30 Mayıs 2018 00:59

Krizdeyiz... Ver mehteri

Krizdeyiz... Ver mehteri

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Dolar 5 lirayı zorlamaya başlayınca faiz lobisi, siyonistler, üst akıl, dış güçler yine propagandanın kendilerine ayrılan mümtaz köşesinde yerlerini aldılar. Artık ezbere biliyoruz; iktidar, altından kalkamadığı her sorunu dış güçlerin müdahalesi olarak okutmayı seviyor. Aldatan, kandıran, kıskandığı için memleketi yıkmaya çalışan, büyük resmi çizen hep onlar. Bunlar şimdi de Türkiye’nin büyümesine tahammül edemedikleri için dolar operasyonu yaparak kriz çıkarmaya hazırlanıyorlar! Gezicileri, beka tehdidini, FETÖ’yü, Kürtleri kışkırtan lobilerin şimdi ipini saldığı yeni kötülük bu. Ama kriz siyasi iktidarın üzerine topla tüfekle, ‘ver mehteri’ coşkusuyla gidebileceği bir şey değil. Bunun için bir yandan “Yok ki, kur mur hikaye”diyerek sorunu öteliyor, diğer yandan da faiz lobisine bindirmeye devam ediyor. Lafla peynir gemisi yürümediği için çarşıda pazarda dün 3’e aldığını bugün 5’e alan vatandaş için yok demekle kriz yok olmuyor.

Buradan dış güçleri, lobileri, üst akılları küçümsemek gerektiği anlamı çıkmasın. Bunlar her zaman vardırlar. Ama iktidar temsilcilerinin ve ak medyanın gösterdiği yerde değil. Emperyalist devletlerin egemenlik alanlarını genişletmek, dünya yüzündeki hegemonik etkilerini güçlendirmek için kesintisiz lobi faaliyetinde bulunduğu bir gerçek. Komplolar, kumpaslar, siyasi krizler bu faaliyetin doğasında var.

Ama bunu, ilgili ülkelerde elverişli ilişkiler kurmadan, bu lobilerin faaliyet alanlarında dans eden siyasi iktidarlara çengel atmadan yapabilmeleri mümkün değil. O yüzden siyasi iktidarın halka gösterdiği büyük resimde hep bu kısım eksiltilir. Oysa resmin en önemli konusudur bu iç içe geçmişlik.

O halde; büyük resim diye ortaya sürülen detaylara değil gerçekten o büyük resme odaklanmakta fayda var. Onu da ancak, kendi çevresinde devlet ihalelerinden, imkanlarından, yasal ve siyasi ayrıcalıklardan yararlanan yandaş bir sermaye grubu yaratan iktidarın aynadaki yansımasında görmek mümkün. Bu yaratılmış, asalak sermaye grupları yıllardır devlet ve banka teminatıyla borçlanarak üstlendikleri büyük inşaatlar sayesinde risksiz kazançlar elde ettiler. Köprüler, havaalanları, yollar, termik ve hidroelektrik santraller, hızlı trenler, kömür madenleri vb. akla gelen birçok şeyin yapımı giderek tekelleşen bu gruplara verildi. Tekeller birtakım ‘dış güçlerle’ ilişkiler kurdular, yabancı tekellerle ortaklıklara girerek kâr üstüne kâr elde ettiler. Sıkıştıklarında ya da borç ödemekte zorlandıklarında borç yapılandırmaları için Hükümetle masaya oturdular. Katlanan kişisel servetin maliyeti “yerli-milli” bir borç olarak vatandaşa kakalandı.

Bugün bu yerli-milli borcun miktarı 450 milyar doları bulmuş durumda. Ama borcu borçla ödemek için sıcak paranın arandığı yer de dış güçlerin ekonomik karargahları. Bu karargahlarda yerli-milli lobi faaliyeti yürüterek aranan elbette sadece sıcak para değil. Emperyalist devletlerle herhangi bir anlaşma karşılığında milyonlarca dolarlık silah alımı için taahhütte bulunuluyor, mesela şeker fabrikalarının satışı oralarda karara bağlanıyor.

Dış güçleri ve lobileri uzakta aramaya gerek yok. Piyasa iktisadının ve siyasetinin ayrılmaz parçasıdır lobicilik. Siyasi iktidar da bu gücün dışında değildir. Onun bir uzvu, çarkın bir dişlisi, tırnağın etidir.

Krizi tetikleyen de bugün bize yerli-milli diye yutturulan politik icraatın ta kendisidir.

Zaten iktisatçılar denizin sonunun görüneceğini, görünmek üzere olduğunu yıllardır söylemekteydi. Şimdi o gün geldi.

Hal böyleyken, faaliyetlerinin iç yüzünü ortaya çıkardığı için devlet ayrıcalıklarından en çok faydalanan tekellerin ikisi Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Çiğdem Toker’e milyonlarca liralık ceza davası açtı.

Büyük resim içine propagandayı boşa çıkaran gerçekleri açıklayanlara reva görülen bu türden muameleleri de eklemezsek eksik kalır. Çünkü resimde en yerli-milli olan, gemisini yürütenlerin huzurunu kaçıranlara yapılan muamelenin bize özgü türüdür.

Çünkü istenir ki lobilerden, dış güçlerden, üst akıllardan kurtulmak için Lozan anlaşmasının miadının dolacağı 2023’e gün saymaya ayarlanmış seçmen kuşa baksın. Hayali bir vizyonla uyuşukken her gün biraz daha borçlandığını fark etmeyen, lobinin aynadan yansıyan suretini fark edemeyen yurttaş için gelsin yerli-milli mehter.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...