Gençliğin Değeri ve Metal Grevi!
Metal işçileri kendi omuzlarında bütün gençliğin gelecek mücadelesini de taşıyor. Biz omuz verdikçe güçlenecek ve sermaye hükümetinin, gençliğin kendi çarkını döndürecek bir makine parçasından fazlası olduğunu görecek!
AKP Hükümetinin yeni sözcüsü Davutoğlu, ‘Ailenin ve dinamik yapının korunması’na ilişkin yeni bir program açıkladı. Hemen bu açıklamanın ardından burjuva medyanın seçkin televizyonlarında arzı endam eyleyerek nüfus planlaması/nüfus kontrolü yerine, neden dinamik nüfusu tercih ettiklerini açıklamaya girişti!
Ülkenin genç bir nüfusa ihtiyacı olması ile başlayan cümle; gençlere iş alanı açacağız gibi ne zaman ve nasıl olacağı belli olmayan, patron hükümeti AKP’nin 12 yıllık deneyimiyle uyuşmayan/yalanlanan laflarla sürdü gitti.
Seçim dönemine yaklaştıkça hükümetin gençliğe verdiği değer göz yaşartıcı bir mertebeye ulaşırken, bu söylenenlerin gerçek yaşam ile arasındaki uçurum artıkça arttı. Her gün neredeyse birkaç genç iş cinayetlerinde öldürülür, onlarcası iş kazalarında ellerinden, parmaklarından olur, sokak ortasında gençler vurulurken daha net anlaşılıyor ki; hükümet için gençlerin değeri iş gücü olarak ürettikleri değerden ibaret. Bir makine parçası gibi çalışıp az masrafla çok iş yapar patronların karına kar katarsa, hele de bu parçadan milyonlarca olur ve birini diğerinden daha ucuza mal edebilirse sermaye, değmeyin keyfine!
KAN BEDELİ İLE KAR DÜZENİ!
Kendisine kalifiye eleman yetiştirme sürecini bile sermaye ve hükümet el ele topluma yıkmış; eğitim, barınma, ulaşım, sağlık gibi en temel hizmet alanlarını bütünüyle piyasaya açarak bu alanları kar ve rant alanına dönüştürmüştür. Kısacası hükümet için her genç para demektir. Ölümleri bile ucuz olmalıdır.
Kan bedeli ödenecek, kar düzeni sürdürülecek ne de olsa! Binlerce gencin bu düzen dışında başka bir seçeneği olmadığını bilsin diye, anaokulundan başlar ‘değerler eğitimi’. Okul bir sorgulama, tartışma alanı olarak gençlerin beyinlerine ‘olmadık şeyler’ sokmasın diye tek tipleştirme ve ezber, hakim eğitim anlayışı haline getirilmiştir.
Eğitim politikaları; emperyalist savaş tüccarlarının ve ülkemizdeki işbirlikçilerinin, kar için savaşlarını gizlemek ve hakların birleşmesini engellemek için mezhepçiliği ve ırkçılığı körüklüyor! Dinamik bir nüfus içinde kaybolup gider mezhepçilik ve ırkçılıkla köreltilmiş ölü askerlerin bedenleri!
Soma’da onlarca işçinin ölümüyle bir kez daha yüzleşmiştik geleceğimizle. Belki biraz daha iyi belki biraz daha kötü ama işte o dinamik nüfus ağır çalışma koşullarında biraz daha iyi bir gelecek için hayatı boyunca çalışıyor. Bizlerin emeğiyle patronlar zenginleşiyor.
12 bin metal işçisi bu çalışma koşullarını kabul etmediklerini, insanca çalışıp yaşayabilecekleri bir sözleşme istediklerini söyleyerek grev kararı aldı. Nasıl MESS -Metal patronlarının sendikası- ve hükümet el ele vererek bu grevi engellemek, bütün işçi sınıfının hak arayışının önüne geçmek istiyorsa; bizlerin de bu grevi tüm işçi sınıfının ve onun gençliğinin bugünden yarını inşa etmesi ve gelecek mücadelesi olarak görmesi gerekiyor. Metal işçileri kendi omuzlarında bütün gençliğin gelecek mücadelesini de taşıyor. Biz omuz verdikçe güçlenecek ve sermaye hükümetinin, gençliğin kendi çarkını döndürecek bir makine parçasından fazlası olduğunu görecek!
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Tehlike nedir?
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Özgürlükçü Anayasa
1 Mayıs ve sonrası
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
