDP’ye de eli gitmeyen insanlardan daha çok. Çünkü bu seçimlerde başka alternatif olduğunu düşünmüyoruz. Despotluğa karşı alternatif net. Gezideki milyonlar için de, benim annem için de net olmalı. Ama insanların o kararsızlığı ön yargıları, inşa edilmiş olan algılarından dolayı farklı şeyler denemeye çalışıyoruz. O algıların Gezi’de yıkıldığını gördük. Seçimlerde de aynı dili kurarak yıkılabileceğini düşünüyoruz. Gülerek, pozitifliği benimseyerek, kurucu bir dille bu kampanyayı yürütüyoruz.
Sidar: Yaşadığımız, mücadele ettiğimiz yerlere bakınca da kimden oy istediğimiz anlaşılıyor. Kadıköy, Beşiktaş, Şişli, Taksim. Daha çok kentli, beyaz yakalı, kararsız, genç, yıllardır kerhen hep CHP’ye oy vermiş insanların oyunu istiyoruz. Oy istemedeki samimiyetimiz de şuradan geliyor. Biz de buralardayız. Oy istediğimiz insanlarla yan yana oturuyoruz, aynı bakkala giriyoruz. Biz bulunduğumuz yerlerde oy istiyoruz. Seçim bittikten sonra da burada olacağız. Önce de buradaydık zaten.  

‘KÖTÜNÜN İYİSİ OLDUĞU İÇİN DEĞİL’

Yerel seçimlerde, AKP’yi geriletmek adına Sarıgül’e beğenilmese de oy verme çağrıları yapıldı, “Tatava yapma, bas geç” diyerek. Sizin kampanyanız da, başkanlık sisteminin gelmemesi ve barajın fiili olarak yıkılması için HDP’ye oy verme çağrısı yapması bakımından benzeştiriliyor. Buna katılır mısınız?
Sidar:
Hiç benzeştirmiyoruz. Bir kere, biz inandığımız bir şey için oy istiyoruz. Hepsiyle değilse bile, HDP’nin savunduğu ilkelerde kesişimlerimiz var. Kadın, ekoloji, halklar ve inançlar konuları bizim de inandığımız konular. Aslında biz mücadelemizde HDP’yle ortaklaştığımız için oy istiyoruz. Adının HDP olduğundan bağımsız, böyle bir programda bizde dokunan şeyler olduğu için HDP’ye oy istiyoruz.  
Melisa: Kötünün iyisi olduğu için değil.

Sizin de dediğiniz gibi, gönlü HDP’den yana olan, ama HDP’ye de oy verme konusunda kararsız olanlara ne söylemek istersiniz?
Melis:
İnsanlar yıllarca zorunda kaldığı için oy verdi. Bizim kurmaya çalıştığımız şeylerin bir karşılığını HDP’de görebildiğimiz için HDP’ye oy istiyoruz. Barajın geçilmesiyle mümkün olamayacak şeyler de var elbette. Ama barajın geçilmesi, başka kanallar oluşmasına zemin hazırlayacak bir şey. Hiç güneş girmeyen kapkaranlık bir oda var ve HDP o perdenin açılmasında, içeriye biraz ışık girmesinde etken olacak barajın aşılmasıyla.
Sidar: Biz insanlardan gak guk etmeden bu seçimde HDP’ye oy vermelerini istiyoruz. Ve güvenmelerini istiyoruz. O oyu verin, çünkü çok önemli. HDP’nin barajı geçememesi durumunda olabilecekler bizi tedirgin ediyor. Nefret ekiyorlar topluma, biz bu nefrete karşı umuda oy istiyoruz. En gerçek şeyi yapıyoruz şu an.

İNSANLAR HDP’YE İKNA OLMAK İSTİYOR

*Nasıl çağrılar yapıyorsunuz? Çalışmalarınız nasıl ilerliyor?
Melis:
Sabahları 7’den 10’a kadar işe gidiş vakitlerinde, toplu taşıma girişlerinde,7’den 10’a kadar bildiri dağıtıyoruz. Yani 10’dan önce HDP’ye oy istiyoruz. İnsanların tepkileri çok güzel. Onlara, “HDP düşündüğünüz gibi bir öcü değil. HDP’nin benimsediği şeyler, hepimizin benimsediği ilkeler” diyoruz. Bir kartvizit hazırladık. HDP’nin barajı geçmesi ve geçmemesi durumunda olacakları gösteren bir diyagram içeriyor bu. Bir de “HDP’ye oy verebilirdim ama HDP şöyle şöyle olmasaydı, bölücü olmasaydı, laikliği savunsaydı” gibi bir bildirimiz var. Üretilen bu bahanelere cevap verdik 10 maddeyle. Bizim gözümüzden HDP’ye neden oy verilmesi gerektiğini anlatıyoruz. “O baraj yıkılacak”, “Nefes almak için HDP’ye oy ver” diyerek oy istiyoruz. Bunlar ekmek gibi gidiyor. İnsanlar çünkü gerçekten HDP’ye ikna olmak istiyor.

10’DAN SONRA NE OLACAK?

Diyelim ki, HDP seçimlerde barajı aştı. Peki ondan sonra?
Sidar:
Biz şimdilik, HDP’nin seçimlerde barajı aşmasını önümüze koyduk. Biz 10 derken, barajı işaret ediyoruz. “dan sonra” kısmı baraj aşıldıktan sonra olacaklar. 10dan Sonra bize yeni alanlar açılacak. 10dan Sonra bu despotik rejimin gücü azalacak. Kendi mücadelerimizi örgütleyecek kanallar bulacağız. 10dan Sonra örneğin başkanlık sistemini konuşmuyor olacağız bir süre. Seçimden sonra tekrar tartışmalar yapabiliriz. Şimdilik en önemli gündem 7 Haziran. 7 Haziran’dan sonrasına, 10dan Sonra bakacağız. (gülüyor)

ÖNCEKİ HABER

Venezuela’nın mavi altını ABD’ye tehdit mi?

SONRAKİ HABER

'Düşünmezseniz yoktur'dan 'Neyiniz Eksik'e: AKP’nin Kürt sorunu ile imtihanı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa