06 Ağustos 2017 00:51

Lige bir hafta kala ‘üç büyükler’

Lige bir hafta kala ‘üç büyükler’

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Ligin başlamasına bir hafta kala takımların kadroları az çok şekillendi. Elbette eylül başında tamamlanan transfer sezonunun en hızlı ayı her zaman için ağustostur. Son dakikalarda pek çok manevra göreceğimiz kesin ama bu yıl takımların transfer sezonunda daha hızlı hareket ettiğine tanık oluyoruz. Bu da şimdiden dev paralar harcanmasına, takımların yeni sezondaki görünümünün büyük ölçüde belirlenmesine neden oldu. Öyleyse 1 ay önce İstanbul’un büyük üçlüsünün transferlerini ve bundan sonraki süreçte neler yapabileceklerini tartıştığım yazıya kaldığım yerden devam edeyim.

BEŞİKTAŞ
Son 2 sezonun şampiyonu, Şenol Güneş’in ısrarla arzuladığı stoper transferini Pepe gibi büyük bir ismi getirerek gerçekleştirdi. Ancak Marcelo’nun satılması, bölgede yeniden bir boşluğa sebep oldu. Pepe-Marcelo tandemi için tek handikap olarak Şampiyonlar Ligi’nin ileri seviyeleri için ağır kalacaklarını söylemiştim. Bu, Beşiktaş gibi önde oynayan bir takımın planlarını direkt etkileyebilecek bir sorundu. Marcelo kalitesinde bir stoper bulmak ve onun takımınıza Brezilyalı oyuncu kadar iyi adapte olması kolay bir iş değil ancak yine de Beşiktaş için bu sorunu çözebilme fırsatı doğmuş durumda.

İsimleri geçen Gustavo Gomez ve Gary Medel, çok farklı oyuncular olmakla birlikte Beşiktaş’a bu alanda katkı sağlayabilirler. Medel, özünde bir orta saha oyuncusu ama Şili milli takımındaysanız bunların çok önemi yok! Medel de sıklıkla savunmanın ortasında kullanıldı ve müthiş azmi, çalışkanlığı ve tekniğiyle Mascherano tipi bir süpürücü olabileceğini gösterdi. Beşiktaş’a gelirse harika olur. Gustavo Gomez ise net bir stoper. Lanus’ta klasik defans becerileriyle birlikte topu oyuna iyi sokabilen bir oyuncu olarak dikkat çekti ve Milan’a transfer oldu. Milan’da bekleneni tam anlamıyla veremedi ve kulübün hedef büyütmesiyle gözden çıkarıldı ama Beşiktaş’ta Pepe’yle çok iyi bir ikili olabileceklerini düşünüyorum.

Siyah beyazlılar santrfor sorununu Alvaro Negredo ile çözdü. Negredo, herkesin hatıralarında muhteşem Sevilla performansıyla duruyor, Manchester City’e transferi sonrası “leblebi gibi gol atan” oyuncuyu daha az izleme fırsatı bulduk ama yeteneklerini biliyoruz ve 31 yaş, bir profesyonel için geç değil. Negredo yeniden 20 golün üstüne çıkacağı bir performans sergileyecektir.

Beşiktaş’ın Jeremain Lens transferi biraz tuzlu gözükse de 5 milyon avroluk bonservis ve 5 yıllık sözleşme diğer kulüplerin harcadıkları paralara bakarak makulleştirilebilir. Lens’i geçtiğimiz yıl Fenerbahçe’nin oyun tarzının da etkisiyle kontratak oyuncusu olarak izlemiştik. Ancak bence Hollandalı kanat oyuncusu, Beşiktaş’ın yerleşik sisteminde de etkili olabilecek, Süper Lig’e çok uygun fiziksel özelliklere sahip bir isim. 

FENERBAHÇE
Fenerbahçe için geçen ayki reçetem, golcü transferi, orta sahada -eğer Mehmet Ekici 10 numara düşünülüyorsa- oyunun iki yönünü de oynayabilen bir oyuncu ve sol bekti. 

