28 Eylül 2016 00:51

Sol liberallerden sonra kapı kulluğu sırası Perinçeklerde…

Sol liberallerden sonra kapı kulluğu sırası Perinçeklerde…

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Tıpkı ‘11 Eylül’ sonrasında ABD’de neo-con’ların yaptığı gibi…
Bush’un, “Ya bizdensin ya teröristlerle” dayatmasında olduğu gibi…
İktidar ve yeni payandası (kimi) ulusalcılar, Türkiye’de siyaseti “milli-gayri milli” karşıtlığına kilitlemeye çalışıyor…
Geçen haftanın ana yazısında izah etmeye çalıştığım buydu…
(https://www.evrensel.net/yazi/77521/ulusalci-fantasma-sag-sol-ayrimi-bitti-milli-gayrimilli-var)
Söz verdiğimiz üzere o yazıdan devam edelim.
Ulusalcı fantasmadan söz edip de Doğu Perinçek’i atlamak olmaz…
Ben de öyle yapacağım…
Buyurun…
***
Doğu Perinçek, bu ay başında Adana’da, Genel Başkanı olduğu Vatan Partisi’nin (VP) 10’uncu İl Kurultayı’nda konuşmuş (03 Eylül 2016).
Ulusalcı fantasma, dediğim, tarih dışı, gerçeklikten kopuk değerlendirmelerin tipolojisini verdiği Adana konuşmasının üstünde duracağım…
Bilhassa kimi hayal mahsulü beklentilerini kurcalayacağım…
Ki, geçen hafta anons ettiğim, Perinçek-sol liberal buluşmasını gösterebileyim…
Doğu Beyin ifadelerinden altını çizdiklerim:
“ABD Ortadoğu'da oyunun dışında kaldı, burada yenildi. İpler Türkiye, Rusya, İran, Suriye ve Irak'ın elinde.”
“İşte bu nedenle 'Türkiye çok önemli bir karara gidiyor' diyoruz. Türkiye, ABD ile mücadele ediyor bugün."
Yani?
“Türkiye kamp değiştiriyor.”

ORTADOĞU ORTADA AMA…
Müsaadenizle burada biraz duralım…
Genişçe bi’ parantez açıyorum:
İktidarın tezleriyle neredeyse tamamen örtüşen Perinçek’in bu iddiaları yeni değil.
İktidar medyasında neredeyse her gün zerk edilen görüşler bunlar.
(Yeni Şafak’ta İbrahim Karagül’ün yazdıklarına bakmak bile yeter.)
Bu sütun dahil, farklı mecralarda da pek çok kez tartışıldı…
Yazının bağlamına (Perinçek-Sol liberal buluşması) sadık kalacağım; tekrar etmeyeceğim…
Sadece şu kadarını söyleyeyim:
Perinçek ile aynı Ortadoğu’dan bahsettiğimizi sanmıyorum…
Öyle olsaydı, ABD’nin Ortadoğu’da –keşke- yenildiğini ilan etmek için acele etmezdi…
Hele bölgede ipleri elinde tutanlar arasında Türkiye’yi de sayması yok mu!..
Erdoğan’ın “Kimse Ortadoğu’da Türkiyesiz plan yapamaz” (26 Eylül 2016) diklenmesine ne kadar benziyor, değil mi?
Erdoğan mı, Perinçek mi? Kim kimin repertuarını kullanıyor, bilmiyorum…
Fakat tebessüm edilerek geçilecek gibi değil…
Perinçekgillerin bu “milli” duruşu, Saray’ın, Suriye’nin derinliklerine dalan savaş yürüyüşüne alkış tutmakla kalmıyor…
Bölgeyi ve Türkiye’yi sonu belirsiz kanlı maceraya sürükleyen İktidarın savaş politikalarının meşruiyet sahasını ulusalcı kalabalıklara doğru genişletmeyi arzuluyor.
AKP’nin ulusalcı misyonerlerinin fonksiyonu bu… diyorum ve bu faslı kapatıyorum…

NASIL OLSA KALEDE ULUSALCILAR VAR
Bana göre vaziyet bu… Fakat Perinçek’in hayal dünyası geniş… Zira tasvir ettiği tablonun varacağı nokta şu:
“Bu süreç Atatürk devrimleriyle tamamlanacak.(*)”
Nasıl olacak?
Perinçek’in Yardımcısı emekli Albay Hasan Atilla Uğur da danışmanlığını yaptığıTayyip Erdoğan’a herhalde bunun yollarını anlatıyordur…
Hoş, eğer böyleyse pek işe yaradığına şahit olmuyoruz ama…
İhtimal; reis “Yav he he” der gibi dinliyor olmalı…
Zira… Saray’ın, kripto FETÖ’cülerin subliminal operasyonlarına maruz kalmasıyla izah edilmezse yine…
İktidar pek Atatürk Devrimleri yolunda ilerliyor intibaı vermiyor…
Tabii neo Osmanlıcı perspektife göre, “Atatürk Devrimleri” yeniden kalıba dökülmediyse…

RAHMETLİLER DE ÖYLE DİYORDU
Biz Perinçek’in yazıp çizdiklerinden bildiğimiz “Atatürk devrimleri” anlayışını cari kabul edelim…
Ve“Bu süreç Atatürk devrimleriyle tamamlanacak” öngörüsünün üzerinde duralım...
Çünkü çağrışım yaptı…
Şeytan aldı 2000’lerin başına… Liberal ve sol liberallerin AKP ile izdivaç yıllarına götürdü…
Hatırlarsınız... Ne diyordu bu arkadaşlar, ezcümle:
Türkiye büyük bir transformasyon yaşıyor…
Ve bu değişim sürecini dinamosu da lokomotifi de dindar muhafazakârlar…
Bu sosyolojinin iktidarı AKP, Türkiye’yi demokrasiye taşıyor…

SOL LİBERALLER DE BURJUVA DEMOKRATİK DEVRİM BEKİYORDU
AKP’ye demokrasi müteahhidi muamelesi çekenlerden kimi düşünürler vaziyeti hayli abartmıştı…
Mesela şöyle tespitler vardı (mealen):
“Dış dinamik” AB ile “iç dinamik” dindar-muhafazakârların tarihi buluşmasına yaslanan hükümet…
“Çevre”yi “merkez”e taşıyan AKP, Türkiye’nin yarım kalan (burjuva) demokratik devrim sürecini tamamlıyor…
Dikkat buyurun…
Sosyalistlerin az kafa göz yarmadığı… O burjuva demokratik devrim sürecini AKP tamama erdiriyor…
Perinçek’in –belki kimi nüanslar bi’ yana- Atatürk devrimlerini “demokratik devrim” ile bir ve aynı tuttuğunu hesap edersek…
1923 Devrimi’ni Milli Demokratik Devrim saydığını hatırlarsak…
“Bu süreç Atatürk devrimleriyle tamamlanacak” iddiası ile Perinçek’in, AKP’nin burjuva demokratik devrimi tamamlama evresine girdiğini savunan sol liberallerden ne farkı var?
Perinçek aslında muhtemelen “gayri milli” saydığı o kimi sol liberallerin yaklaşık 10 yıl önce yapığı tespitini tekrar etmiyor mu?
Böyleyse… Ulusalcılık/milliyetçilik ile sol liberallik, AKP işbirlikçiliği madalyonunun iki yüzü… dersek abartmış mı oluruz?  
Sol/Liberaller, AKP’den demokrasi çıkaramamanın sükutu hayaline uğradı…
Sıra ulusalcılarda…
Perinçekgiller bakalım RT Erdoğan’dan anti emperyalist lider(**) yaratacak mı?
AKP hele bi’ şu ‘Atatürk Devrimleri’ işini halletsin, anlarız…
-----------------------
(*) Perinçek’i coşturan, Vatan Partisi’nin,  GB Yrd. Hasan Atilla Uğur’un ifadeleriyle, “Bugün İktidarda olanlar Mustafa Kemal’in ipine sarıldılarsa…” saptaması olmalı. Bkz. Sözcü, 13 Eylül, 2016.

(**) Erdoğan’ın emperyalizm mefhumunu kullanmadan ABD ve Batı karşıtı tutum ve beyanlarını nereye koyacağız?
Dahası bu doz artamaz mı? Erdoğan sahiden ABD ile kafa kafaya gelemez mi? Ne münasebet!..25 Aralık 2013’te tam da bunu tartışmıştım: https://www.evrensel.net/yazi/70145/tayyipten-saddam-cikar-mi
Emperyalizmin gözden çıkarması ya da kontrolü kaybetmesi durumunda, eski dostlarıyla nasıl kanlı bıçaklı olduğunun tarihte kâfi miktarda misalleri var…
Biden’a Rıza Sarraf’ı sorduğu son ABD gezisinde Erdoğan, küresel finans kapitalin şefleriyle “tam bağımsız Türkiye” şartlarını konuşmamıştır herhalde…
Kapitalizme karşı olunmadan anti emperyalist olunamayacağını bi’ de ben hatırlatmış olayım…
Son söz: Suç ortaklarının dalaşmasından asi çeteler çıkabilir ama anti emperyalizm asla.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...