31 Aralık 2014 00:50

Hayal

Hayal

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Sosyal medya #yılınsporkaresi etiketiyle çalkalanıyor. Geriye bakmayı seviyoruz. Atkıyı yüzüne çekmiş taraftarlar, gol sevinciyle havada takla atan futbolcular, sert fauller, rakibiyle dalga geçenler, maçtan sonra kahraman pozu verenler, gergin teknik direktörler, ıstırap içindeki sakatlanmış oyuncular, e-bilet protestosundaki seyirciler, Dünya Kupası’ndaki Almanlar…

Geriye yeterince bakılmışken, burada ileriye bakma fırsatını kullanalım. Adettendir, yeni yıldan dilek dilenir. Temenni etmek için yılın son gününü beklemek zorunda değiliz elbet, istemenin sonu yok. Ama olmayacağı neredeyse aşikar dilekleri, Kaf Dağı’nın ardındaki umutları, alelade bir günde harcamak istemiyoruz herhalde. Skorbordun sıfırlandığı günü seçiyoruz en faça dilekleri akıldan geçirmek için. Sporda 2015’in hayallerini alt alta yazalım.

Oyun renklensin. Sadece forma renkleriyle yeterli kalınmasın. Taraftarın fişlenmeden, engellenmeden tribünleri doldurduğu, babasının elektronik biletiyle maça giren çocukların göz altına alınmadığı bir giriş sistemi olsun. Kimsenin pankartına, bayrağına el konulmasın. Tezahürat edenler, “Foto film” yetkililerince kaydedilip mimlenmesin. Taraftara kriminal bir yaklaşım olmasın. Çarşı yargılanmasın.

Oyuna saygı gelsin. Oyuncu ekmeğini aynı toptan çıkardığı rakip meslektaşına saygı duysun. %50, bilemedin üçte bir ihtimalle yenileceğin bir oyun olduğu akıllardan çıkmasın. Daha çok rekabet, daha çekişmeli oyun, daha çok kahkaha, daha az gözyaşı gelsin. Rakibini oyundan attırmaya çalışan bıçkın karakterler değil, rakibinin haksız kırmızı kartını iptal ettiren Veli Kavlakları konuşalım.
Oyuna adalet gelsin. Hakemin yanlı olma ihtimali akıllardan çıksın. Güven gelsin hepimize. Gözü kapalı güvenelim. Şike yapanın yargılanacağından, dürüst yargılanacağından, mahkemede ve vicdanda hak ettiğini bulacağından emin olalım. Çocuklarımız şike, teşvik, maç bağlama kelimelerini öğrenmeden büyüsün. Tuttuğumuz takım için değil, herkes için adalete inanalım. Futbolda var olmanın yolu, arkasında devlet büyüğünün adı yazan bir forma bastırmaktan geçmesin. İyi oynayan kazansın. Bazen de kötü oynayan sürpriz yapsın.

Oyuna  kimlik gelsin. Alevi inancı, muhalif duruşu, eşcinsel kimliği yüzünden küstürdüklerimiz geri gelsin. Deniz Naki, Halil İbrahim Dinçdağ, Mircea Lucescu’yu Türkiye’deki spor ortamından nasıl kopardığımızı hatırlayalım. Aynı renk formalar içindeki, farklı kimlikler olmaya devam edelim. Tek tipleştirmenin değil, rengarenkleşmenin yolu olsun spor. Oyuncu, taraftar, yönetici kendini ifade edebilsin. Berkin Elvan’ı anan, yargılanan çArşı’ya selam eden, Ali İsmail’i hatırlayan bir tweet atmaktan korkmasın spor insanları. Sponsorların çekildiği, tribünlerin boş kaldığı oyun yayın haklarına meze edilmesin.

Olmuşken oyuna estetik gelsin. Kazanmak için değil güzel kazanmak için oynansın. Güzel goller, smaçlar, paslar, finişler hatırlayalım. Oyuncu koşsun, taraftar zıplasın, biz anlatalım. Çok koşalım, çok oynayalım. Gerilim düşsün. Soğukla gelen 2015, sporun en güzel yılı olsun.
Hepinize mutlu yıllar dilerim…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...