Fenerbahçe için piyangodan çıkan Mauricio Isla transferi harika bir iş oldu. Sağ bek, sağ açık ve orta sahanın ortasında oynayabilen oyuncu, her futbolseverin kadrosunda bulunmasından mutluluk duyacağı bir isim. Bu yazı yazıldığı an itibariyle 1 ay önce sıraladığımız pozisyon açıklarıysa sürüyor. Ayrıca Kjaer’in çok iyi bir para karşılığı Sevilla’ya gönderilmiş olması sebebiyle stoper açığı da var.  Fenerbahçe’nin fazla acele etmemesi ve ağustosu beklemesi normal ancak Robin van Persie’nin fiziksel durumunu hesaba katarsak, lig maçlarında handikap yaşanmaması için golcü transferinde biraz daha atik davranmakta fayda var.

İsmi geçen oyunculara gelince… Lucas Lima, orta sahada 8 ve 10 numara boşluklarını doldurabilecek enfes bir oyuncu. Avrupa’da daha güçlü bir kulübü tercih etmesi olası ancak Fenerbahçe’ye gelirse Kadıköy’ü coşturur.

Golcü pozisyonunda Lucas Perez için Arsenal 15 milyon avro bonservis bedeli istiyor. Kjaer’den gelen tüm para buraya mı aktarılacak? Sanmıyorum. Fenerbahçe ya bu yöntemi deneyip diğer transferleri için kiralama formülüne gidecek ya da Perez’i kiralayacak.

GALATASARAY
Sarı kırmızılılar için 1 ay önceki yazının son cümlesi “Galatasaray başka şartlar ve başka bir liderlik altında olumlu sonuç verebilecek bir altüst oluş içerisinde. Ancak Dursun Özbek-Igor Tudor hattı, tüm bu yüklü değişimin altında kalacak gibi” idi. 

Galatasaray’ın o ana kadar tamamlanmış Maicon, Belhanda, Gomis transferlerini “İş yapabilecek ama tuzlu” transferler olarak nitelemiş “Sorun şu ki böyle daha çok transfere ihtiyaç var” demiştim. Bu isimlere Feghouli, Fernando, Ndiaye, Mariano eklendi. Bu oyuncuların hepsi iyi ama aynı zamanda hepsi pahalı. Mariano, Gomis ve Fernando, 30’un üzerinde ve Galatasaray’ın elinden çıkarmaya karar verdiğinde para kazanamayacağı oyuncular. Belhanda ve Ndiaye ise alınabilecek maksimum bonservis bedeli karşılığında alınmış ve 20’li yaşlarının ikinci yarısına geçmiş isimler. Bir başka deyişle güncel futbol piyasasında her geçen gün şişen balon da bu oyunculardan kâr elde etmeye yetmeyecektir. Kaldı ki Galatasaray’ın şu anki halini düşünürsek bu futbolcuların yüksek paralara alıcı bulabilecekleri bir performans tutturmaları da zor görünüyor. 

Dursun Özbek, bugüne kadar yaptığı tüm yanlışları çok riskli bir transfer politikasıyla unutturmak istiyor. “Markamızla transfer yapıyoruz” diye böbürlenen yöneticiler, Osmanlıspor’dan oyuncu alabilmek için dahi dünyaları harcıyor, komik duruma düşüyor. 

Üstüne üstlük tüm bu kariyerli oyuncuları taraftarın, medyanın, futbolcuların ve hatta kendilerinin de saygı duymadıkları bir teknik direktöre emanet ediyorlar. 

Özbek’in transfer politikası takımı öyle bir duruma soktu ki, 2 yıl içinde şampiyon olunamaması “felaket” anlamına gelecek ve bu tablo, Galatasaray’ı unutmak istediği 1973-1987 arasına benzer bir sürece götürebilir.

Galatasaray an itibariyle iyi yönetilmediği her halinden belli olan bir kulüp. Tudor’u getiren ve Tudor’la sezona başlama kararı alan yönetimde herkes “Fatih Terim’i kaçıncı haftada getiririz”in hesabını yapıyor. Böyle bir tablodan başarı çıkması -hele ki rakipleriniz sağlam adımlarla ilerliyorsa- mucize.

Not: Başakşehir, Trabzonspor ve diğer 
takımlara dair ayrıca yazacağım.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...