11 Haziran 2015 01:00

Koalisyon mu başkanlık mı?

Koalisyon mu başkanlık mı?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

AKP, daha doğrusu Tayyip Erdoğan yanlısı yazarlar durumdan vazife çıkarıp koalisyonun zararları, başkanlık sistemini faziletleri üzerine yazmaya başladılar.
Zaten kötüye giden ekonomi konusunda da bir süre sonra yalanlar üretmeye başlayacak ve ekonominin AKP’nin son bir yılda yürüttüğü politikalar nedeniyle değil de, seçim sonuçları nedeniyle kötüye gittiğini propaganda edeceklerdir.
Samimi olsalar, onların da yazdıkları ve başka pek çok kişinin da yazacakları üzerine dürüst bir tartışma yürütülebilir oysa.
Başkanlık sistemi, başkanlık sisteminde denge ve denetim sistemleri, seçim sistemleri, seçim sistemlerinde demokratik yöntemler vs. vs. tartışılabilecek ve tartışılması gerekli konulardır.
Örneğin hangi sistem olursa olsun, seçimlerin adil ve demokratik yöntemlerle yapılması can alıcı bir sorundur. Barajların tümden kaldırılması, parti kurmakta serbesti, seçimlere ittifak (koalisyon)larla girebilme olanağı, partilere devlet tarafından para yardımı yapılmaması ya da her partiye eşit para yardımı yapılması, devlet olanaklarının seçimlerde kullanılmaması için ciddi tedbirlerin alınması, medyanın en azından seçime belirli bir süre kaldıktan sonra partilere eşit davranması, bayrak asma vb. israf uygulamalarının yasaklanması, anket yönlendirmelerinin sonlandırılması vs. vs. Seçim sistemi demokratikleştirilmedin sonuçlarından da demokratik yönetimlerin çıkması kolay değildir.
Başkanlık sistemi esasen yeni bir anayasa ile birlikte tartışılabilir. Yoksa, zaten çoktan beridir bir diktatör gibi davranan Tayyip Erdoğan’ın mevcut anayasa ile başkan ilan edilmesi kabul edilebilecek bir şey değildir. Erdoğan’ın yandaşları, 7 Haziran seçim sonuçlarından halkın buna izin vermeyeceğini anlamış olmaları gerekir.
Belki altı ay ya da bir sene sonra erken seçim olsun demek yerine, dört partinin de milletvekili sayılarına orantılı olarak hükümette yer alacağı bir teknokratlar hükümeti kurulup, üç ay sonra yeni bir anayasa yapmak üzere kurucu meclis seçimleri yapıp, bu meclisin bir sene çalışması ve bir sene sonra bir anayasa taslağını oluşturması, bundan bir ay sonra da bir anayasa reformu yapılması, yeni anayasa kabul edilirse, kabulden üç ay sonra yeni seçimlerin yapılması gibi bir yol izlenebilir.
Halkın iradesine saygı göstermek, demokrasinin bütün kurallarını anayasal güvence ile siyasi hayata yerleştirmek için samimi çaba gösterilmeden de tabii, böyle bir sürecin işlemi kolay değildir. Halkın iradesi yerine küçük bir azınlığın (Hatta bir diktatör heveslisinin) iradesini geçirmeye çalışmak, demokrasi yerine azınlığın çoğunluk üzerinde egemenliğini oluşturmaya çalışmak hiçbir demokratik girişimi başarılı kılmaz. O zaman, kılıcı keskin olan (Yani halkı arkasına alabilen) düğümü kılıcı ile keserek çözer.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...