27 Mart 2020 00:36

Salgın, yıllık iznin heba edilmesine gerekçe olamaz

tekstil fabrikası

Fotoğraf: DHA

Paylaş

SORU: Merhaba, İstanbul’da bulunan bir otelde çalışıyorum. Bu süreçte malumunuz işyerleri kapanıyor. Biz de bu olaylardan payımıza düşeni yaşıyoruz maalesef. İşyerimiz 1 Nisan itibariyle 2 aylığına (daha uzun bir süre de olabilir) kapandı. 1 Nisan’a kadar yıllık izinlerimizi kullanıyoruz. Fakat kapanışla ilgili yapılan bir tebligat yok. Hiç bir belge imzalatmadılar. Sadece kısa çalışma ödeneğinden yararlanacağımızı, maaşlarımızın yüzde 60’ını alacağımızı ve sağlık sigortasından yararlanacağımızı sözlü olarak bildirdiler. Bizim bunu kabul etme zorunluluğumuz var mı? Yoksa sözleşmemi tek taraflı feshedebilir miyim? Feshedersem tazminatımı alabilir miyim?

CEVAP: İyi günler. Yıllık izin, işçiler açısından bir dinlenme süreci olarak hem İş Kanunu hem de anayasal bir hak olarak düzenlenmiştir. Anayasa’nın 50. maddesinde, “Dinlenmek çalışanların hakkıdır” ve İş Kanunu’nun 53. maddesinin 2. fıkrasında, “Yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez” denilerek bu hakkın kullandırılmasının gereği düzenlenmiştir. Ancak, anayasal bir dinlenme hakkı olan ücretli yıllık izinlerin, bir mücbir sebep olan salgın hastalık koşullarında işçilere kullandırılması Anayasa’ya ve kanuna aykırıdır hem de yıllık iznin çalışanlar için bir dinlenme süresi olması göz ardı edilmektedir. Dolayısıyla, işyerinde işin durdurulmasını gerektiren bir salgın hastalık gibi sebebin ortaya çıkması, yıllık iznin kullandırılmasının gerekçesi olamaz. Zira, zorunlu nedenlerle işin durması veya benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi hallerinde, işveren İş Kanunu’nun 64. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, iki ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırabilecektir. Bu iki aylık telafi çalışması süresi ise, 5 gün önce koronavirüs kapsamında alınan önlemler ile ilgili olarak cumhurbaşkanı kararnamesi ile 4 aya çıkarıldı. Üstelik, bu çalışmalar fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmaz.

Dolayısıyla, anayasal bir dinlenme hakkı olan yıllık iznin bu süreçte kullandırılması hukuka uygun değildir.

İş Kanunu’nun işçi ve işveren açısından derhal fesih hakkını düzenleyen 24. ve 25. maddelerinin 3. bendinde, “zorlayıcı sebep” açısından iş sözleşmesinin feshedilebileceği durumu düzenlemektedir. İşçi açısından iş sözleşmesinin haklı nedenle derhal feshini düzenleyen 24. maddenin 3. bendi, “İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa” düzenlemesini içerir. Salgın hastalık da zorlayıcı neden olarak kabul edilmektedir. İşçi, iş sözleşmesini bu gerekçe ile feshetmesi durumunda kıdem tazminatını alabilir. Ancak, işçi iş sözleşmesini kendisi feshetmiş olduğu için ihbar tazminatını alamayacaktır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...