11 Nisan 2018 00:15

Kimyasal silah

Kimyasal silah

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Suriye’de gelişmeler Esad rejiminin kimyasal silah kullandığı iddiası ile birden yön değiştirdi.

Rejim kuvvetleri kimyasal silah kullanabilir mi?

Kullanabilir.

Peki, rejim kimyasal silah kullanmış mıdır? Bunu yapmasının akılla ve siyasal çıkarlarla açıklayabilmek mümkün değil.

DEAŞ hemen hemen yenilmiş. Esad orduları Rusya’nın ve İran’ın desteği ile Suriye’nin batısında önemli bir toprak parçasını ele geçirmiş, her geçen gün Esad rejiminin lehine çalışıyor, Trump askerlerimizi kısa süre içinde, hem de çok kısa bir süre içinde Suriye’den çekeceğiz demiş. Esad’ın askerleri Doğu Guta’nın semtlerini tek tek ele geçiriyor, birkaç mahalle kalmış ele geçiremediği, oralarda egemen olan İslam Ordusu’nun fazla direnme şansı yok…Böyle bir durumda Esad’ın Doğu Guta’da Duma Semti’ne kimyasal silah atmasının nasıl bir mantığı olabilir?

Esad güçlerinin Duma’ya kimyasal silah attığı iddiaları üzerine, Suriye’den çekilmekten söz eden ABD şimdi Esad’a karşı operasyon yapmaktan söz ediyor. Trump’ın elinizi taşın altına koyun dediği Fransa ve Suudi Arabistan ellerini ovuşturuyor. Rusya ve İran ile çok fazla yakınlaşmış olan Türkiye ABD bloku ile davranmaya zorlanıyor. Bu gelişmelerin olacağı bilinirken ya da tahmin edilebilecekken Suriye’nin kimyasal silah kullanması mümkün mü?

Klasik cinayetten kimin çıkarı varsa katil odur mantığı ile olaya yaklaşırsak, katilin Suriye olması mantıklı değil.

Şimdi ne olacak? ABD Suriye’ye saldırır, Rusya da ABD’ye silahla karşı koyar ve Üçüncü Dünya Savaşı’nın ilk adımı atılır mı? Kolay değil.
ABD, daha önce yaptığı gibi, önceden haber verip Suriye’de birkaç askeri üssü füzeleri ile bombalayabilir. Ve Suriye’den çekilme takvimini uzatabilir. Suriye savaşı sona yaklaşıyor denilirken, süreç ve belirsizlik devam eder.

Türkiye, Rusya tarafından Afrin’den çekilmesi, İdlip ve Tel Rıfat’da aktivitesini azaltması için zorlanırken; ABD bloku tarafından kendi yanlarında saf tutması için daha fazla baskıya maruz kalabilir. Bütün bu gelişmeler Türkiye’nin ekonomik ve sosyal durumunu etkiler.

Görüldüğü gibi, artık Suriye ile ilgili her gelişme Türkiye’yi çok fazla etkiliyor. Onun için, Suriye ile ilgili her gelişme aynı zamanda iç politika ile de ilgili bir gelişmedir. Sadece dış politika ile ilgili bir gelişme değildir.

Suriye “bataklığı”ndan kurtulmadıkça, Suriye halkları ile dostluk ve dayanışma politikalarına yönelmedikçe gelecek bizim için de kolay olmayacaktır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa